Dünyada Her Yıl Yaklaşık 1 Milyon Kişi İntihar Sonucu Hayatını Kaybediyor

Dünyada Her Yıl Yaklaşık 1 Milyon Kişi İntihar Sonucu Hayatını Kaybediyor

Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada her yıl yaklaşık 20 milyona yakın kişinin intihar girişiminde bulunduğunu vurgulayarak, "Yaklaşık 1 milyon kişi ise intihar sonucu hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde 2013 yılında 3 bin 189 kişi, son 10 yılda ise yaklaşık 28 bin kişi intihar sonucu hayatını kaybetmiştir" dedi.
10 Eylül Dünya İntiharı Önleme Günü dolayısıyla açıklama yapan Dr. Aytekin Kemik, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada her yıl yaklaşık 20 milyona yakın kişinin intihar girişiminde bulunduğunu belirtti. Dünyada yaklaşık 1 milyon kişinin ise intihar sonucu hayatını kaybettiğini kaydeden Kemik, "Ülkemizde 2013 yılında 3 bin 189 kişi, son 10 yılda ise yaklaşık 28 bin kişi intihar sonucu hayatını kaybetmiştir. 2013 yılında intihar edenlerin yüzde 72,7’sini erkekler, yüzde 27,3’ünü kadınlar oluşturmaktadır. Tüm dünyada 15-24 yaş grubu intiharların en fazla görüldüğü gruptur. Ülkemizde de tüm intiharların yüzde 25’i bu yaş grubunda gerçekleşmektedir. Genellikle ölümle sonuçlanan intiharların erkeklerde daha yüksek olmasına karşın, 15-24 yaş arası grupta kadınlarda intihar oranları daha fazla bildirilmiştir" diye konuştu.
"BİRÇOK RİSK FAKTÖRÜ RUHSAL HASTALIKLARLA BİRLİKTE OLDUĞUNDA İNTİHAR EĞİLİMİ ARTABİLİR"
İntihar ve intihar girişimlerinin bireyi, ailesini, sosyal çevresini ve dolayısıyla toplumu sarsan etki ve sonuçlara yol açan önemli bir sorun olduğunun altını çizen Kemik, "İntihar bireyin istemli olarak yaşamına son vermesi olup, kendisine yönelik bir saldırganlık halidir. İntihar strese neden olan yaşam koşullarına tepki veren kişilerden, ağır ruhsal rahatsızlığı olan hastalara kadar geniş bir popülasyonda görülebilmektedir. Bununla birlikte büyük ölçüde ruhsal hastalıklar temelinde ortaya çıkan bir davranıştır. Başta depresyon olmak üzere ruhsal hastalıklar intihar riskinde 10 kat artışa sebep olmaktadır. İlişki sorunları, ekonomik kayıplar, yalnızlık, düş kırıklığı, utanç, aşağılanma, başarısızlık, aile içi çatışmalar gibi zorlayıcı hayat olayları da intihar riski ile ilişkili bulunmuştur. Ancak bu risk faktörleri genellikle tek başına intihar sebebi değildir. Birçok risk faktörü, ruhsal hastalıklarla birlikte olduğunda intihar eğilimi artabilir" şeklinde konuştu.
"İNTİHAR ÖNLENEBİLİR BİR SORUNDUR"
İntiharın hayatı sonlandıran bir tehdit olmasına karşın önlenebilir bir sorun olduğuna vurgu yapan Kemik, "İntihar eden kişilerin büyük bölümü intihar etmek konusunda bir süre kararsızlıklar yaşar, yaşamla ölüm düşünceleri arasında gidiş gelişler sırasında intihar edeceklerini çeşitli vesilelerle ima ederler. Ancak bunu açık bir şekilde ifade edemezler ve anlaşılmayacaklarına, olumsuz bir şekilde damgalanacaklarına inandıkları için yardım almaktan çekinirler. Bu nedenle intihar eğilimi olan kimselerin yardım almalarını kolaylaştırmak için toplumda bu konudaki duyarlılık arttırılmalıdır. Mersin ilimizde intihar girişimleri ve diğer kriz durumları ile karşılaşan kişilere ve ailelerine uygun zamanda, gerekli psikososyal desteğin verilmesi amacıyla Mersin Devlet Hastanesi, Toros Devlet Hastanesi ve Tarsus Devlet Hastanesi bünyesinde acil serviste İntihar Girişimlerine Psiko-sosyal Destek ve Krize Müdahale Birimleri hizmet sunmaktadır" ifadelerini kullandı.
"TAMAMLANMAMIŞ İNTİHAR ÖNCESİNDE MESAJ NİTELİĞİ TAŞIYAN GİRİŞİMLER GÖZLEMLENEBİLİR"
Tamamlanmamış intihar öncesinde mesaj niteliği taşıyan girişimlerin gözlemlenebileceğini belirten Kemik, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bu mesajlar dikkate alınmalıdır. İntihar olguları ile yapılan çalışmalarda elde edilen sonuçlara göre, intihar eden kişilerin çoğu daha önce bundan söz etmişler ve çevrelerindeki kişilere kendilerine yardım etmeleri konusunda bir şans vermişlerdir. İntiharların çoğu kriz dönemlerinde ortaya çıkmaktadır. Etkili bir krize müdahale intiharı önleyebilir. İntihar girişiminde bulunmuş kişilerin çoğu bunu hayatlarında sadece bir kez yapmışlardır. İntihar girişiminde bulunan kişi kuşkusuz çevresinde bir gerginlik, telaş yaratır; ancak intihar sadece o kişinin çevresindekilere ihtiyaç duyduğunun bir göstergesidir. İntihar fikirlerini birisi ile konuşma fırsatı bulan kişi, rahatlamış ve intihar olayının kısır döngüsünden kurtulmuş olur. İntiharın kalıtsal olduğu kanıtlanmamıştır. Her vakada bireysel faktörler rol oynar."