AK Parti Milletvekili Ahmet Arslan, Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan’ın da hazır bulunduğu komisyonda, Bakü, Tiflis, Kars Demiryolu Projesi ile ilgili basın yayın organlarında yapılan eleştirilere açıklık getirdi.
Arslan, söz konusu haberlerin, Hükümeti ve başarılı projeleri yıpratmaya yönelik, doğru şeylerin arasına yanlış cümleler koyarak yıpratma politikaları olduğunu belirtti.
AK Parti Kars Milletvekili Ahmet Arslan, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Ulaştırma Bakanlığı tarafından Kars’a yapılanlar için Bakan Elvan’a teşekkür ederek, Bakü- Tiflis- Kars Projesi’nin tüm hızıyla devam ettiğini ve ikinci bir ikmal ihalesinin söz konusu olmadığını söyledi.
Kendisinin de Ulaştırma Bakanlığı’nın eski bir mensubu olduğunu ifade eden Arslan, “Basın-yayın organlarında çıkan bazı haberlerle, Hükümeti ve başarılı projeleri yıpratmaya yönelik, doğru şeylerin arasına yanlış cümleler koyarak yıpratma politikaları izleniyor. Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu Projesi, daha önce planlandığı şekilde devam ediyor. Lojistik Merkez’in Uygulama Projesi’nin ihalesi yapıldı” dedi.
“KARS-IĞDIR-NAHÇIVAN DEMİR YOLU PROJESİ ÇALIŞMALARININ DEVAM EDİYOR”
Kars-Iğdır-Nahçıvan Demir Yolu Projesi’nin de çalışmalarının devam ettiğini dile getiren Arslan, “Bunlar bir ufkun, bunlar bir planlamanın sonucudur. O yüzden, bu konuda müteşekkirim. Akıllı Ulaşım Sistemleriyle ilgili 16 tane merkez belirlemişsiniz. Kars ta bunların içerisindedir. Geçmişte Kars unutulan şehirdi, nasıl olsa serhaddir, nasıl olsa sınırı bekliyor ama bugün öyle değil. Bugün planlamalar yapılırken bu ülkenin her noktası dikkate alınıyor, her birinin birbiriyle erişimi ve ulaşımı dikkate alınıyor. Bir yerde yolculuk çoksa sadece oraya yatırım yapılmıyor. Kars’a yatırım yapılıyor ki yolcu sayısı artırılsın. Bir de tersten bakmak lazım. Kuzey - Güney koridorları yapıyorsunuz. Bu koridor kapsamında Kars -Digor-Tuzluca bölünmüş yolunun ihale hazırlığı yapılıyor. Horasan’dan Kağızman - Tuzluca bölünmüş yol çalışmasıyla ilgili proje hazırlanıyor. Böylece Denebilir ki: “Orada trafik yok, niye yapıyorsunuz?” Tekrar söylüyorum, büyük fotoğrafın parçası olarak yapılıyor. En büyük fotoğraf düşünülürken de sadece Edirne’den Kars’a değil, Avrupa’dan Orta Asya’ya ulaşımda hesaba katılıyor” diye konuştu.
Kars havalimanına emergency pist yapılacağına dikkat çeken Arslan, “Birçok ilde olduğu gibi Kars’a da çok modern bir Havaalanı Terminalinin yanı sıra mevcut pistin yanına emergency pist yapılması kararı alındığı kaydetti.
“BAKÜ-TİFLİS -KARS DEMİRYOLU PROJESİ’NDE, GÜRCİSTAN’IN ÖNEMİ”
Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu Projesi hayal edilirken, projesi yokken, parası yokken, ihale edilme aşamasından itibaren takip ettiğim bir projedir diyen Arslan, “Çünkü ben Karslıyım. Sonra hasbelkader geldim. O projenin görüşmelerini sürdürdük ve 2008’de proje başladı. Proje başladıktan sonra ne oldu? ‘Gürcistan tarafındaki yaklaşık 1.300 metrelik tünel 8 kilometreye çıktı. Uluslararası bir proje yapıyorsanız, partnerlerinizin bir kararı varsa ona uymak durumundasınız. Neden? Çünkü Gürcistan naz tarafındaydı, bütün dünya ülkeleri bu proje yapılmasın diye uğraşıyorlardı. Hal böyle olunca da Gürcistan her gün farklı bir karar veriyordu. Tabi ki partnerseniz ise uyacaksınız. 6 kilometreye yakın tünel çıktı, yetmedi, “Ne ilgisi var?” diyebilirsiniz, koruma kurulları Kars’ta bir kale kalıntısıyla ilgili 2-2,5 kilometrelik ilave tünel çıkardılar. “Yok, ben koruma kurulunun kararını uygulamıyorum.” diyemezsiniz. Efendim, yarmalar yapıldı, birçok yerde akmalar ve şevler oldu. Kars gibi yüksek rakımlı bir yerde demir yolu projesi yapıyor iseniz sağlıklı yapmak durumundasınız. Aç-kapaya döndü, yaklaşık 12 kilometrelik aç-kapa tünel çıktı. Bu proje, altyapısı çift ancak üstyapısı tek hat olsun.” Deniliyordu. Sonra Kazakistan “Ben bu projeye yılda 10 milyon ton yük veririm.” der hale geldi. Hal böyle olunca da üstyapısının da çift olmasına karar verildi, bu da başlı başına bir değişiklikti. Yine, başlangıçta şehir içerisindeki istasyon ve ona bağlı yaklaşık 3 kilometre demiryolunun ayrı bir ihale olarak yapılması kararlaştırılmıştı. Projede az önce saydığım nedenlerden dolayı ikmal ihalesine gidilince o da ikmal ihalesinin içerisine katıldı. Böylece ikmal ihalesi yapıldı. Ne yazık ki Kamu İhale Kanunu’nu biz çıkarmadık, Kamu İhale Kanunu’nu bizden öncekiler çıkarmışlardı. “Kamu İhale Kanunu’nda değişikliklere gidelim.” Denilince, polemik konusu oluyor. Yıllardır şöyle bir uygulama var: Düşük fiyat sorgulaması diye bir sorgulama var. Eğer fiyat, verilen toplam fiyat, onun altında kalırsa dönüp birim fiyatları sorgularsınız. Dolayısıyla, birim fiyat uygun değilse de ihaleden o kişiyi veya o şirketi men edersiniz. Ama ne yazık ki verdiği toplam fiyat sizin toplam yaklaşık bedelinizin üzerindeyse dönüp ayrıntıda “Şu fiyatı düşüktür, şu fiyatı yüksektir.” diyemiyorsunuz. Nitekim, bunun giderilmesi adına 2013’te bir düzenleme yapıldı. Bu düzenlemeyle dönüp ayrıntıya bakma şansı tanındı. Ancak bu ihale, 2012’de yapılan bir ihaledir, dönüp ayrıntıya bakma şansınız yoktur. Hâl böyle olunca Kamu İhale Kurumu, “Toplam fiyat üzerinden giderim, toplam fiyat yaklaşık bedelin altında olduğuna göre düşük olan firmaya vermek zorundasınız” dedi. Ha, bazı üyeler muhalefet şerhi koydu. Doğrudur da yani muhalefet şerhi koyan kişilerin eğer şerhi kabul edilecekse Plan Bütçe Komisyonu olarak bizim Genel Kurula hiçbir kanun tasarısı gönderemememiz lazım” şeklinde konuştu.