Dr. Acı: “verem, Tedavi Edilmezse Ölümle Sonuçlanan Bir Hastalıktır”

Mersin’in Bozyazı İlçe Sağlık Müdürü ve Toplum Sağlığı Merkezi Sorumlu Hekimi Dr. Ahmet Hakan Acı, veremin en eski, bulaşıcı ve tedavi edilmediği takdirde ölümle sonuçlanan hastalıklardan biri olduğunu kaydederek, en çok akciğerleri tutan hastalığın tüm organlarda görülebileceğini belirtti.
Dr. Acı, 5-10 Ocak 2015 tarihleri arasında gerçekleştirilen 68. Verem Savaş ve Propaganda Haftası dolayısıyla yazılı açıklama yaptı. Haftanın amacının, verem ile ilgili toplumun bilgilendirilmesi ve bu hastalığa halkın dikkatinin çekilerek hastalık olgularının azaltılması olduğunu belirten Acı, verem hastalığının en eski, bulaşıcı ve tedavi edilmediği takdirde ölümle sonuçlanan hastalıklardan biri olduğunu kaydetti. En çok akciğerleri tutan hastalığın tüm organlarda görülebileceğini ifade eden Acı, ’’Tedavisi en az 6 ay sürer ve tümüyle iyileşir. Tedavi ile kısa sürede bulaştırıcılık sona erer. Bu nedenle düzenli ilaç kullanan hasta bulaştırıcı değildir. Tedavisiz kalan ya da düzensiz tedavi alan hastaların bulaştırıcılığı sürer, hastalık ilerler ve ölümlere neden olur. Verem hastalığının günümüzde tedavisi uygun olmasına rağmen 2013 verilerine göre, dünyada 9 milyon yeni vaka tespit edilmesi ve 1,5 milyon kişinin verem hastalığı nedeniyle ölmesi hastalığın önemli bir sağlık sorunu olduğunu göstermektedir” dedi.
Verem mikrobunun, aktif hasta olan kişilerin öksürüp aksırması sonrası hava damlacıklarının teneffüs edilmesiyle bulaştığına dikkat çeken Dr. Acı, “Hasta olan bir kişi 10-15 kişiye hastalığı bulaştırabilir. Verem mikrobu uzun süre vücutta saklı kalabilir. Verem mikrobu taşıyan kişilerin yüzde 10’u hayatlarının bir döneminde mutlaka hasta olurlar. Verem hastalığının tüm hastalıklarda olduğu gibi 5 yaşın altındaki çocuklarda, yaşlılarda, kronik hastalığı olanlarda, sigara ve alkol kullananlarda, HIV-AIDS mikrobu taşıyanlarda, ailesinde ve yakın çevresinde aktif verem hastalığı olanlarda görülme olasılığı daha fazladır” ifadelerini kullandı.
Verem hastalığının en önemli belirtisinin 2-3 haftada geçmeyen öksürük ve ateş, gece terlemesi, halsizlik, kilo kaybı, mide bulantısı, yorgunluk, göğüste ağrı, mikrobun yerleştiği organa ait bulgular ve ilerleyen dönemde balgamda kan görülmesi olarak belirlendiğini, bu belirtilerden bir veya birkaçı görülen kişilerin mutlaka sağlık kuruluşuna başvurmaları gerektiğini hatırlatan Acı, şöyle devam etti: “Verem hastalığının tedavisi Verem Savaş Dispanserleri tarafından ücretsiz olarak yapılmaktadır. Verem hastalığının tanısı kişinin öyküsünün alınması, fiziksel muayenesinin yapılması, akciğer filminin çekilmesi ve balgamda verem basilinin tespit edilmesiyle konulmaktadır.”
Hastalıktan korunmada BCG aşısının önemine dikkat çeken Acı, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Bebekleriniz 2. ayını doldurduğu zaman mutlaka aşıları yapılmalı. Herhangi bir sebeple aşı zamanı geçirilmiş ise 6 yaşına kadar yapılabilir, ancak bu durumda önce tüberkülin deri testi (TDT-PPD) yapılması gerekmektedir. Verem, evlerin, odaların güneş alacak şekilde planlanması, hijyen kurallarına dikkat hastalığından korunma tedaviden çok daha kolaydır. Bunun için hasta olan kişilerin tedavilerini önerilen şekilde kullanmaları gerekmektedir. Odaların havalandırılması sağlanmalı, öksürüp aksırırken ağzın mendil ile kapatılması, ellerin sık sık sabunla yıkanması gerekmektedir. Sigara içilmemeli, sigara içilen ortamlardan uzak durulmalıdır. Yeterli ve dengeli beslenilmelidir.”
Bozyazı ilçesinde bir kişinin verem tedavisi aldığını belirten Acı, halkı bilinçlendirme çalışmaları kapsamında broşörler dağıttıklarını ve okullarda, Kur’an kurslarında sağlık görevlileri tarafından öğrencilere yönelik bilgilendirme toplantılarının devam ettiğini de sözlerine ekledi.