Ekonomi Bakanı Zeybekci: "cumhurbaşkanımızın Açıklaması Yüzde Yüz İsabetlidir”
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kedi derecelendirme kuruluşlarına yönelik ‘ilişkiyi keseriz’ değerlendirmelerine ilişkin, “Cumhurbaşkanımızın düşüncelerine kesinlikle katılıyorum ancak ilişkiyi keserim gibi bir şey söz konusu değil. Biz kredi derecelendirme kuruluşlarını pozitif olmaya davet ediyoruz” dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Rusya Federasyonu Ekonomi Kalkınma Bakanı Aleksey Ulyukayev ve beraberindeki heyetle birlikte WOW Hotel’de bir araya geldi. Basına kapalı olarak gerçekleştirilen görüşmede iki ülke heyetleri arasında mutabakat belgesi imzalandı. Görüşmenin ardından Bakan Zeybekçi, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
“TARİHİ BİR GÖRÜŞME YAPILDI”
Toplantıda görüşülenler hakkında bilgiler veren Zeybekçi, Türkiye ile Rusya arasında tarihi bir görüşme yapıldığını söyledi. Zeybekçi, “İki ülkenin ticari hacminin yaklaşık olarak 32 milyon dolar üzerinde. Bunun 7 milyar doları Türkiye’ye olan ihracatı yaklaşık olarak ta 5 milyar dolar da ithalatı var. Hedefte 100 milyar dolara ulaşmak. 100 milyar dolara ulaşmak şuandaki iki ülkenin ilişkileri ile yani klasik gümrük, ulaşım hatları, ticari alışkanlıklarla ulaşmak son derece zor. Bu yüzden bu hedefe ulaşmanın iki ülke arasındaki ticari, ulaşımla ilgili kota sınırlamalarını kaldırmak olduğunu iki ülke de biliyor. Ama bunu yaparken her iki ülkenin de hassasiyetleri var. Değerlendirmelerimiz devam ediyor” dedi.
“RUSYA BİZİM İÇİN ÖNEMLİ BİR KOMŞU”
Rusya’ya ABD ve Avrupa Birliği (AB) tarafından ithalat ve ihracatı yasaklama uygulamalarının da yeni bir durum ortaya çıkarttığını söyleyen Bakan Nihat Zeybekçi, “Türkiye bu durumda ihracatını kısmayarak hatta arttırarak Rusya’nın bu zor durumunu desteklemeyi biz daha çok tercih ediyoruz. Rusya’nın bizim için önemli bir komşu olduğunu da altını çizerek ticaretimizi ticaretimizi geliştirmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
Bakan Zeybekçi, görüşmede öncelikle iki ülke arasındaki bürokratik anlamdaki bazı kısıtlamaları ve problemleri tamamen ortadan kaldırmakla ilgili bir fikir birliğine vardıklarını vurgulayarak, Türkiye ile Rusya arasındaki çeşitli belgelerle ticaretin herhangi bir sorun yaşamadan birebir geçerli olması yönünde beyanı olduğunu söyledi. Zeybekçi, iki ülke arasındaki ticaretin daha çok Türk Lirası olarak yapılması gerektiği konusunda konuşulduğunu da konuştuklarını belirtti.
İki ülke arasındaki ihracat ve ithalat rakamlarını açıklayan Zeybekçi, “Hedefimiz bu güne kadar geldiğimiz noktada Türkiye olarak 35 milyar dolardan 152 milyar dolara ve bugün itibariyle yıllık bazda 158 milyar dolara yaklaşan bir ihracatımız var. Hedefimiz 2023’te 500 milyar dolar mal ihracatı, 150 milyar dolar da hizmet ihracatı yaparak Türkiye’nin hedefini ortaya koymak” diye konuştu.
Rusya’nın Türkiye’den talep ettikleri sebze meyve ile ilgili yaklaşık olarak 2 milyar dolar civarında olduğunu dile getiren Bakan Nihat Zeybekçi, asıl hedefin 4 - 5 milyar dolara çıkması olmadığını asıl hedefin aradaki bütün engelleri kaldırmak olduğunu söyledi.
