Mersin İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Ömer Uyan, “Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetin Önlenmesi Projesi” kapsamında, Mersin’de yaptıkları çalışmalarda 2 bin 500 insana ulaştıklarını belirterek, bu kapsamda şiddete maruz kalan 217 kadına yönelik koruma kararı aldıklarını söyledi.
Jandarma Genel Komutanlığı tarafından Temmuz 2013’te hayata geçirilen “Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetin Önlenmesi Projesi” kapsamında Mersin’de, İl Jandarma Komutanlığı organizasyonuyla ‘Koordinasyon ve Farkındalık Yaratma Çalıştayı’ düzenlendi. Mersin HiltonSA Otel’de gerçekleştirilen çalıştaya, Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Mersin İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Ömer Uyan, kamu ve sivil toplum kuruluşları ile kadın örgütlerinin temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı.
Çalıştayın açılışında “Mersin, kadına yönelik aile içi şiddete ‘dur’ demek için bir araya geliyor” sloganıyla yapılan sunumda, 30 pilot ili kapsayan seminerler dizisinin 17.’sinin bugün Mersin’de gerçekleştirildiği bildirildi. Kadına yönelik aile içi şiddet ile mücadelede rol oynayan faktörler, şiddetin boyutları, yasal gelişmeler, başvuru mekanizmaları gibi pek çok konunun ele alınacağı çalıştayın, kadına yönelik aile içi şiddet ile mücadelede daha iyi bir koordinasyon ve işbirliği mekanizması için bir yol haritası ortaya çıkartmayı amaçladığı kaydedildi.
“KADINA YÖNELİK ŞİDDET, TOPLUMUN TÜM KESİMLERİNİN ORTAK VE KARARLI MÜCADELESİYLE ÖNLENEBİLİR”
Sunumun ardından açılış konuşmasını yapan İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Uyan, şiddetin, sağlıklı bir toplum oluşmasının önündeki en önemli engellerden biri olduğunu söyledi. Şiddetin anayasal bir suç olduğunu vurgulayan Uyan, dünyada en çok şiddete maruz kalan kesimin ise kadınlar olduğunu belirtti. Kadına yönelik şiddet olgusuna toplumsal yaşamın her aşamasında rastlandığına işaret eden Uyan, “Bu husus, kadının maddi ve manevi bütünlüğüne zarar vermekte, kadının toplumsal yaşama aktif katılımının önüne geçmekte, sosyal ve ekonomik kalkınma önünde de önemli bir engel oluşturmaktadır. Ne yazık ki, kadına yönelik şiddet, kadının özellikle en güvenli olduğu ortamda, yani aile içinde meydana gelmektedir. Kadınlara büyük zarar veren şiddetin ortadan kaldırılması, daha sağlıklı bir toplum yapısına ulaşmamıza büyük katkı sağlayacaktır. Kadında kendini güvende hissetmesi algısının yaratılması, şiddete maruz kalma korkusunun ortadan kaldırılması, bu hedefe ulaşmanın en önemli göstergelerinden biridir. Bu konu, toplumun tüm kesimlerinin ortak ve kararlı mücadelesiyle önlenebilecek çok önemli ve çok boyutlu bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadına yönelik her türlü şiddetin sonlandırılabilmesi için kolluk, adalet, sağlık, sosyal çevre, sivil toplum, medya ve özel sektör gibi birçok tarafın aynı hedefe yönelerek birlikte icra edecekleri uzun soluklu ve kararlı bir mücadeleye ihtiyaç vardır” dedi.
“ŞİDDETE MARUZ KALAN 217 KADINA YÖNELİK KORUMA KARARI ALDIK”
Türkiye’de bu kapsamda yapılan çalışmalara değinen Uyan, Mersin İl Jandarma Komutanlığı olarak 8 Mart 2014’te ‘Başabaş Değil, Baş başa Hayat’ projesini Mersin Valiliği başkanlığında, Mersin Üniversitesi, Mersin Barosu, Aile ve sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nün paydaşlarını oluşturduğu projeyi, Mersin’de kadına yönelik şiddetin en fazla olduğu bölgelerde bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetleri icra etti. Bu faaliyetlerimizde 2 bin 500’den fazla insanımıza dokunduk. Yine şiddete maruz kalan 217 kadına yönelik koruma kararı aldık. Her ne şekilde gerçekleşirse gerçekleşsin, hangi nedene dayandırılırsa dayandırılsın kadına yönelik şiddet kabul edilemez ve sadece kadınların sorunu olarak görülemez. Bu noktada uygulanacak stratejilerle kadınlardaki şiddete maruz kalma korkusunun ortadan kaldırılması hepimizin ortak görevidir” diye konuştu.
“KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN SADECE KOLLUK KUVVETLERİYLE ÖNLENMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Mersin Valisi Çakacak ise çalıştayda yaptığı konuşmada, kadının Türk toplumunda ve aile içinde özel bir yeri olduğunu, ancak bu özel yere rağmen kadına yönelik şiddetin dünyada ve Türkiye’de kültürel, sosyal, coğrafi hiçbir sınır tanımadan, zengin-fakir, köylü-kentli, eğitimli-eğitimsiz, genç-yaşlı, ev kadını-çalışan kadın farkı olmaksızın kadınların yaşadıkları ortak bir sorun olduğunun altını çizdi. Kadına yönelik şiddetin, bir insan hakları ihlali olmakla birlikte, kadınların her açıdan zarar görmelerine yol açtığını dile getiren Çakacak, “Kadına karşı şiddete dünyanın her yerinde rastlanmaktadır. Ancak, toplumun temeli olan aile içinde, en fazla sevgi ve saygı görmesi gereken yerde kadının şiddete uğraması en üzücü olanıdır. Aile içi suçların yüzde 90’ı da kadına karşı işlenen suçlardan oluşmaktadır” ifadelerini kullandı.
Kadına yönelik şiddetin, insan onuruna yapılan bir saldırı olarak kabul edildiğine işaret eden Çakacak, Mersin’de kadına yönelik şiddetin önlenmesi kapsamında yapılan çalışmalara değindi. Mersin’de ilk kadın konukevinin 2005 yılında hizmete girdiğini, 2010 yılında bir kadın konukevinin daha hizmet vermeye başladığını aktaran Çakacak, “Kadın konukevlerimizde bugüne kadar 2 bin 318 kadına ve annesinin yanında kalan bin 134 çocuğa hizmet verilmiştir. Okula giden çocuklara da ayrıca destekler yapılmaktadır. Kurumdan ayrılan kadınların da ayakları üzerinde durabilmeleri için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları tarafından kira desteği de sağlanmaktadır” şeklinde konuştu.
Kadına yönelik şiddetle mücadelede sadece kolluğun yürüteceği tedbirlerle bunun önlenmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Çakacak, aynı zamanda kurumlar arasında işbirliği yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Vali Çakacak’ın, konuşmasının ardından bugüne kadar çalıştayın yapıldığı illerin valilerinin imzalarının bulunduğu panoya imza atmasından sonra, çalıştay yöneticisi, Toplumsal Cinsiyet Uzmanı Gülsen Ülker liderliğinde, kadına şiddet konusu tartışmaya açıldı.