Aydın Halk Sağlığı İl Müdürü Dr. Şenol Oku, ruh sağlığını korumanın ilk adımının kişinin kendisini tanıması olduğunu belirtti.
2014 yılı Dünya Ruh Sağlığı Günü ana temasının ‘Şizofreni İle Yaşamak’ olarak belirlendiğini belirten Dr. Şenol Okur, “Ruh sağlığı sorunları kişide kendinden beklenen iş, okul, ev, toplumsal roller ve kendine bakabilme işlevlerini giderek yitirip üretici niteliğini ve sosyalliğini kaybetmesi ve görevlerini aksatması anlamına gelen yeti yitimine yol açmaktadır. Ruh sağlığı sorunu olanların en az bir yakını olduğu düşünülürse ruh sağlığı sorununun toplumsal boyutu oldukça dikkate değerdir. Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu yılki teması ‘Şizofreni İle Yaşamak’ olarak belirtilmiştir. Dünya Sağlık Örgütü’nün bir araştırmasına göre, Şizofreni dünyada yeti yitimine en çok yol açan 10 hastalıktan biridir ve yeterince tedavi edilemediği zaman daha çok işlev kaybı ve ailesel sorunlara yol açmaktadır. Şizofreni beynin en önemli fonksiyonları olan duygu, düşünce ve davranışlarda görülen önemli bozukluklar sonucu görülmekte olup kişinin bütün insan ilişkilerini ve günlük hayatını etkilemektedir. Eğer yakınınız şizofreni hastası ise, hastalık hakkında bilgi sahibi olmanız, ona nasıl davranacağınızı bilmeniz, mücadelenizi kolaylaştıracaktır. Hastalığı gizlemek ailelerin yükünü ve hastalardaki suçluluk duygusunu daha da artırmaktadır. O yüzden şizofreninin bir beyin hastalığı olduğu ve erken teşhisin tedavi için önemi bilinmeli ve hastalık gizlenmemelidir. Hastalarla mümkün olduğu kadar iletişim kurulmalıdır. Diğer insanlarla bir şeyler paylaşmasına izin verilmelidir” dedi.
Aydın’da iki ayrı merkezde ruh sağlığı konusunda hizmet verildiğini kaydeden Okur, “Ülkemizde toplum temelli ruh sağlığı hizmetleri modelinin uygulanmasıyla birlikte ilimiz Nazilli ve Söke ilçesinde toplum ruh sağlığı merkezleri faaliyete geçmiş olup ruh sağlığı sorunu olan kişilerin gün içinde vakitlerini geçirip sosyal becerilerini arttırabileceği aynı zamanda tedavi ve terapilerini sürdürebilecekleri merkezler olarak işlev görmektedir. Ayrıca madde bağımlılığını önleme, damgalama ve ayrımcılıkla mücadele, çocuğun psikososyal gelişimini destekleme programı, kadına yönelik aile içi şiddet ve sağlık sonuçlarını erken tanılama, intiharı erken tanıma gibi riskli gruplara yönelik koruyucu ruh sağlığı faaliyetleri kapsamında aile hekimlerine ve birinci basamak çalışanlarına bilgi verilerek önleyici çalışmalar yürütülmektedir” diye konuştu.
AİLE HEKİMİNİZE BAŞVURUN
Ruh sağlığı konusunda Aile Hekimlerinden yardım alınabileceğine işaret eden Okur, şu uyarılarda bulundu: “Ruh sağlığımızı korumanın ilk adımı kendi duygu, düşünce ve yeteneklerimiz konusunda farkındalık kazanmak yani kendimizi tanımaktır. Kendini tanıyan insan yaşam karşısında savunmasız değildir. Ruh Sağlığı ile ilgili problemlerinizde Aile Hekimlerine ve psikiyatri uzmanlarına başvurabilirsiniz”