Deli rolü yapanlar yandı
Beyin analizi üzerinde MR görüntülerinden çalışmalar yürüten Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri ve Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bünyamin Şahin, önemli açıklamalarda bulundu.
Yaşayan insanların beyinlerinden elde edilen görüntülere baktıklarını söyleyen Prof. Dr. Bünyamin Şahin, “Beynin içerisinde hangi bölgelerinde zayıflama veya hangi bölgelerinde gelişme var onlara bakıyoruz. Bu zayıflayan ve gelişen bölgelerin insanların tavır, davranış, hareket, psikoloji, kişilikleriyle ilişkilerine bakıyoruz. Bir muamma var. Hala beynin hangi bölgeleri hangi tür işlemler yapıyor, beyin gelişir mi, değişir mi, beyindeki bir bozulma mı karakteri değiştiriyor, yoksa karakter değişince mi beyin değişiyor çoğunlukla söylenen şu, önce insanın beyni değişik nedenlerle bozulabiliyor. İlaç almıştır, psikoloji olumsuz yönde kendisine dönüş yapmıştır, çevresel faktörler, duygusal faktörler, beslenme faktörleri, genetik faktörler bir şekilde bir araya gelerek beynin belli bölgelerinde arıza meydana getiriyor veya az çalıştırıyor. O bölgeyi diğer bölgelerde fazla çalışabiliyor. Beynimiz bir denge içerisinde yüzlerce terazi var. O terazilerin her biri birbirlerini farklı şekilde dengeliyor. Herhangi bir yerde arıza olduğu zaman diğer tarafları da etkiliyor tabi biz çoğunlukla beynin neresinde hangi bozulmanın olduğunu tam bilemediğimiz için bunları inceliyoruz. Yaşayan insandan beynini alıyoruz. Bu bireysel olabiliyor ya da grup halinde yapabiliriz. Mesela yoğun depresyon geçiren hastaları bir grup yaparız. Depresyonu olmayan hastaları bir grup yaparız. Sonra bunların beyinlerini MR’larını çekiyoruz. Bilgisayar programlarıyla onu binlerce bölgesine ayırıyoruz. İşte o bölgelerin büyüklüğü, kalınlığı yüzeyinin kıvrımlarını bilgisayarla kıyaslıyoruz. Sonra depresyonda olanlarla olmayanlar arasında beyinlerinde ne farklılıklar var diye soruyoruz. Bu bize diyor ki, ‘şu bölgelerinde incelme var.’ Depresyona girenler için anlıyoruz ki o bölgede sorun yaşıyor. Bu da hastaların ruh halini değiştiriyor. İşte bu tip hastalıkları tanımlamak için de kullanabiliyoruz” diye konuştu.
Bir kişinin akli dengesinin olup olmadığının MR görüntülerinden yola çıkılarak ipucuna varılabileceğini ifade eden Bünyamin Şahin, “Cezai ehliyet diye bir kavram var adli tıpta. İşte birisine olumsuz bir şey yaptınız, suç işlediniz mahkemeye gittiniz. Kişi diyor ki ‘benim akli dengem yerinde değil.’ Bu durumda şahsı alıyorlar muayene yapıyorlar. Şahsın davranışlarına bakarak muayene ediyorlar. Sonunda ne diyorlar? ‘İşte bunun akli dengesi yerindedir, değildir’ gibi karara varıyorlar. Kişi burada rol de yapabiliyor. Aslında akli dengesi gayet iyi, kafa sağlam ama ne yapıyor, ‘işte benim aklım yerinde değil, ben kafayı üşüttüm’ gibi onu tiyatro gibi oynuyor. Şizofren nasıl davranışlar yapar kitabına bakıp okuyor, gidip doktora o davranışları sergiliyor. Dolayısıyla adam ya cezadan kurtuluyor veya bir takım maddi yararlar alıyor. Biz şunu bulmaya çalışıyoruz: Acaba insanın beynine baktığımızda şizofren mi değil mi diye bir kanaate varabilir miyiz. Bizim şu ana kadar çalışmalarımızda kısmen bir netice aldık. O da şöyle: Erkek şizofreni hastalarının beyinleri, kadın şizofreni hastalarından ve sağlıklı beyinlerden farklılık gösteriyor. Bunun inceleme yapmak suretiyle bulabiliyorsunuz. Eğer kişinin beynine baktığımızda özellikle erkeklerde ve özellikle şizofreni hastalığı için sağlam olup olmadığı yönünde önemli bir ipucu verebiliriz. Yani hekime işte ‘bunun beyin analizi şu şekildedir, davranışlarına bakmakta yarar vardır’ diye söyleyebiliriz. İyi deliller sağlayabiliriz” şeklinde konuştu.