Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığı'nın 2023 yılı bütçesi üzerindeki görüşmelerde; rahim ağzı kanserine yol açan İnsan Papilloma Virüsü (HPV) ile ilgili açıklamalarda bulunmuştu. Bakan Koca,"HPV tanı kitleri için TÜSEB'i görevlendirdik. Ülkemizde alt yapıyı da değerlendirerek, yerli üretim HPV kitinin kullanıma alınmasını sağlayacağız. Bir ayı geçmeden testimiz yerli olarak devreye girecek. HPV aşısının uygulanması konusunda bir çekincemiz asla yok, ancak ülkemizin sosyal gerçekliklerinden kopuk kararlar alınmasının kimseye bir faydası yok. Yaptığımız planlamaya göre, yaş gruplarını ve medeni hal durumlarını dikkate alan bir plan hazırlığındayız. Belirlenen bir grupla aşılamaya başlayacağız ve kapsamını kademe kademe genişleteceğiz" bilgisini vermişti.
2021 Haziran ayında konuyu yasa tasarısı ile gündeme getiren HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, bir yıl boyunca aşıya dair mücadeleleri ve uygulamada dikkat edilmesi gereken noktaları Radyo Sputnik’te Ali Çağatay’la Seyir Hali programında değerlendirdi.
Koçyiğit, Sağlık Bakanlığı’nın HPV aşısı konulu davalarda gösterdiği tutumuna ilişkin olarak, “Ulusal aşı takvimine alınması gerekiyor ama ne yazık ki bir direnç var. Sağlık Bakanlığı dava edildiği zaman buna karşı çıktı. Bunun gerekçesini de 11 yıl önceki aşı bilim kurulunun görüşüne yaslamış. Bir defa bunun kendisi çok acı bir şeydir. 11 yıl önce toplanmış ve o zaman o bilim kurulunda da birçok hoca yapılması gerektiği görüşünü belirtmiş. Bilimin bu kadar hızlı ilerlediği, her gün yeni bir keşfin yapıldığı bir yerde 11 yıl önceki bir bilim kurulu kararını bakanlığın referans almasının çok üzücü olduğunun özel olarak altını çizmemiz gerekiyor” dedi.
"Aşıyı olunca yaşayacağız, olmayınca ölme riskimiz var"
Yargının aşı lehine karar verdiğini vurgulayan Koçyiğit, aşının uygulanması konusunda “Buna rağmen yargıdan çok sevindirici bir karar çıktı. Yargı bakanlığı yanlışladı, tıbbı ve bilimi doğruladı. Bu anlamda gerçekten çok mutluyuz. Sayın Bakan’ın plan bütçede yaptığı açıklamada ‘medeni duruma göre bir sınıflandırma yapacağız’ dedi. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Bu mesele medeni duruma göre olamaz, çağdışı bir şey. Bu aşının çocukluk çağı aşısı olarak dokuz yaşından itibaren rutin aşı çerçevesine alınması gerektiğini düşünüyoruz. Kadınlar açısından çok yaygın bir taramanın yapılması gerekiyor. Bu konuda bir test kiti getirme meselesi üzerinde zaten duruluyormuş. İsteyen her kadına medeni durumuna ve yaşına bakılmaksızın aşının Sağlık Bakanlığı tarafından yapılması gerekiyor çünkü bu bir temel insan hakkıdır. Aşıyı olunca yaşayacağız. Olmayınca ölme riskimiz var. Bakanlık burada ‘sen evlisin artık ölebilirsin’ diyemez. Herkes için temel haktır” diye konuştu.