“RUSYA İLE AB ARASINDAKİ GELİŞMELER TİCARİ GÖRÜŞMELERİ DAHA DA GÜÇLENDİRİR”
“Rusya ile AB arasında yaşanan son gelişmeler yaşanırken Rusya’nın Türkiye’ye ile ticaret görüşmeler yapmasının AB ile Türkiye’nin arasını açar mı? sorusuna ilişkin Bakan Zeybekçi, “Tam tersi daha da güçlendirir. Çünkü AB ile dünya da gümrük anlaşması olan tek ülkeyiz. Ama biz AB’nin tam üyesi değiliz. Yani AB ile ABD’nin Rusya’ya olan bu ticari ambargolarla ilgili bir zorunluluğumuz yok. Hiçbir yerde böyle bir anlaşmamız yok” diye cevap verdi.
“KREDİ DERECELENDİRME KURULUŞLARIYLA İLGİLİ AÇIKLAMA YÜZDE YÜZ İSABETLİ BİR AÇIKLAMADIR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kedi derecelendirme kuruluşlarına yönelik “Ekonomik değil, siyasi bir tavır içindeler. Bu tavırlarını sürdürürlerse, ilişkiyi keserim” sözlerinin hatırlatılması konuyle ilgili düşünceleri sorulan Bakan Zeybekçi, “Bende kesinlikle katılıyorum ancak ilişkiyi keserim gibi bir şey söz konusu değil. Zaten öyle bir şey söylemiyoruz. Sadece tespitler yapıyoruz. Sadece bu derecelendirmeyi yapanları anlamlı buluyoruz demiştim. 10 Ağustostan önce 8 Ağustos Cuma günü akşamüzeri Türkiye ile ilgili bir rapor açıklamaya kalkmaları çok anlamlı bulmuştuk. Pazartesi günü o cuma günü yapılacak olan açıklamaya dikkat çekerek bunu anlamlı buluyorum demiştim. Düşüncemiz orada bir kasıtlı hareketin olabileceği yönündedir. O gün bizim bu şeyimizden sonra Cuma günü açıklama yapılmadı ama hakikaten çok anlamlı bir şekilde 11 Ağustos pazartesi günü saat 09.00’da Fitch Türkiye’de siyasi istikrarsızlıkla ilgili devam yönünde bir açıklaması oldu. Saat farkına bakacak olursak bu değerlendirme de benim açıklamam ‘acaba ne olması gerekiyordu Türkiye’de siyasi bir istikrarın olması için’ demiştim. AK Parti’nin 30 Mart seçimlerinde kaybetmesi mi gerekiyordu? veya 10 Ağustos’ta ilk turda cumhurbaşkanının seçilmemesi mi gerekiyordu? Çok anlamlı, çok siyasi bulmuştum. 11 Ağustos günü yapılan açıklamada hedef olarak 2015 Haziran seçimlerinde oluşacak olan hükümetin tablosunun önemli olduğunu, siyasi istikrarsızlığın ortadan kalkması için Türkiye’de bu türden bir açıklama yapmışlardı. Bu yüzden sayın Cumhurbaşkanımızın "açıklamalar siyasidir" değerlendirmesi yüzde yüz isabetli bir açıklamadır. Onun için biz kredi derecelendirme kuruluşlarını pozitif olmaya davet ediyoruz. Türkiye’nin büyümesiyle ilgili maalesef isabetli tahminler yapamadıklarını da hep görürsünüz. Türkiye bunların söylediklerinin tamamen dışında hareket etmiştir. Lehman krizi sırasında 2008 sonunda o kriz sırasında krizi ön göremeyip de bütün bu kuruluşlara en yüksek notu verenler de bunlardır. Bütün durumlara bakacak olursak Türkiye’nin daha ne yapması gerekiyor” dedi.