Irak, Türkiye'yi şikayet ediyor
Dışişleri Müsteşarı Büyükelçi Feridun Sinirlioğlu ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Özel Temsilcileri sıfatıyla 10 Aralık 2015 tarihinde Bağdat'a giderek Irak Başbakanı Haydar el Ebadi, Dışişleri Bakanı İbrahim Caferi ve Savunma Bakanı Halit el Ubeydi ile görüşmelerde bulunmuştu. Görüşmelerde, Irak'ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne duyulan saygının vurgulandığı, IŞİD terör örgütüne karşı mücadelede Irak yönetimine verilmekte olan desteğin sürdürülmesi konusundaki kararlılığın teyid edildiği belirtildi.
"YENİDEN TANZİM EDİLECEK"
IŞİD ile mücadeleye katılacak Iraklı gönüllülerin Türkiye tarafında eğitildiği Başika'daki kampa yönelik son dönemde yoğunlaşan güvenlik riskleri nedeniyle arttırılan koruma gücüne mensup askeri personelin alandaki eğitim ve güvenlik durumuna göre yeniden tanzimi hususu da Irak Hükümetinin hassasiyetleri dikkate alınarak kararlaştırıldı. Aynı zamanda, Irak Hükümetiyle güvenlik alanında işbirliğinin derinleştirilmesini teminen yeni mekanizmaların oluşturulması için bir çalışma başlatılması konusunda mutabık kalındığı belirtildi.
ANCAK IRAK'TAN ŞOK ADIM GELDİ
Ancak bu gelişmenin ardından akşam saatlerinde Irak'tan beklenmedik bir haber geldi. Irak Başbakanı Dışişleri Bakanlığı'nın BMGK'ya Türkiye ile ilgili resmi şikayeti iletmesi için talimat verdi.
Cumhurbaşkanlığı’nın resmi internet sitesinde yayınladığı açıklamada İbadi, BM Güvenlik Konseyi’nden Türkiye’ye Musul’daki askerlerini derhal geri çekmesi için talimat vermesini isteyeceklerini açıkladı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN DA AÇIKLAMA YAPTI...
Bu gelişmeden hemen önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da Musul'daki askerlerle ilgili soru yöneltildi. Türkmenistan ziyareti öncesi konuşan Erdoğan şunları söyledi:
TERÖR SALDIRISINA ÖNLEM ALAMIYORLARSA...
Irak üzerinde birçok ülkenin şu anda biliyorsunuz attığı adımlar var, yaptıkları operasyonlar var. Ve biz o ülkelerin hiçbirine benzemiyoruz, biz çok farklı bir ülkeyiz. Zira başta DAİŞ terör örgütü olmak üzere tüm terör örgütlerinin cirit attığı bir yer Irak ve bu terör örgütleri Türkiye için her an bir tehdit unsurudur, bizim için bir tehdit algısı oluşturmaktadır. Fakat oraya farklı ülkelerden gelenlerin bu tehdit algısıyla yakından uzaktan herhangi bir alakası yoktur. Söylenen nedir? 'Biz davete icabetle Irak'a geldik.' Kabul de yani biz şimdi ülkemize yapılacak bir saldırıda merkezi yönetimin davetini mi bekleyeceğiz? Böyle bir şeyi bekleme diye bir lüksümüz yok. Tam aksine, biz diyoruz ki, Irak merkezi yönetimi eğer oradan ülkemize yapılacak herhangi bir terör saldırısına gerekli tedbiri alamıyorsa, bu tedbirlerimizi biz alırız.
1.5 YILDIR NEREDEYDİNİZ
Başbakanlığım döneminde de Irak'ın yetkilileriyle, önceki Başbakan dahil olmak üzere bunları hep konuştuk. 'Ya siz bu tedbirleri alın, alamıyorsanız bu tedbirleri biz almak durumunda kalacağız, bizi buna sevk etmeyin' diye defaatle bunları söylemişizdir. Şu andaki gelişmelerde de biliyorsunuz, DAİŞ'in Irak'taki şu anda gerçekleştirmiş olduğu işgal, ki bu işgale karşı da merkezi yönetim henüz herhangi bir şey yapamamıştır. Biz ise 2014 yılı sonunda Sayın Haydar İbadi'nin bizden talebi üzerine buraya eğitim vermek üzere askerimizi gönderdik. Şu anda Başika kampının kurulmasından bu yana neredeyse 1,5 yıla yakın bir zaman geçti. İnsana sormazlar mı siz 1,5 yıl önce neredeydiniz?"
EĞİTİM VEREN ASKERİN KORUNMASI İÇİN
Oradaki eğitim verme sürecine kararlı bir şekilde devam edeceğiz ama bunu bir mutabakat içerisinde sürdüreceğiz. Ve bütün oradaki bulunmamız bir muharip asker bulundurma noktasında değil, sadece bizim orada eğitim veren subaylarımızın, askerimizin korunmasına yönelik ayrıca bir takviye olmuştur ve açıklanan rakamların hepsi uçuktur. Bu rakamların, orada bizim bulundurduğumuz asker sayısıyla da yakından uzaktan hiç mi hiç alakası yoktur.
Şu anda da bu açıklamayı hükümetimizin yapmış olması lazım. Irak Merkezi Yönetimi’yle arkadaşlarımız dün bu mutabakatla dönmüş oldular.