Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Çiftlik Şubesi Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Ali Şimşek, organ bağışının hakkında önemli bilgiler vererek, "Organ bağışı yapın, hayat kurtarın" dedi.
Dr. Ali Şimşek, "Organ bağışında bulunanların yakınları için başkasının bedeninde de olsa sevdiği kişinin kalbinin attığını bilmesi, ona hayata tutunması için ayrı bir güç ve huzur verecektir. Tedavisi sadece organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, tüm dünyada ve ülkemizde en önemli sağlık sorunlarının başında geliyor. Türkiye’de ve dünyada, organ ve doku nakli bekleyen hastaların sayısı her geçen gün artıyor. Özellikle kalp ve karaciğer nakli bekleyen hastalar, uygun organ bulunamadığı için hayatlarını kısa süre içinde kaybediyorlar. Nakil yapılabilen organ ve dokular, böbrek, karaciğer,kalp,akciğer,pankreas ve ince bağırsak, kalp kapağı,kornea,kemik iliği ve deridir. İleri kalp, karaciğer ve böbrek yetmezliği olan hastalarda sağlıklı bir yaşam sadece organ nakli ile mümkündür. Diyaliz böbrek hastaları için yardımcı bir tedavi şeklidir. Ancak kalp, karaciğer hastalarının diyaliz gibi bir yardımcı tedavi olanakları da yoktur. Ülkemizde organ bağışları henüz istenilen seviyeye ulaşamamıştır. Bu nedenle organ bağışının yaygınlaştırılması gereklidir" diye konuştu.
"Organ bağışı dini inançlara aykırı mıdır?" sorusuna cevap veren Uzm.Dr. Ali Şimşek, "İslam dini de dahil olmak üzere tüm büyük dinlerde organ bağışına aykırı bir durum yoktur. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, organ naklinin caiz olduğunu bildirmiştir. Bu kararla, organ bağışı insanın insana yapabileceği en büyük yardım olarak nitelendirilmekte ve "organınızı vereceğiniz kişi yaptığı iyilik ve fenalıklardan kendisi sorumludur" denilmektedir. İnsanoğlu ölümlüdür. Er veya geç her canlı gibi bunu tadacağız. Ancak, tıptaki gelişmelerin sağladığı imkanlar sayesinde bir çok insanın daha kaliteli ve uzun yaşaması mümkün. Binlerce insanın hayata tutunmasını sağlayacak organlar bağışlanmadığı zaman toprak olacaktır. Organ bağışını çaresizce ve her geçen gün ölüme bir adım daha yaklaştığını bilerek bekleyen binlerce insanımız mevcut. Maalesef bu binlerce organ bağışını bekleyen insanlar arasında biz veya çok sevdiğimiz annemiz, babamız, eşimiz, çocuğumuz veya başka bir yakınımız da olabilir. Kendimizin veya sevdiğimiz birinin her gün eridiğini, ölüme bir adım daha yaklaştığını çaresizce izlemek kadar korkunç bir şey olamaz. Bu insanların organ bağışıyla hayata tutunduğunu ve sağlığına kavuştuğunu düşünün. Bundan daha büyük mutluluk olabilir mi? Organ bağışını bekleyen insanlara bu mutluluğu çok görmeyelim. Ve onlara sağlıklı yaşamaları için bir fırsat daha verelim" şeklinde konuştu.