Bayram Tatilinde İdeal Kilonun Korunması

Bayram Tatilinde İdeal Kilonun Korunması

Mayasante Polikliniği Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Eda Ağıllı, bir yandan tatilin keyfini çıkarıp bir yandan da açık büfelerde sunulan cezbedici besinlerden doğru olanları seçerek ideal kilonun korunabileceğini söylerken, Mayasante Poliklinik Direktörü Medikal Estetik Hekimi Farmakolog Dr. Devrim Gürsoy da, Ramazan ayının son günlerinde vücudun mevsim koşullarının ve aşırı sıcakların yarattığı sıvı kaybının yanı sıra, aynı şekilde mineral ve vitamin kaybına da uğradığına dikkat çekti.
SAĞLIKLI BESLENMENİN İLK KURALI KAHVALTI
Önemli olanın doğru besini doğru miktarda ve doğru zamanda tüketmek olduğunun altını çizen Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Ağıllı,, yasaksız bir tatil için açık büfede beslenmenin kurallarını açıkladı. Eda Ağıllı, sağlıklı beslenmenin ilk kuralının kahvaltı öğünü olduğunu kaydederek, “Sabah geç bile uyansanız güne mutlaka kahvaltı ile başlayın. Açık büfede kahvaltı tabağınızı hazırlarken çiğ sebzelere geniş bir yer ayırın, kaliteli protein kaynağı uzun süre tokluk sağladığı için mutlaka yumurta ve peynir tercih edin. Krep, pancake, börek, poğaça, gözleme kalori içeriği yüksek besinlerdir, miktar kontrollü tüketmeye özen gösterin” dedi.
ENERJİ İÇERİĞİ YÜKSEK BESİNLERİ GÜN İÇİNDE TÜKETİN
Gün içinde metabolizmanın hızlı olduğunu belirten Ağıllı, “Kalori içeriği yüksek besinleri akşam saat 20:00’den önce tüketin. Keyif aldığınız yüksek kalori içeriğine sahip besinlerden her gün birini porsiyon kontrollü tercih etmeniz yasaksız bir psikoloji ile iştah kontrolünü kolaylaştırır. Taze sıkılmış meyve suları, hazır meyve suları, gazlı içecekler, alkollü içecekler yüksek kaloriye sahiptir. Tatilde yüksek sıvı kaybınızı karşılamak için tüketebileceğiniz en iyi içecek su, maden suyu ve ayrandır” şeklinde konuştu.
BİR ÖĞÜNDE MUTLAKA SEBZE AĞIRLIKLI BESLENİN
Mayasante Polikliniği Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Eda Ağıllı, öğle ya da akşam yemeklerinin birinde zeytinyağlı, haşlanmış, çiğ sebze ve yoğurtlu salata çeşitleri ile zengin bir salata tabağı tercih edilmesi gerektiğini kaydederek, bunun yanında tam tahıllı ekmeğe yer verilmesinin doğru tercih olacağını bildirdi. Ağıllı, bir öğünde ağırlıklı sebze ile beslenmenin, diğer öğünde 1 porsiyon ızgara et, tavuk, balık ya da köfteyi gönül rahatlığı ile tüketebilebilmesine imkan vereceğini ifade etti.
Mayasante Polikliniği Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Eda Ağıllı, “Açık büfede kendinizi frenleyemiyorsanız, yüzme, koşu ya da tempolu yürüyüş gibi aktiviteler ile daha fazla enerji harcayabilirsiniz” diye konuştu.
MİNERAL VE VİTAMİN KAYBINA DİKKAT
Mayasante Poliklinik Direktörü Medikal Estetik Hekimi Farmakolog Dr. Devrim Gürsoy da, Ramazan ayının son günlerinde vücudun mevsim koşullarının ve aşırı sıcakların oluşturduğu sıvı kaybının yanı sıra, aynı şekilde mineral ve vitamin kaybına da uğradığına dikkat çekti. Farmakolog Dr. Devrim Gürsoy, bu nedenle beslenme planı oluştururken, kaybedilen vitamin, mineral ve ürün desteklerinin yerine konulmasının her zamankinden daha fazla önem taşıdığını bildirdi. Vücutta yaşanan sözkonusu kayıpların, obezite mekanizmasında olumsuz etki gösteren faktörlerin başında geldiğini ifade eden Dr.Gürsoy şöyle konuştu:
“Sırasıyla D vitaminleri, B1, B6, B12 vitaminleri, demir, nane yağı, hint yağı, aloevera ve sinameki yaprağı gibi bir takım besin destekleri ve bunların kullanımı bu dönem açısından öncelikle değerlendirilmelidir. Vitamin eksiklikleri yapılan bir çok çalışma ile obezite mekanizmasına etkili olduğunu düşündürmektedir. Aynı zamanda şeker hastalığı, kalp hastalığı gibi risk altındaki hastaların Ramazan dönemi sonrası vücutlarında vitamin kaybına bağlı olarak risklerinin arttığına dair önemli çalışmalar da mevcuttur.”
