Tatil dönüşü sendromu, kişinin tatil sonrası günlük rutinine, iş hayatına dönmesi ile başlayan can sıkıntısı, yorgunluk hissi ve mutsuzluk olarak özetleniyor. Özellikle, uzun tatiller sonrası bu duygu daha yoğun yaşanıyor. Kişi, daha tatilden dönmeden, dönüş yolunda, hatta tatilin son günü, günlük rutinine döneceği düşüncesi ile tatil dönüşü sendromunun psikolojik belirtilerini hissetmeye başlayabiliyor.
İLK GÜNE TOPLANTI KOYMAYIN
Psikiyatri Uzm. Dr. Rıfat İnci konuyla ilgili açıklamalarda bulunarak, Erken bir başlangıç yapın: Eğer işe rahatça dönmek istiyorsanız, hazırlanmalısınız. Gece yatağa erken gidin, sabah erken kalkın. Bu çığ gibi büyüyen iş yükünüzü azaltmanıza yardımcı olur, dikkatinizin dağılmamasını sağlar. İlk güne toplantı ayarlamayın. İlk gününüze toplantı koymayın, bu sizin baskı altında hissetmenize sebep olur. Güne başlamadan önce bir plan yapın, önceliklerinizi belirleyin, destek istemekten kaçınmayın. Geri kalmayın: Maillere, mevcut projelere dalmadan önce siz yokken neler olduğuna bir göz atın. Herhangi bir değişiklik ya da büyük bir olay olmuş mu? Günlük işlere dalmadan önce olup bitmiş değişimleri öğrenmek hız kazanmanızı, kendinizi güncellemenizi sağlayacak, geri kalmanızı engelleyecektir. Acil maillerden başlayın: Geri döndüğünüzde okunmamış yüzlerce maille karşılaşacaksınız, hepsine tek tek cevap vermek zor, acil maillere geri dönmekle işe başlayın” dedi.
BİTTİ DİYE ÜZÜLMEYİN
Uzm. Dr. Rıfat İnci, ‘’ Tatil dönüşü sendromundan bir an önce çıkabilmek için şu önerilerde bulunuyor:
İlk önce kişinin yaşadığı duyguların normal olduğunu kabul etmesi gerekir. Tatil sonrası birçok kişi, hemen hemen benzer duygular yaşar. Yaşanılan duyguların normal olduğunu kabul etmesi, kişinin bu süreci daha kolay atlatmasına yardımcı olur.
Tatil süresi boyunca, sağlıksız beslenmek ve uyku düzeninin bozulması da oldukça sık yaşanan durumlardan bir tanesidir. Tatil dönüşünde sağlıklı beslenme düzenine geçmek, erken uyumaya özen göstermek de tatil dönüşü sendromu sonrası yaşanan yorgunluk hissinin azalmasında önemli rol oynar.
Egzersiz yapmak da tatil dönüşü sendromunun psikolojik belirtilerini azaltmak için etkin yöntemlerden bir tanesidir. Eğer, kişi günlük rutininde düzenli egzersiz yapıyorsa, bir an önce düzenli egzersiz rutinine dönmesi, sendromun etkilerini hafifletmekte destek olacaktır.
Eğer, kişinin düzenli egzersiz alışkanlığı yoksa, tatil sonrası egzersiz yapmaya (yürüyüş yapmak gibi) başlaması da hissettiği can sıkıntısı, yorgunluk ve mutsuzlukla sağlıklı yollarla baş etmesi açısından destekleyicidir.
Kişinin günlük rutininde, yaşadığı şehirde de turistlik geziler yapması, rutinin dışına çıkabileceği aktivitelere katılması, tatil dönüşü sendromu etkilerini azaltır.
Tatil dönüşünde, bir daha ki tatil planını yapmak da sendromun daha kolay atlatılmasında önemli rol oynar” diye konuştu.