Müsiad Genel Başkanı Nail Olpak’tan Önemli Açıklamalar

MÜSİAD Genel Başkanı Olpak, 15. MÜSİAD Uluslararası Fuarı’nın açılış töreninde, MÜSİAD’ın hedeflerinden, genel ekonomik değerlendirmelere, ’Yeni Türkiye’ kavramından, Çözüm Süreci’ne kadar bir çok konuda önemli açıklamarda bulundu.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Nail Olpak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirilen 15. MÜSİAD Uluslararası Fuarı’nın açılış töreni ve 18. Uluslararası İş Forumu (IBF) Kongresi’nin kapanış oturumunda konuştu. Olpak "Farklı dil, din, inanç ve kültürlere sahip ama bugün burada birlikte olmaktan mutlu insanlardan oluşan bu güzel topluluğun karşısında duygularımı ifade edecek kelimeleri bulmakta zorluk çekiyorum. Müslüman coğrafyada kendimize rehber edindiğimiz kitabımız Kur’an-ı Kerim’de insanların bir erkekle bir dişiden yaratıldığı ve biraraya gelip tanışalım diye kavimlere ayrıldığı ifade ediliyor. Biz de rızkımızı aramak için dünyanın dört bir yanına dağıldık, gün geldi davete icabet edip tanışmak ve paylaşmak için binlerce yıldır kıtaları buluşturduğu kadar kültürleri ve insanları da buluşturan, tarih ve geleceğin birarada olduğu bu güzel şehirde buluştuk" dedi.
MÜSİAD’ın faaliyetleri ile ilgili konuşan Olpak, "MÜSİAD büyük bir aile, yurt içinde 85 noktadaki temsilcileriyle Türkiye’nin en yaygın ve etkin işadamaları derneği olmasının yanısıra yurt dışında 63 ülkede 159 irtibat noktasıyla küresel bir işadamları derneği, bir buluşma noktası, bir sivil toplum kuruluşu. Ama aynı zamanda modern dünyanın dayatmalarıyla unutturulmaya çalışılan ’gönül’ kavramını hayatlarında yaşayan insanlarda kurulu bu coğrafyanın, bu kültürün ifadesi ile gönüllü bir kuruluş. MÜSİAD 24 yıl önce 12 gönüllü girişimci tarafından kuruldu, bugün yurtiçi ve yurtdışında 10 binin üzerinde üyesi var. Bu vesile ile kurucu Genel Başkanımız Erol Yarar’dan en yeni üyemize kadar bize destek olan yüreğini koyan herkese candan teşekkür ediyorum. Mayıs ayında kutlayacağımız 25. yılımıza güzel işler sığdırmış olarak giriyoruz" ifadelerini kullandı
Bu yıl MÜSİAD fuarları ve IBF İş forumlarının en görkemlisini gerçekleştirdiklerini belirten Olpak, "Geçen organizasyonumuza oranla iki buçuk kat alanımızı genişlettik. 103 ülkeden 7 bin işadamını 200 bin Türk girişimcisiyle buluşturacağımız pazartesi günü başlayan pazar günü akşamına kadar devam edecek olan bir MÜSİAD haftası içerisindeyiz. Haftamıza pazar günü IBF Kongremize 30 ülkeden katılan yönetim kurulu üyelerinin BOG toplantısı ile başladık. Bölgesel IBF’lerde yapacaklarımızı ve yeni organizasyon şemamızı değerlendirdik. Salı günü bir taraftan 4. Filistin İş Formumuzun açılışı gerçekleştirilirken diğer taraftan yurtiçinde ve yurtdışındaki bütün şube ve temsilcilik başkanlarımızı, yönetim kurulu üyelerimizi, sektör kurulu başkanlarımızı yani büyük MÜSİAD ailesinin yönetim kademesini biraraya getirdiğimiz MÜSİAD Dünya Genel İdare Kurulu’nu topladık. Büyük ailemizin güzel yöneticileri ile 25. yıl ve sonrasını değerlendirdik. Bu sabah ’Paradigma Değişimi ve Yeni Finansal Yönetimler’ başlığı ile IBF oturumlarını gerçekleştirdik, farklı ülkelerden gelen konunun uzmanları ile ’İslami Finans Sistemleri’ni tartıştık. Bundan sonra daha da fazla konuşmaya devam edeceğiz.
Bu hafta aynı zamanda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığını yürüttüğü 30. İSEDAK toplantıları var ve IBF de İSEDAK’ın resmi iş forumu. Çalışmalarımızın sonuçlarını yarın kamuoyu ile paylaşacağız. Bu yılki fuarımızda teknolojiye verdiğimiz önemin bir gösterdiğimiz bir göstergesi olarak High-Tech Port konseptiyle sadece yüksek teknoloji üreten firmalarımızın biraraya geldiği ayrı bir hall, adete fuar içinde fuarımız var.
