Diyarbakır’da toplu taşıma araçlarının hem şehir trafiğini hem de vatandaşların hayatını alt üst etmesi tepkilere neden oluyor. Kentte başta engelli odaklılar olmak üzere sivil toplum kuruluşları, toplu taşıma araçları yüzünden ciddi sıkıntılar yaşadıklarına dikkat çekerek, hem belediye hem de emniyetten konuyla ilgili gerekli tedbirleri almasını istedi.
Diyarbakır’daki şehir içi toplu taşıma araçları vatandaşları canından bezdiriyor. Müşteri kapmak için birbirlerini sollayarak, trafiği alt üst etmelerinin yanı sıra çok sayıda vatandaşın hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına neden olan araç şoförleri, üsluplarıyla da tepkilere neden oluyor. Bu konuda en çok sıkıntıyı ise engelliler yaşıyor. Bazı şoförlerin, engellileri araçlara almamak için direndiği kentte, bu da yetmezmiş gibi vatandaşlar ağza alınmayacak hakaretlere maruz kalıyor. Kentte neredeyse tüm kesimin şikayetçi olduğu konuyla ilgili ciddi tedbirlerin alınması isteniyor.
"CİDDİ YAPTIRIMLAR UYGULANMALI"
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Diyarbakır Şube Sekreteri Sadrettin Kaya, son zamanlarda çok sayıda öğrencinin ve öğretmenin trafik kazası geçirdiğine dikkat çekerek, kentte yaşanan en önemli sorunlardan birinin ulaşım olduğunu kaydetti. İnsan canının çok ucuz olduğunu gördüklerini ifade eden Kaya, "1,5 lira için insan hayatını tehlikeye sokuyorlar. Bunun yanı sıra trafiğin doğal akışını bozuyorlar. Normalde toplu taşıma araçları trafiği rahatlatmak için olur. Dünyanın her yerinde toplu taşıma araçları trafik akışını hızlandırmak ve düzenlemek için var. Ama Diyarbakır’da toplu taşıma araçlarının birçok konudaki yaklaşımlarından dolayı gerçekten de sıkıntı yaşıyoruz. Bu anlamda merkezi hükümetin yapması gerekenler var. Trafik suçlarına karşı ciddi yaptırımların yapılması gerekiyor. Örneğin sekizde sekiz kusurlu olan sürücülerin uzun süre trafikten men edilmesi gerekiyor. Ayrıca emniyet görevlilerin işini yapması lazım" dedi.
"YASA KALDIRDI, BELEDİYE KALDIRMADI"
Altı Nokta Görme Engelliler Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Akif Karakaş ise, engellilerin 2008 yılından itibaren Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı şehir içi belediye ve halk otobüslerinde ücretsiz taşındığını ancak 2012 yılının Nisan ayından sonra da aylık 60 kontörlük bir durumun uygulanmaya başlandığına dikkat çekerek, "Daha sonra bu uygulama da kalktı. Yeni çıkan 6495 sayısı torba kanununa istinaden Türkiye genelinde belediyelere bağlı hizmet veren şehir içi taşıma araçlarının hepsi engellilere sınırsız olarak uygulanmaya başlandı. Biz Büyükşehir Belediyesi’ne bu 60 kontörlük uygulamanın kaldırılmasına ilişkin defalarca başvurmamıza rağmen halen bu uygulama devam ediyor" diye konuştu.
"AĞZA ALINMAYACAK HAKARETLER DUYUYORUZ"
Engellilerin otobüslere bindikleri zaman ağızlara alınmayacak hakaretlere maruz kaldığına işaret eden Karakaş, "Bir engelli bastonuyla, sandalyesiyle durakta beklediklerinde otobüsler transit geçerek kendilerini almıyor. Defalarca birçok hak otobüsünün plakasını belediyeye gönderdiğimiz halde otobüslerin bu uygulamaları devam ediyor. Bu uygulamaların son bulması gerekiyor. Halk otobüsü şoförleri binen engelliler ayakta bekledikleri zaman, engelliler yere düşsünler diye, kasıtlı olarak gaza basıyorlar. O derece art niyetli ve engelliden nefret eden hazımsız şoförler var" şeklinde konuştu.
"ARAÇLARA ALMAMAKTA ISRAR EDİYORLAR"
Bedensel Engelliler Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Ömer Aksan da benzer konulardan yakınarak, özellikle Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı olan bazı araçların engelli vatandaşları almamakta ısrar ettiklerini vurguladı. Özel halk otobüslerinin de aynı şeyi yaptığını anlatan Aksan, “Bununla da kalmıyor, engelli vatandaşlarımızla alay ediyorlar. Özellikle de tekerlekli sandalyeli engelli vatandaşlarımızı araçlarına bindirmekte sıkıntı yaratıyorlar. Bunun için büyük çaba harcıyorlar. Devlet bu hakkı o vatandaşlarımıza tanımış. Neden şoförler bunları yapıyor anlamıyoruz" ifadelerini kullandı.