Norovirüs, son birkaç yıldır özellikle İstanbul genelinde görülen enfeksiyonların başında geliyor. Hem temas hem solunum yoluyla bulaşan Norovirüs, 24-48 saatlik kuluçka döneminden sonra ishal ve kusma ile birlikte, karın ağrısı, 37.5 üzerinde ateş, aynı anda keyifsizlik, halsizlik ve karın kramplarına yol açabiliyor. İlk üç günlük periyotta hastaları perişan eden Norovirüs, dış ortamda bir ay gibi uzun süre canlılığını korurken, özellikle çocuklar arasında lokal salgınlara neden olabiliyor. Norovirüs salgınlarının nedenlerini araştıran bir grup uzman, özellikle iyi pişirilmeyen midye ve istiridye tüketiminin beraberinde Norovirüs salgınlarında artışa neden olduğunu tespit etti.
Halk sağlığı araştırması, Burdur İl Sağlık Müdürlüğü’nden Sevinç Sökel, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Veteriner Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı’ndan Mehmet Kale ve Sibel Hasırcıoğlu, Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı’ndan Sibel Yavru, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü’nden Oğuz Gürsoy ile Kübra Kocatürk tarafından hazırlandı.
Türkiye’de yılda 20 bin 937 ton kum midyesi, 10 bin 354 ton deniz salyangozu, 78 ton kara midyesinin insan tüketimi için çıkarıldığına dikkat çekilen araştırmada, kabuklu deniz ürünlerine bağlı salgınların yüzde 83.7’sinin norovirüs, yüzde 12.8’inin Hepatit A virüsünden kaynaklandığı vurgulandı. Salgınların yüzde 58.4’ünün taze istiridye, yüzde 3’ünün dondurulmuş istiridyeden kaynaklanabileceği, İzmir Körfezi’nde yüzde 30, İstanbul Boğazı’nda çıkartılan ürünlerde yüzde 4.5 oranında Norovirüs riski tespit edildiği belirtildi.
Virüs kokteyli
Halk sağlığı açısından az pişmiş midye tüketiminin hastalıklara yol açabileceği ve risk oluşturduğu belirtilen araştırmada, şu ifadelere yer verildi:
“Norovirüs, dünya çapında bakteriyel olmayan ishal vakalarının yarısından fazlasından sorumludur. Midye ve istiridye gibi kabuklu deniz ürünlerinden kaynaklanan Norovirüs salgınları yaygın olarak görülmektedir. Virüs bulaşmış sularda yetiştirilen kabuklu deniz ürünleri ve enfekte bireyler tarafından hazırlanan deniz ürünleri salgınlarda rol oynamaktadır. Midye ve istiridye gibi çift kabuklu, çenetli deniz ürünleri, beslenme faaliyetlerinin bir parçası olarak büyük miktarlarda suyu filtreleyebilmekte ve bu nedenle sıklıkla kanalizasyonla bulaşmış sığ, kıyı ve nehir sularındaki virüsleri biriktirip yoğunlaştırmaktadır. Derinlik, su sıcaklığı, yağış ve rüzgâr ile midye ve istiridye yetiştirme alanlarındaki suyun tuzluluğu salgın risklerinin için önemli faktörlerdir. Gıda kaynaklı Norovirüs salgınlarının yüzde 13’ü deniz kabuklularından kaynaklıdır. Deniz kabukluları içinde bulundukları suyu filtre ederek beslenmektedirler. Bundan dolayı deniz kabuklularındaki virüs miktarının içerisinde bulundukları sudan bin kat fazla olabilir ve tüketimleri sırasında insanların virüs kokteyline maruz kalabilir.”