Türkiye ile mesajlaştı diye...

Türkiye ile mesajlaştı diye...

Amerikan New York Times gazetesi muhabiri Andrew Jacobs, Çin yönetiminin baskısı altında ezilen Uygur Türklerinin yaşadıkları zorlukları aktardı.

Çin'in kuzeybatısındaki Şincan Uygur Özerk Bölgesi'nde 10 gün geçiren Jacobs, "Şincan Çin baskısı altında kaynıyor" başlıklı haberinde, "ailelerin tutuklamalarla dağıtıldığı, camilerden ezan okunmasının dahi engellendiğini" yazdı.

İşçilerin hareketine yönelik kısıtlamalarının bölge tarımına büyük zarar verdiğinin belirtildiği haberde, Çin'in 10 milyonluk Uygur nüfusunun davranışlarını ve inançlarını şekillendirmeyi amaçlayan eşi benzeri görülmemiş önlemlerinin halkı öfke ve kaygıya sevk ettiği bildirildi.
Jacobs, bölgeyi 10 gün boyunca gezerek kaleme aldığı haberinde, Çin'in, daha sıkı güvenlik tedbirleri ve İslam'a yönelik kısıtlamalar ile geçtiğimiz Eylül ayında onlarca insanın bıçaklanarak öldürüldüğü kömür madeni saldırısı gibi şiddet eylemlerinin önünü alabileceğini düşündüğünü belirtti.

TÜRKİYE İLE MESAJLAŞTI DİYE...

Ağır silahlı askerlerin, hemen hemen her yerde bulunan kontrol noktalarında otomobil bagajlarını ve kimlik kartlarını didik didik incelediğinin vurgulandığı habere göre; Uygur azınlığa mensup şoförlerden ve yolculardan bazen cep telefonlarını teslim etmeleri bile isteniyor. Böylece polisler, telefonların içinde 'kamu güvenliğine tehdit' niteliği taşıyan içerik ve programları kontrol edebiliyor.
Polisin arama listesinde, radikal dincilere ait videoların yanı sıra, Uygurların Çin dışında yaşayan akrabalarıyla iletişim kurmalarını sağlayan Skype ve WhatsApp gibi uygulamalar da bulunuyor.
Hatta mühendislik öğrencisi bir Uygur, geçtiğimiz Kasım ayında Türkiye'deki bir arkadaşıyla mesajlaştığı için geceyi nezarette geçirmiş. "Hepimiz terör şüphelisi olduk" diyen 23 yaşındaki genç, yaşadıkları baskıyı şöyle anlatıyor: "Bugünlerde yurt dışından bir telefon almanız bile polis tarafından ziyaret edilmeniz için yeterli."