Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Tunceli 5. Olağan İl Kongresi gerçekleştirildi. Kongrede konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, çözüm süreci ile AK Parti döneminde yapılan hizmetlerden bahsetti. İpek, partililere seçim döneminde örgüt tarafından kendilerine baskı yapılması halinde Seyit Rıza gibi boyun eğmemeleri çağrısında bulundu.
AK Parti Tunceli 5. Olağan Kongresi İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü salonunda AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve AK Parti Elazığ Milletvekili Şuay Alpay, AK Parti Bingöl Milletvekili Eşraf Taş, AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Göksu, AK Parti Tunceli İl Başkanı Erkan Eroğlu, eski il başkanları ile çok sayıda partilinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Divan oluşumuyla başlayan kongre, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti.
Katılan milletvekilleri ile AK Parti İl Başkanı Erkan Eroğlu’nun konuşmasının ardından konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, konuşmasının büyük bölümünü partileri tarafından gerçekleştirilen hizmetlere ayırdıktan sonra çözüm sürecine vurgu yaptı. Partiyi kurdukları zaman kiminin Doğu, kiminin Güneydoğu, kiminin ise Kürt meselesi diye adlandırdığı meşeliye Türkiye’nin gerçeği olarak gördüklerini kaydeden İpek, "Bu gerçeği çözmek için başta temel hak ve hürriyetler olmak üzere bunu parti programımızda taahhüt ettik. İlk icraatımız Olağanüstü Hali kaldırılmasıdır. Olağanüstü Hal döneminde insanlara ne kadar zulmedildiğini biliyoruz. Partiyi kurup Doğu ve Güneydoğu’yu gezerken insanlar OHAL’i kaldırın sizden başka bir şey istemiyoruz dediler. Ama biz bu yetmez dedik. Terörün direkt mağdur ettiği bütün insanlarımızın o mağduriyeti sona erdirilinceye kadar insanlarımızın taleplerinin tamamını yerine getireceğiz dedik. DGM’leri kaldırdık. Farklı dil ve lehçelerde kurslar açıldı. Anadilde savunma, anadilde propaganda sonra TRT 6 arkasından milli birlik ve kardeşlik projesi arkasından çözüm süreci geldi" dedi.
Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi başladığında Doğu ve Güneydoğu’nun belli merkezlerinde çok önemli terör olayları meydana geldiğini dile getiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, "Bu projenin ardından çözüm süreci dedik, Gezi olayları oldu. 17-25 Aralık yargı darbesi oldu. Neden? Herkesin uyanması için söylüyorum. Bizim partimizi kurduğumuz andan itibaren terörü ortadan kaldırmak için ortaya koyduğumuz proje milli bir projedir. Türkiye’nin bu problemini kendisinin çözmesi, aklıyla, milli düşüncesiyle çözmesini küresel oyuncular istemiyor. Onun için bu konular çözüme kavuşturulmaya başlandığı anda birileri terörü azdırıyor. Türkiye’de siyaset karıştırılmak isteniyor. Bu problemi kendi başınıza çözemezsiniz diyen bir kısım küresel oyuncular var. Onlara buradan Dersim’den; Tunceli’den sesleniyorum. Türkiye artık bölgesel bir güçtür. Türkiye küresel güç olma yolunda ilerlemektedir. Bu sorunu siz isteseniz de istemeseniz de kendi milli iradesiyle çözecektir. Bunun zor olduğunu biliyoruz ama çözeceğiz. Bu süreçte Kobani diye bir konu üretmeye çalıştılar. Orada kutsal bir mekan uydurmaya çalıştılar. Kobani’de mağdur halkın tamamını biz kendi ülkemizde ağırladık, ihtiyaçlarını giderdik. Türkiye bu konuda elinden geleni yaptı. Orada o insanların ölmesini isteyen küresel oyuncular ve o bölgede yaşayan maşaları var. Onların da oyunlarını Türkiye Cumhuriyeti bozdu" diye konuştu.
"PKK SEYİT RIZA’YA BOYUN EĞDİREBİLİR MİYDİ"
Seçim süreçlerinde Doğu ve Güneydoğu’da örgütün baskı yaptığını belirten AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, "Şehit olan Seyit Rıza sağ olsaydı kendisine PKK baskı yapabilir miydi? Dağdan gelenler iradesi için ona boyun büktürebilir miydi, diz çöktürebilir miydi; ona sen şöyle oy kullanacaksın diye baskı yapabilir miydi? Yapamazdı. Eğer siz Seyit Rıza’nın torunuysanız size siyasi iradenizi kullanmak için dağdan birileri yerel, genel seçimlerde gelip seçimden bir gece önce dağdan aşağı inip baskı kurduğunda hiçbirinizin boyun eğmemesi boynunuzun borcudur. Eğer Seyit Rıza’nın torunuysanız; o diz çöküp boyun eğmemişse siz de boyun eğmeyin. Biz de kendimiz, milletimiz, ülkemiz için diğer ülkelerle rekabet için boyun eğmedik. Geçmişteki siyasetçiler boyun eğdiler. Medya patronlarına, sermayeye, batının bir kısım oyun kurucularına boyun eğdiler. O yüzden Türkiye fakir kaldı. Biz, ya bu fakirlikten kurtulacağız, güçleneceğiz bunu sandıktan, milletten aldığımız güçle yapacağız dedik veya eski Türkiye devam edecek dedik. Eski Türkiye’ye dönmemek için bir çok şeyi göze aldık. Türlü badirelerden geçtik" şeklinde konuştu.
Mevcut il başkanı Erkan Eroğlu’nun tek aday olduğu kongre devam ediyor.