SETA Genel Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Medaim Yanık, Kandil’in barış istemediğini ileri sürdü.
Yanık, Moral FM’de Sabah Gündemi programında Fethi Çağıl’a, PKK’nın çözüme neden yanaşmadığına ve eşlik edemediğine dair açıklamalarda bulundu.
PKK’nın çözüm sürecine eşlik edememesinin birçok nedeni olduğunun altını çizen Yanık, "Bu nedenlerden ilki ve en önemlisi, PKK’nın mevcut örgüt yapısıdır. Geride kalan 30 yılın sonucuna baktığımızda PKK savaşma alışkanlığına sahip bir örgüt. Silahlı çatışmalara ara verme yeteneği ve deneyimine sahip olmakla birlikte, görüyoruz ki silahlı çatışmayı sonlandırma yeteneğine sahip değil. Çünkü çözüm süreci başarıya ulaşırsa, örgütteki pozisyonlar ve güç dengelerinin değişmesi gerekecek. Silahlı çatışmalara ara verildiği ateşkes dönemlerinde ise pozisyon veya güç dengesi nadiren değişir. Ancak barış olursa hem kurumsal yapı hem de kişilerin pozisyonu değişmek zorunda kalacak. PKK’nın özellikle dağ kadrosu ve Kandil bunu istemiyor. Dağdaki bir komutanın Kürt halkının hayrı için bile olsa komutanlığı bırakmak işine gelmiyor" dedi.
PKK’nın çözümü istememesinin ikinci nedeninin, Türkiye’nin kuzeyinde özellikle Suriye ve Irak’ta son zamanlarda yaşananlar olduğunu kaydeden Yanık, "Suriye’de Esad rejiminin kontrolünü kaybettiği Rojava bölgesinde PKK’nın Suriye kolu PYD’nin hâkimiyet kurması, PKK’nın bir toprak parçasına hâkim olma ve onu yönetme hayalini gerçekleştirmesi olarak görüldü. PKK için Rojava’da kalıcı olmak varoluş meselesi haline geldi. Rojava’yı elde tutmak için tüm kartlarını açmayı göze aldılar. 6-7 Ekim olaylarının ana amacı Türkiye’yi Rojava’nın parçası olan Kobani’yi korumaya zorlamaktı. HDP’nin yeniden sokaklara çıkma çağrılarının PKK’nın aynı stratejisinin sonucu olduğunu görüyoruz. Kısaca Türkiye’yi istikrarsızlaştırma tehdidi ile Rojava’yı ellerinde tutma çabası içindeler diyebiliriz" diye konuştu.
"DEVLETİN MASADAN KALKTIĞI ALGISI OLUŞTURULMAK İSTENİYOR"
Üçüncü nedenin IŞİD’in ortaya çıkması olarak değerlendiren Şanık, "IŞİD’in hem Irak hem de Suriye de hâkimiyet kazanması Amerika’nın başını çektiği koalisyonu harekete geçirdi. Bu koalisyonun karada savaşmak istememesi, IŞİD’e karşı savaşabilecek silahlı grupları gözde haline getirdi. Artık Ortadoğu’da silahlı ve karada savaşabilecek bir güç olmanın oldukça avantajlı bir duruma gelmesi nedeniyle PKK silah bırakmak istemedi. Hatta uluslararası güçlerin kendisini silahlandırarak güçlendirebileceği, belki de terör listesi kapsamından çıkarılıp meşru bir aktör kabul edilebileceğini düşünmeye bile başladılar. Batılı istihbarat örgütlerinin Kandil ziyaretlerini sıklaştırmasını bu çerçevede okumak ve bakmak gerekir" dedi.
PKK’nın, devletin masadan kalktığı algısı oluşturmak istediğine dikkat çeken Yanık, "PKK’nın özellikle bir kanadı çözüm sürecinden uzaklaşma eğilimine girdi. Masadan kalkan ilk taraf olma algısını oluşturmadan masadan kalkmak istiyorlar. Bu sebeple de devletin müzakere masasından kalktığı algısını oluşturmak istiyorlar. PKK’nın Ortadoğu’da savaşabilecek insan gücü devşirebilmesi için 20 aydır süren çatışmasız dönemin bitmesi gerekiyor. Çatışmalar yeniden başlarsa, PKK çatışma ortamının oluşturduğu dinamiklerle daha fazla insanı dağa çıkarabilmeyi planlıyor. Ayrıca, Türkiye’yi içeride meşgul ederek dışarıda Türkiye’nin hamlelerini sınırlamaya çalışıyor. Bu sayede diğer ülkelerin desteğini daha fazla alabileceğini düşünüyor. Nitekim çözüm sürecinin bitmesini isteyen ülkelerin PKK’yı bu yönde teşvik ettiği de biliniyor" dedi.