Haftanın sonuna kadar İslam ülkelerinde fon kaynaklarının tahsisi, yeni nesil finansman, global ortaklık, ileri teknolojide özel sektörün payı, uydu ve haberleşme teknolojilerinde Türkiye’nin gücü, helal turizm, yerli otomobil ve ’Baba Yiğit’ gibi konularda CEO forumları düzenleyeceğimizi hatırlamak istiyorum.
Geleneksel sanat ve zanaatlar sergimiz ve bu akşam düzenleyeceğimiz yeni neslin temsilcisi değerli sanatçı Lübnan asıllı Mahir Zain’i ağırlayacağımız konser ile kültürel değerlerimizi de sizlerle paylaşıyoruz.
Ekonomi Bakanlığımızın desteği ile alım heyetleri çerçevesinde bir taraftan ikili iş görüşmeleri yaparken diğer taraftan yurt dışından gelen misafirlerimizden bir kısmını kalkınma ajanslarımızın desteği ile Malatya, Konya, Bursa ve Tekirdağ merkezli bölgesel iş forumlarımızda firmalarımızla görüştüreceğiz. Tüm bu emek ve çalışma, iki yıla yakın hazırlık, girişte değindiğim Ayeti Kerime’nin anlamanı kavrayabilmek, birbirimizi tanıyabilmek, bilgi ve tecrübelerimizi paylaşabilmek içindir. Bu ruhla, Anadolu bilgelerinden Yunus Emre’nin "Gelin tanış olalım işi kolay kılalım" sözünde olduğu gibi tanışmak ve işlerimi kolay kılma için buradayız" dedi.
"İşadamı, çalışma hayatında dürüst olmalı, ticaretini helalinden yapmalıdır. Ticaret; üretmeden tüketmemek, emek harcamadan kazanmamaktır" ifadesini kullanan Olpak MÜSİAD7ın dünyaya doğru ticareti göstermek için yola çıktığını vurgulayarak, "Her an her şey değişime uğruyor. Medeniyet yolunda başarı değişime bağlıdır ve değişimi yönetmek ise zor ve çetrefillidir hele ki ’Dünya değiştirilebilir’ sloganla ortaya çıkıyorsanız. Modern dünyanın açmazlarını bu salonun inancı kıracaktır. Günümüz modern iş dünyasında başarının kriteri ona hangi değer yargılarıyla ulaştığınızda değil, cironuzda, karınızda, pragmatik hedefinizde aranmakta oysa maddi değişim bir araç olabilir amaç olamaz. Bizim dünyamızda maddi birikim ve başarı önemli bir hedeftir ama başarının göstergesi insanları diğer canlılardan ayıran iki güzel kavramla ölçülür; Ahlak ve erdem. Kazan da ne pahasına olursa olsun yaklaşımı vahşi kapitalizmin bir dayatması olarak maalesef hayatımızda daha fazla yer alsa da biz hayatımıza erdemli işadamı değer yargıları inşaA etmeye devam ediyoruz ve ömrümüzün sonuna kadar etmeye de devam edeceğiz. İşadamı, çalışma hayatında dürüst olmalı, ticaretini helalinden yapmalıdır. Ticaret; üretmeden tüketmemek, emek harcamadan kazanmamaktır. Ayrımcılık, haksız rekabet, gelir adaletsizliği gibi çalışma kültürümüze girmiş ama bize ait olmayan kavramlar iş hayatımızı işgal etmiş durumda. MÜSİAD olarak dünyaya hakkı, dürüstlüğü ve kıymeti de içine alan doğru ticareti göstermek ve anlatmak için yola çıktık" dedi.
