Eskişehir’de, 13 yaşındaki kardeşini de alarak IŞİD’e katılan oğlu tarafından ölümle tehdit edilen gözü yaşlı baba, yetkililerden yardım bekliyor.
Fevziçakmak Mahallesi’nde oturan işçi emeklisi 64 yaşındaki İlyas Çelik, geçtiğimiz aylarda oğlu Ersen Çelik (29) tarafından kaçırılarak Suriye’ye götürüldüğü iddia edilen diğer oğlu Enes Çelik’in (13) kurtarılması için yetkililerden yardım istemişti. Oğlu Enes için yetkililerden beklediği yardımı bulamayan gözü yaşlı anne ve baba, kendi imkanlarıyla Kilis’in Elbeyli ilçesine gitmiş. Ancak sınıra kadar giden anne ve baba oğullarına ulaşamadan geri dönmek zorunda kalmış.
Küçük oğlu Enes Çelik’i alamadan dönen babaya bir darbe de büyük oğlundan geldi. Babasının arkasından mesaj gönderdiği ileri sürülen Ersen Çelik’in, "Türkiye’ye gelip seni keseceğim. Suriye sınırını geçseydin gene kesecektim" yazılı bir mesaj gönderdiği iddia edildi.
“BÜYÜK OĞLUMU KARDEŞİNİ GETİRMEYE İKNA EDEMEDİK”
Sınırda, oğlunu kardeşini getirmesi için ikna edemediklerini söyleyen baba Çelik, “Eşim ile birlikte önce Gaziantep’e, daha sonra Kilis’in Elbeyli ilçesine gittik. Orada büyük oğlumla irtibata geçtik, kardeşini getirmesi için. Ancak bize çocuğu getiremeyeceğini söyledi. Neden getiremeyeceğini sorduğumuzda ise bize ‘vali izin vermiyor’ dedi. Vali kim diye sorduğumuz da başlarındaki lider olduğunu söyledi. Bize ’siz geçin’ dedi. Biz de geçersek Türkiye’ye geri nasıl döneceğimizi sordum. Bunun üzerine vali izin verirse, yeniden Türkiye’ye dönebileceğimizi söyledi. İlçedeki halkla konuştuk. Onlar da aynısını söyledi. Sınırda bulunanların çoğu oğlumu tanıyor. Onlar da oğlumla konuştular ancak kardeşini göndermesi için ikna edemediler. Jandarmaya gittik, onlar da aynısını söyledi. Bekledik, baktık oğlumuz gelmeyecek, geri döndük” dedi.
“IŞİD’E KATILAN OĞLUM TÜRKİYE’DE BENİ TAKİP ETTİRİYOR”
Takip edildiğini iddia eden baba Çelik konuşmasına şöyle devam etti:
“Ben Eskişehir’e geri döndükten sonra oğlum arkadan mesaj göndermiş. Türkiye’ye gelip beni keseceğini söylemiş. Eğer Suriye’ye gitseymişim beni orada kesecekmiş. Şimdi ise beni burada izletiyor. Benim nereye gidip geldiğimi biliyor. Markete gittiğimi bile telefonla tek tek söylüyor. Ben bunları savcılığa götürüp verdim. İfademi verdim. Koruma istiyorum. Bizim hayatımız tehlikede. Ne zaman gelip ne yapacağı belli değil. Cumhurbaşkanından, Başbakandan ve yetkililerden yardım istiyorum. Kimse bu konuyla ilgilenmiyor. Eşim rahatsızlandı. Hastaneye yatırdım, tansiyonunu düşüremiyorlar. Ağlaya ağlaya eşim perişan oldu. Bizim durumumuz perişan. Beni kimin takip ettiğini bilmiyorum. Ama oğlum kendisinin IŞİD’de olduğunu söylüyor."