Milas'a bağlı Avşar Mahallesi’nde çiftçilik yapan doksanına merdiven dayamış Şengör çifti, ilerleyen yaşlarına ve yaşanan su sıkıntısına aldırış etmeden organik tarım yaparak ürettikleri meyve ve sebzeyi taze taze tüketiciye sunuyor.
Milas’ta yaşanan su sıkıntısı, sulu tarım yapan çiftçileri zor duruma düşürdü. Su sıkıntısının yanı sıra tarımsal girdilerin de maliyetli olması, çiftçilerin deyim yerindeyse belini büktü. Ancak yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen halen ‘Üretim de üretim!’ diyen çiftçilerimiz, tüketiciye en kısa yoldan en taze ürünü sunmak için çalışıyor. İlçeye bağlı Avşar Mahallesi’nde çitçilikle geçimini sağlayan Şengör çifti de azimli üreticilere en güzel örneği oluşturuyor.
“ÖMRÜM TARLADA ÇALIŞMAKLA GEÇTİ”
83 yaşındaki Mehmet Şengör, çocuk yaşta öğrendikleri baba mesleği çiftçiliği, “Çiftçilik bizim için vazgeçilmez bir uğraş!” diye tanımlıyor. 93 yaşındaki eşi Ummahan Şengör ile birlikte yıllardır meyve-sebze üretip satarak geçimlerini sağladıklarını belirten Mehmet Şengör, üreticinin yaşadığı sıkıntılar konusunda şunları aktarıyor; “Yıllardır bu bölgede çiftçilik yaparım. Ömrüm tarlada çalışmakla geçti. Tarımımız çok değişti. Önceleri makineli tarım yoktu ve her şey insan ve hayvan gücüne dayanıyordu. Çok emekle az mahsül alabiliyorduk. Sonra makineli tarıma geçilince ekili arazi arttı su ihtiyacı da arttı. Artezyen sayesinde yer altı sularını kullandık aynı zamanda da barajlardan su kullanıyoruz. Ama günümüzde en büyük sıkıntı su sorunu oldu. Barajdan salıverilen su Avşar Ovası’na gelene kadar çok azalıyor. Barajlardaki su azalmış. Mısır ektim tarlaya ama sulayamıyorum. Tarladaki mısırım susuzluktan yanıyor.”
ORGANİK ÜRÜNE İLGİ BÜYÜK
Bahçesinde ve tarlasında kimyasal gübre, ilaç kullanmadığını ve ürettiği meyve sebzenin tamamen doğal kaynaklarla üretildiğini ifade eden tecrübeli çiftçi Mehmet Şengör, organik tarıma duyulan ilginin günden güne arttığını belirtiyor. Avşar yolu kenarındaki evinin önüne kurduğu tezgâhta kavun, karpuz, domates, elma gibi ürettiği meyve sebzeleri satan Şengör; “İnsanlar doğal olmayanın zararlı olduğunu sonunda anladı. Artık suni gübre yerine eskiden olduğu gibi hayvan gübresi kullanılıyor. Bende tarlama hayvan gübresi veriyorum. Bu sayede ürün hem daha lezzetli hem de daha sağlıklı oluyor. Benden meyve sebze alanlar aldıkları ürünün devamını mutlaka ister. Bodrum, Güvercinlik, Milas, Güllük hatta yurtdışından yabancı turistlerden bile müşterilerim var. Her sene gelen yabancı turistlerden bazıları havalimanına indikten sonra soluğu benim evin önünde alır. Taze taze meyvesini sebzesini alır öyle gider. Ayrıca ürünü en kısa yoldan tüketiciye sunduğumuz için hem üretici hem de tüketici kazanmış oluyor.” diyerek organik tarım anlayışına vurgu yapıyor.