Kayseri’de Kocasinan İlçesi Mahzemin çiftçilerinden Ahmet Dikmen 20 yıldan beri pancar çiftçisi olduğunu belirterek pahalı gübreler atılmak suretiyle şeker pancarında polar yükselmesine katkı sağlamak yerine doğal olarak münavebe sırasında pancar ekilecek tarlaya bir yıl öncesinde mısır ekilmesinin, ekilecek olan şeker pancarında polar oranının yükselmesine vesile olduğunu, deneyimleri sonucu bu kanaate vardıklarını belirtti.
20 yıldır çiftçilikle uğraşan Ahmet Dikmen, silajlık mısırın alternatif ürün olarak Kayseri’de yerini aldığını belirterek, Kızılırmak kenarında bulunan tarlalarında 15 günde bir mısır tarlasını suladıkları, mısırların boyunun 5 metreye yaklaştığını, ekim yaptığı 250 dekar silaj amaçlı mısırda bir dekardan 7-8 ton olmak üzere yılda yaklaşık 2 bin ton silajlık mısır elde ettiklerini söyledi. Dikmen, “Kayseri Şeker Fabrikası’nın çiftçinin ürettiği ürünlere sahip çıkmaya başlaması ürünlerimizin gerçek değerini bulmasına katkı sağlamaktadır. Bu sayede silajımız tarladan kalkmadan alıcı bulmaktadır. 2015 yılında bu araziye şeker pancarı ekmeyi planlıyorum. Polar oranını yükseltmesi için de mısır ekimi yapmaktayım” dedi.
Nisan ayında başlayıp yıl sonuna kadar pancar tarlalarında emeklerini kaznmak için alın terlerini pancar tarlasına akıttıkları su ile birleştiren pancar çiftçisi, elde ettiği ürünün değer bulması sonucunda çektiği çileyi tatlı çile olarak değerlendirdi. Adını ayın birleştiği yerden alan isimsiz evliya diyarı Mahzemin mahallesine şeker pancarının ilk ekimini yapan Balyacı Mustafa Dikmen, oğulları son yıllarda çiftçilere örnek olarak köyün kalkınması yanısıra köyden göçün engellenmesine de katkı sağlıyor. Balyacıoğlu Hüseyin Dikmen, pancar tarlasında yabadan teknolojiye geçiş dönemi olarak adlandırdığı 1991 yılında pancar ekimine başlandığını ve şimdilerde köylerinde yılda 30 bin ton pancar elde edildiğini belirtti. Yeni nesil gençleri çiftçiliğe özendirmek adına pancar ekim işlerini oğulları ve yeğenleri olan Yavuz, Hakan ve Mustafa’ya bıraktıklarını, Balyacı Mustafa oğulları olarak evli çocukları, kardeşleri ile birlikte kollektif çiftçilik yapmak suretiyle hem maliyeti azalttıklarını hem de gereksiz yere fazladan traktör, tarım alet ve ekipmana masraf yapmadığını örnek aile işletmeciliği yapmak suretiyle yılda 600 dönüm pancar ekili alandan 4 bin 500 ton pancarın yanı sıra 250 dönüm mısır, 250 dönüm ayçiçeği ekimi de yapmak suretiyle gerekli olan tüm tarımsal donanımın sahibi olduklarını ve bu kazanımda en büyük payın Kayseri şeker olduğuna dikkat çekti. Dikmen, “Ben büyük çiftçiyim, pahalı gübreleri atarım düşüncesine kapılmadan Şeker Fabrikası Ziraat Birimi’nin tarlalarımızda yaptığı analizler sonucu önerdiği şekilde gerekli gübreleri vermek suretiyle başarılı olmaları yanı sıra pancar çiftçisinin elektrik parasıydı, işçi parasıydı, tohum gübre parası gibi sorunları kalmadı. Kayseri Şeker’den avanslarımızı ve desteklemelerimizi gününde alıp yağmurlamamamızı dönderiyoruz. Önceleri su motorundan traktörle santrifüjle sulama yapıyorduk, şimdi elektrik ile yapıyoruz. Pancar sulama döneminde pancarın gelişimini engelleyen sirken ve erkek pancarlar gibi yabancı otların temizlenme işini işçi ile yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
Şeker pancarından kazanılan gelirin köyün yapılaşmasına da katkı sağladığını ifade eden Dikmen, “Alınteri tatlı çile rızkımızı çıkartıyoruz. Mahzemin çiftçileri gelirini pancardan karşılıyor, ama yönetimin bakışı bize bu çileyi unutturuyor. Şeker pancarının geliri sonucunda pancar parası köyümüzün yapılaşmasına da katkı sağlamıştır” dedi.