’Yeni Türkiye’ kavramı ve ’Çözüm Süreci’ ile ilgili konuşan MÜSİAD Başkanı Olpak, "Son günlerde çok konuştuğumuz Yeni Türkiye kavramına değinmek istiyorum. Yeni Türkiye ifadesi sürecini bir Türkiye algısını da oluşturuyor, daha özgün yapılacağı yeni beklentilerin gerçekleştirileceği bir süreci çağrıştırıyor. Bize göre ’Yeni Türkiye’; siyaset algısından, hukuki zeminine, iş yapma kalıplarından, yönetişim biçimine, eğitim metodundan, insan tasavvuruna, finansal siteminden, dış politikaya, çevre algısından, adalet anlayışına kadar etkilediğimiz ve etkilendiğimiz parametrelerin hepsinin yeniden ele alınması demektir. Geçmişte yeni diye sunulan bazı değerlerin toplum ile doku uyuşmazlığı yaşaması doğru sonuçlara ulaşmamızı engelledi. Yeni Türkiye’nin parametreleri oluşturulurken bunun sadece bir devlet meselesi olmaması, milletin de ikna edilmesi hayati bir zorunluluktur. Bize yeni Türkiye ifadesini telaffuz ettirenin, son 12 yılda kazandığımız huzur, güven ve pozitif istikrar olduğunu hatırlatarak başka sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bunu bize sağlayan siyasi iradeye teşekkür ederim. Ruhunu 1920 Meclisi’nden alan bir Türkiye inşa ediliyor, eski Türkiye’yi hatırlatacak gelenek ve uygulamalar, vesayetçi bürokrasi ve devlet aklı terk ediliyor eski Türkiye miadını doldurmuştur. Bu gerçek 90’lı yıllarda yaşadıklarımızdan belliydi. Olağanüstü halin şartları, faili meçhuller, tek bir ideolojinin topluma dikte edildiği bir süreç, başörtüsü yasakları, 28 Şubat ve ekonomik krizler. Yaşananlar sosyolojik olarak yeni bir Türkiye vizyonunu bizlere zorlarken bir yandan da dönemin şartları ile eş zamanlı yeni vizyonuna sahip güçlü kadrolar ve söylemleri ön plana çıkardı. Bugün uluslararası alanda etkin, değerlerini savunan, mazlumları ezdirmeyen bir toplum ve Türkiye olmanın haklı gururunu yaşıyor, bu başarıda payı olan herkese teşekkür ediyorum. Diğer taratan barış, demokrasi, adalet, hak ve özgürlük kavramlarını ağızlarından düşürmeyenleri bu süreçte değişim ve dönüşüm karşısında nasıl bir direnç oluşturduklarını milletimiz ibretle izliyor. Çözüm süreci karşısında kümelenen grupların, silahlı çetelerin ve sözcülerinin tertiplerine rağmen Yeni Türkiye idealinden dün vazgeçilmediği gibi bugün ve yarın da vazgeçilmemelidir. MÜSİAD olarak çözüm sürecine geleceğimiz için tarafız. MÜSİAD, daima millet iradesinden yana oldu" ifadelerini kullandı.
Olpak, Türkiye’nin artık etken bir ekonomi olduğunu söyledi ve "Türkiye küresel ekonomi içerisinde edilgen değil, etken bir hüviyete kavuşmuştur. Bu bağlamda Avustralya’dan dönem başkanlığını devralacağımız G-20 Zirvesi’nin önemi büyüktür. G-20’nin iş dünyası ayağı olan ve MÜSİAD’ın yürütme kurulunda yer aldığı B20’de yalnızca üyelerin değil, gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerin sorunları da ele alınacaktır. Kuzeyde Rusya, Ukrayna, Kırım üçgeninde yaşanan siyasi kriz, batıda Avro bölgesinde devam eden ekonomik daralma ve güneyde Suriye’de katlanarak artan iç savaş gibi bölgesel ve küresel krizlerle etrafı çevrili olmasına rağmen, Türkiye üst üste büyüme başarısını gösterdi. Burada bize düşen görev ülkemizi hedeflerine ulaştırmak için var gücümüzle çalışmaktır ve bunun için buradayız" dedi.
MÜSİAD Başkanı Olpak, Türkiye’nin ekonomik açıdan kabuk değiştirirken, dünyanın da yeni bir arayışın içinde ve değişimin eşiğinde olduğunu belirterek "Kaliteli ve doğru finansmana hızlı erişimin nasıl olması gerektiği değil de faizlerin kaç baz puan artmasına niçin ihtiyaç olduğu tartışılıyor. Tıpkı, insanların neden öldürüldüğünün değil, öldürülüş biçimlerinin tartışıldığı günümüzün medeniyet anlayışında olduğu gibi. İnsanın ve toplumun daha müreffeh seviyeye ulaşması için bir araç olması gerekirken, onları yöneterek bir amaç haline gelen ve bunu acımasızca yapan finansal sistem doğru bir bakışla değerlendirilmelidir. Bu arayışta bizim ilkemiz, ticaretin helal ve faizin haram olduğudur."Kaliteli ve doğru finansmana hızlı erişimin nasıl olması gerektiği değil de faizlerin kaç baz puan artmasına niçin ihtiyaç olduğu tartışılıyor. Tıpkı, insanların neden öldürüldüğünün değil, öldürülüş biçimlerinin tartışıldığı günümüzün medeniyet anlayışında olduğu gibi. İnsanın ve toplumun daha müreffeh seviyeye ulaşması için bir araç olması gerekirken, onları yöneterek bir amaç haline gelen ve bunu acımasızca yapan finansal sistem doğru bir bakışla değerlendirilmelidir. Bu arayışta bizim ilkemiz, ticaretin helal ve faizin haram olduğudur" dedi.
Olpak son olarak gerçek ekonominin değerlerinin Ar-Ge, yenilikçilik, yatırım, istihdam ve üretim olduğunu belirterek "Bunları ve sosyal hayatın ana değerlerini bir kenara iterek her şeyi neredeyse sadece tek bir değere indirgeyen ve değerlerimizi acımasızca şekillendiren adeta yeni tehdit kaynağı ’Finans Terörü’ yeniden değerlendirilmelidir" ifadelerini kullandı.

Haberleri