Balıkçılık Zor Zanaat Ama Onlar İçin Bir "sevda"

Zor bir zanaatı icra eden balıkçılar, yaptıkları işi meslekten daha çok bir sevda olarak görüyorlar.
Ordu’nun Fatsa ilçesinde balıkçılar denizde soğuk havayla gelen bereketin ardından geceleri denize açılarak ağlarını soğuk sulara bırakıyor. Gecenin ilerleyen saatlerinde ağlarını çeken balıkçılar, ağlardaki bolluğa ve berekete seviniyor. Kış aylarında özellikle hamsinin bol olması nedeniyle sevinen balıkçılar için asıl zorluk ağları tekneye çektikten sonra başlıyor. Ağların tekneye çekilmesiyle birlikte hamsi teknedeki bölmelere boşaltılıyor. Yüzlerce kilo hamsiyle birlikte kıyıya gelen balıkçı teknesi, taze hamsi yemek için bekleyen onlarca vatandaş tarafından karşılanıyor. Hamsi daha canlıyken poşetlerini dolduran vatandaşların ardından sabaha doğru rüzgarın en soğuk ve sert olduğu saatlerde hamsinin kamyonlarla yüklenme işlemi başlıyor. Teknede çalışanları en çok zorlayan ise kamyonlara hamsiyi yüklemek oluyor. Hamsiyi önce kovalarla plastik köpükten yapılmış kasalara dolduran balıkçılar, hamsinin taze kalması için her kasanın üzerini buzlarla kaplayıp, soğuk hava deposu kamyonlarına özenle sıralıyorlar. Saatler süren bu iş yapılırken aynı zamanda soğuk da balıkçıları oldukça zorluyor.
Alın teri dökmeden, emek verilmeden ekmek kazanılmadığını söyleyen balıkçı Erdal Dirhemsiz, “Balıkçılık bir meslekten daha çok bir sevda işidir. Bu işi sevmeden, sevdalanmadan yapmak zordur. İnsan sevdası uğruna her şeye katlanıyor. Biz de mesleğimize olan sevdamız dolayısıyla ayaza da, sert rüzgarlara da, soğuk havaya da göğüs geriyoruz. En güzeli de ağları çekerken dolu olduğunu görmek oluyor. İşte o zaman emeğimizin karşılığını almanın verdiği mutlulukla soğuk havaya da, rüzgara da katlanabiliyoruz. Buraya bizden önce taze hamsi yemek isteyen Fatsalı vatandaşlar geliyor. Poşetleri ellerinde bekliyorlar. Biz de onları kırmıyoruz. Yeri geldiğinde burada bekleyen vatandaşlar da bizlere yardımcı oluyorlar. Kimi merak ettiğinden, kimi de denemek istediğinden bize yardım ediyorlar. Ancak giderken hepsi teşekkür etmenin yanı sıra işimizin zorluğunu da gördükleri için ‘Allah kolaylık versin’ diyorlar. Bu da bize yetiyor” dedi.