Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Zirve Yayınevi davasının 101’inci duruşmasında savunma yapan tutuklu sanık emekli Albay Mehmet Ülger, “Dijital verilere dayanan yalancı iddialar nedeniyle tutukluyum. Bu ses kayıtları üretilmiş ses kayıtlarıdır” dedi.
Davanın bugün başlayan 101’inci celsesinde Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Vedat Koç, duruşmanın uzamaması adına talepleri alınan tutuklu sanıklara yarım saatlik süre sınırlaması getirdi.
Mahkeme heyeti, ilk olarak tutuklu sanık emekli Albay Mehmet Ülger’i dinledi. Ülger, soruşturmanın genişletilmesini, dosyada yer alan 1, 2 ve 3 numaralı ses kayıtlarının Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesini talep etti. Yargılandığı davada dijital verilere dayanan yalancı iddialar nedeniyle tutuklu olduğunu ileri süren Ülger, “Bu ses kayıtları üretilmiş ses kayıtlarıdır. Ses kayıtları hedef kişilere göre ekleme ve çıkarma yapılmıştır. Bu ses kayıtları paralel yapının birimleridir, yeniden dinlenmesinin de zarureti var” iddiasında bulundu. Soruşturmada ciddi bir araştırma yapılması durumunda paralel yapının gizli ve kirli ilişkilerinin ortaya çıkacağını savunan Ülger, ayrıca son zamanlarda haber elemanlarına karşı infazların da başladığını ileri sürdü. Haber elemanlarının koruma altına alınması gerektiğini söyleyen tutuklu sanık Mehmet Ülger, "Yoksa bu kişiler infaz edilecek. Bu benim vicdani sorumluluğumdur. Bu nedenle söylüyorum" şeklinde konuştu.
Mahkeme heyeti daha sonra tutuklu sanık emekli Binbaşı Haydar Yeşil’i dinledi. Yeşil, tahliyesini talep etti. Mahkeme Başkanı Vedat Koç, dosyada yer alan bazı belgeleri sanık Yeşil’e sorarken, dosyadaki bazı belgelerin altındaki parafın sanığa ait olup olmadığını sordu. Bunun üzerine Haydar Yeşil, parafın kendisine ait olduğunu söyledi. Yeşil ayrıca, 42’inci klasörde yer alan belgelerin bazılarında yer alan parafların da kendisine ait olabileceğini söyledi.
Tutuklu sanık Mehmet Ülger’in avukatı Saim Tuğrul’un talebi doğrultusunda, Zirve Yayınevi cinayetleri döneminde cezaevinde sevk takımı komutanı olan Necmi Tengilinoğlu tanık olarak dinlendi. Daha sonra mahkeme heyeti duruşmaya öğle arası verdi.