Ödemiş Müftülüğünde ’aile Ve Dini Rehberlik Bürosu’
Ödemiş Müftülüğü, ailenin korunması ve dini rehberlik faaliyetlerine yönelik olarak müftülük bünyesinde oluşturduğu ’Aile ve Dini Rehberlik Bürosu’nun tanıtılması amacıyla bir seminer düzenledi.
Ödemiş Müftülüğü tarafından düzenlenen seminere, Ödemiş Müftülüğü Şube Müdürü Feyzullah Yılmaz, Aile Dini Rehberlik Bürosu sorumlusu Özlem Deniz ve Ödemişli kadınlar katıldı. Seminerde, Özlem Deniz, Aile ve Dini Rehberlik Bürosunun kuruluş amacıyla ilgili bilgilendirme yaptı. Deniz, "Bu danışma taleplerinin din ile ilgili olan kısmına bizzat cevap vermek, ayrıca gerekli olan durumlarda müracaat edeni sağlık, hukuk ve güvenlik birimleri gibi uygun kurumlara yönlendirmek amacıyla il müftülükleri bünyesinde bir danışma birimi olarak Aile ve Dini Rehberlik Büroları hizmete açılmıştır. Bürolar dini danışma ve rehberlik birimleri olup 633 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak görev yapmaktadırlar. Adı geçen büroların kuruluş amacı toplumumuzun aile hakkında dini açıdan doğru bilgilendirilmesini sağlamak, aile yapısının korunmasına katkıda bulunmak, halkımızın özellikle aile ve aile bireyleriyle ilgili dini içerikli soru ve sorunlarına çözüm üretmek bu bağlamda gerektiğinde ilgili kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarıyla ortak çalışmalar yapmaktır" dedi.
Ödemiş Müftülüğü Şube Müdürü Feyzullah Yılmaz ise, Aile ve Dini Rehberlik Bürolarının tanıtımının yapılması ve farkındalığın artırılması amacıyla çeşitli konferanslar düzenleyeceklerini belirtti. Yılmaz, şöyle konuştu:
"Aile ve Dini Rehberlik Bürolarının tanıtımının yapılması ve farkındalığın artırılması amacıyla çeşitli konferanslar düzenleyeceğiz. Din işleri sadece camilerden ibaret değildir. Din hayattan koparılamaz. Biz de bu manevi sıkıntılarla ilgili bir şeyler yapmalıyız. Genellikle İlahiyat Fakülteleri mezunlarının çalıştığı bürolarımızda bu kişiler dinin şifa olduğunu topluma anlatıyor. Aile ve Dini Rehberlik Büroları bizde yeni yeni kurumsallaşsa da yurt dışında bunlar çok biliniyor. Bunun önemini ülke olarak kavramamız gerekiyor. Zorla evlendirilen, şiddet gören kadınların veya bir yaşlı hanımın yaşadığı acılara ortak olunması bu kişilere gerek bürolarda misafir ederek gerek mağduriyetlerin evlerine giderek onlara yalnız olmadıklarını hatırlatmamız gerekiyor."