Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Nevşehir İl Başkanı Göksel Taşçı, okul müdürü atamalarında hakkaniyete tamamen aykırı ve vicdanları sızlatan bir tablonun ortaya çıktığını söyledi.
Taşçı yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici Görevlendirme Yönetmeliğine göre, 4 yıllık görev sürelerini dolduran Okul Müdürlerinin, 100 puan üzerinden, öğretmen ve diğer paydaşları ile İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerince değerlendirmeye tabi tutulduğunu ve 21 Ağustos 2014 tarihinde, Milli Eğitim Bakanlığı Okul ve Kurum Yöneticilerinden geçerli puanları alanları açıkladığını kaydetti. Değerlendirmeler sonucunda 75 puan ve üzerinde puan alanların görevlendirmelerinin uzatıldığını, bu puanın altında kalanların ise yöneticilik görevlerinin sona erdiğini ifade eden Taşçı, Nevşehir’de de yürütülen bu uygulama neticesinde hakkaniyete tamamen aykırı ve vicdanları sızlatan bir tablonun ortaya çıktığını söyledi.
Taşç: “Onlarca yıldır okul müdürlüğü yapan eğitimcilerin liyakatlerine bakılmaksızın yöneticilik görevlerine son verilmiştir. Değerlendirmenin nasıl yapıldığı muamma iken yöneticiliğine son verilen eğitimcilerin tek ortak noktasının Türk Eğitim Sen üyesi olmaları ise asıl kriterin ne olduğunu gözler önüne sermektedir. Son mevzuatla yürürlülüğe giren bu uygulamada ilimizde 117 okul yöneticisi değerlendirilmeye tabi tutulmuş ve 64 kişinin görevine son verilmiştir. Bu 64 kişiden 57’sinin Eğitim Bir Sen üyesi olmaması yapılan kıyımın gerçek amacını göstermektedir.Milliyetçi Hareket Partisi Nevşehir İl Başkanlığı olarak bu uygulama yürürlülüğe girmeden Temmuz ayında bizzat İl Valimiz Mehmet Ceylan’a yapılacak olan görevlendirmelerin liyakat ve hakkaniyet ölçüleri içinde yapılması gerektiği hususu ve arzusu dile getirilmiş ancak umutlarımız boşa çıkmıştır. Tüm cumhura başkanlık yapacağını ifade eden Sayın Erdoğan’ın daha görevine başlamadan ülkenin en ücra köşelerinde bile yandaşı olmayana yaptığı bu kıyım, gelecek günlerin de işaretçisi olmuştur. Devletin başı, kendini kayıtsızca alkışlamayanı sindirmeyi ve imha etmeyi kendine görev edinmiştir. Doğru bildiğini korkmadan, çekinmeden söyleyen ve dimdik ayakta duran memleket sevdalıların mücadelesi dün olduğu gibi bundan sonra da devam edecektir. Buna şüphe yoktur. Anasının ak sütü gibi kendine helal olan hakları ellerinden türlü oyunlarla ellerinden alınan herkesin yar ve yardımcısı Yüce Allah’tır. Bu meyanda, şerefi ve haysiyeti ile onlarca yıllık görevine bir çırpıda son verilen Türk Eğitimcilerinin yanlarında olduğumuzu belirtir, başlattıkları hukuk mücadelesinde adaletin yerini bulmasını Yüce Allah’tan niyaz ederim” dedi.