Tedavisi bulunamayan ve ölümcül bir hastalığa yakalanan küçük kız, 7 yıldır gördüğü tedavi sonrası gözleri iyileşti. Küçük kız, son tedavisinde gözlüklerinden kurtuldu.
Kastamonu’da kistik fibrozis yani tekrarlayan akciğer enfeksiyonu hastalığına yakalanan İlayda Yılmaz (12), geçen yıl hastalığını öğrendikten sonra dünyası yıkıldı. Yedi yıldır gözlük kullanan kistik fibrozis hastası İlayda Yılmaz, 1 yıldır gördüğü tedavi sonucu son muayenesinde gözlüklerinden kurtuldu. Yılmaz, mutluluğunu doğum günüyle birlikte kutladı.
Çadır Kafe de düzenlenen doğum gününde çifte mutluluk yaşayan Yılmaz, kendisi için hazırlanan yaş pastayı üfledi. Pastadan tadan İlayda Yılmaz, annesinden aldığı hediye karşısında büyük mutluluk yaşadı. Yılmaz, uzun zamandır istediği fakat maddi imkansızlıklardan dolayı bir türlü annesinin alamadığı telefonu görünce büyük şaşkınlık yaşadı. Yılmaz, diğer hediyeleri de kabul ettikten sonra, doğum gününe gelen diğer arkadaşlarıyla yeni telefonuyla ilk özçekimi yaptı.
Kastamonu’nun İsmailbey Mahallesi Aşağı İmaret Sokak üzerinde ikamet eden İlayda Yılmaz, yakalandığı amansız hastalık sonrası gözlüklerden kurtulduğu için çok mutlu olduğunu belirterek, “6-7 yıldır gözlük takıyordum, kurtuldum. O da doğum günüme denk geldi. Doğum günümle birlikte gözlükten kurtulmamı kutladık. Çok mutluyum. Ayrıca hep istediğimiz ama maddi imkansızlıklardan dolayı bir türlü alamadığımız telefonu, annem bana aldı. Okulda diğer arkadaşlarımın yanında mahcup oluyordum” dedi.
Yedi yıldır gözlük kullandığını ifade eden Yılmaz, “Son doktora gittiğimizde artık gözlük kullanmak zorunda olmadığımı söyledi. Şu anda mutluluktan havaya uçuyorum” diye konuştu.
Eşini 2011 yılında geçirdiği kalp krizi sonucu kaybeden anne İsmet Yılmaz da, eşinin ölümünden kısa bir süre sonra kızının amansız bir hastalığa yakalandığını öğrendi. Bir anda dünyası kararan İsmet Yılmaz, Kistik Fibrozis hastalığına yakalanan kızının hastalığıyla yaklaşık 1,5 yıldır tek başına mücadele etti. Kızının hastalığını 11 yaşında iken öğrendiğini belirten İsmet Yılmaz, “Kastamonu’da doktorlar çocuğumun rahatsızlığını tespit edemedi. 11 yıl sonra kızımın kistik fibrozis hastalığına yakalandığını öğrendim” dedi.
Kistik fibrozis yani tekrarlayan akciğer enfeksiyonu hastalığının sürekli tekrarladığını anlatan İsmet Yılmaz, “Kızım, çok fazla ilaç kullanıyor. Günlük 28 ilaç içiyor. Benim çocuğum sadece kreon denilen bir ilaçtan günde 5 tane kullanıyor. Limuzin makinesiyle hava alıyoruz. Bunların dışında birçok ilaç kullanıyoruz. Fizyoterapistlerimiz oluyor. Bir insanın hiçbir işi dahi olmasa, tek çocuğuyla ilgilenmesi dahi çok zor oluyor” ifadelerini kullandı.
Kastamonu’da, kistik fibrozis hastalığıyla mücadele eden tek aile olduklarını açıklayan İsmet Yılmaz, şunları söyledi: “Kastamonu’daki doktorlarımız bu tanıyı koyamadı. Bu hastalığı 11 yıl sonra Ankara’da öğrendim. Bu hastalığı öğrendiğim ilk etapta yıkıldım.”
Kistik fibrozis (KF) yani tekrarlayan akciğer enfeksiyonu hastalığının kesin bir tedavisinin bulunmadığını anlatan Yılmaz, şunları kaydetti: “Tedavilerimiz sürekli devam ediyor. Kistik fibrozis denilen bu amansız hastalık, akciğerlerden karaciğere kadar bütün organları etkiliyor. Çocuklarımızda gelişememe, büyüyememe gibi problemlere yol açıyor. Maalesef bu hastalığın henüz bir tedavisi yok. Tedavilerimiz sadece ilaçla sürüyor. Son olarak Ankara’ya gittiğimizde doktorlar, kızımın gözlüğünü atması gerektiğini söyledi. Kızım 7 yıldır gözlük kullanıyordu. 3.75 olan gözlüğünü şu anda kızım artık kullanmıyor. Bu akşam doğum günüydü. Bu doğum günü kutlamasıyla kızımı çok mutlu ettiğini zannediyorum. Çünkü kızım, çoktan beri bir telefon istiyordu. Bugüne imiş nasip. Kızıma güzel bir telefon aldım. İnşallah sağlığımıza da kavuşacağız.”
Yılmaz, devletten fizyoterapi merkezleri, kistik fibrozis tedavisi yapan hastaneler, ayrıca bu hastalıkta kullanılan ilaçlardan pay alınmamasını istedi.
Kızının gözlük kullanmayı bıraktığını aktaran İsmet Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Zannediyorum doktora muayeneye gittiğimizde genlerini benden aldığını söylemişti. Ama biz, bunun olduğuna artık inanmıyoruz. Çünkü kızım, bu hastalık dolayısıyla sürekli vitamin ve diğer kullandığımız ilaçlar olsun bunların kızımı etkilediğine inanıyorum. Bu sayede kızımın gözü normale döndü ve gözlük kullanmamaya başladı. Kızım, gözlük kullandığı için çok üzülüyordu. Şükürler olsun gözlüğü artık çıkarıp attık. Bu sayede çifte mutluluk yaşıyoruz. İnşallah ileri ki günlerde, bu hastalığında tedavisinin bulunduğu zaman daha başka bir mutluluk yaşayacağız. Ayrıca, işte o zaman yeniden doğmuş olacağız.”