D VİTAMİN ALIN
Dr. Devrim Gürsoy, D vitamininin metabolik faaliyetin düzenlenmesinde son derece hayati önem taşıdığını belirterek, ülkemizin güneşin yoğun etkisini gösterdiği bir ülke olsa bile, D vitamininin beslenme tarzı ve düzeyi konusunda vücudumuza çok yoğun ve anlamlı şekilde girdiğinin söylenemeyeceğinin altını çizdi. Dr. Devrim Gürsoy sözlerine şöyle devam etti:
“D vitamininin özellikle şeker hastalarında bozulan metabolik faaliyetin düzenlenmesinde son derece önemli katkılar sağladığı göz önünde tutulduğu zaman özellikle Ramazan dönemi sonrası D vitamini düzeyinin alınacak nutrisyonel destek ile arttırılması son derece önemlidir. İkinci grup önem arz eden vitaminlerimiz; B vitaminleri. B1 - B2 ve B6 vitaminlerinin vücutta azalması kişilerin fiziksel aktivitesini düşürür, günlük aktiviteleri içerisindeki kalori harcama ihtiyacı azaldığı için kilo vermek zorlaşır. Aynı zamanda folik asit, B6 ve B12 vitaminlerinin düşük doz kullanımları da kalp ve dolaşım sistemi hastalıkları açısından koruyucu özellik ihtiva ettiği ve riskleri azaltır.”
KADINLARDA ADET DÖNEMLERİNDE DEMİR İHTİYACI ARTAR
Mayasante Poliklinik Direktörü Medikal Estetik Hekimi Farmakolog Dr. Devrim Gürsoy, kadınlar açısından Ramazan dönemi sonrası özellikle de adet kanaması ve sancısının fazla olduğu durumlarda yoğun kanamalara bağlı olarak vücut demirinin düştüğünü hatırlattı.Farmakolog Dr. Devrim Gürsoy, demirin özellikle kansızlık ve metabolik faaliyetin gelişiminde son derece önemli bir mineral olduğunu söyleyerek, “Bu mineralin Ramazan dönemi sonrasında kan değerlerinin tespiti ve gerekli durumlarda eksikliğinin yerine konulması yine metabolik faaliyetin doğru çalışması açısından son derece önemlidir. Uzun süreli oruç nedeniyle yaşanan açlık ve devamında yoğun beslenme şeklinin meydana getirdiği bir takım sindirimsel problemler mevcuttur. Bu sindirimsel problemler ya klasik kabızlık gibi sorunlar ortaya çıkarmakta ya da halkımızda son derece yaygın olan spastik kolon ya da irritabl kolon rahatsızlığı gibi rahatsızlıkları şiddetlendirmektedir” dedi. Dr. Devrim Gürsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Nane yağının özellikle spastik kolon sendromunda aşırı kasılma ve ağrı geliştiren süreçleri engellediği ve rahatlatıcı rol üstlendiği gösterilmiştir. Diğer taraftan da hint yağı, sinameki yaprağı ve meyvesi ve aleo yaprağı gibi bir takım ürün ve besin desteklerinin de sindirim sisteminde pasajı yumuşattığı ve kabızlık sorununun engellenmesinde ve giderilmesinde rol oynayabildiği görülmüştür. Bu nedenle özellikle kabızlık sorunlarının yaygınlaştığı ramazan sonrası dönemde vücudun tekrar düzene girmesi açısından bu ifade ettiğimiz besin desteklerinin kullanılması tavsiye ettiğimiz bir yol olacaktır.”