Bakan Şimşek'ten asgari ücret açıklaması
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, gündemi değerlendirerek, seçim bölgesi olan Gaziantep'teki sorunlar ve projelere ile ilgili konuştu. Bakan Şimşek, Ankara'daki terör saldırısının ardından, Gaziantep'in, canlı bombaların lojistik merkezi olduğu iddiaları üzerine, "Gaziantep, bugüne kadar Türkiye gündemine hep üretimi, ihracatı, yenilikçiliği, mutfağı ve tarihle gelmiştir, burada değişen bir şey yok. DAEŞ barbar bir terör örgütüdür. Bunun neye ve kime hizmet ettiğini kimse bilmiyor. En büyük zararı da İslam'a ve Müslümanlara veriyor. Dolayısıyla biz DAEŞ'i terör örgütü ilan eden birinci ülkeyiz" dedi.
Terör ile Kürtlerin ilişkilendirilmesinin, Kürtlere yapılmış büyük haksızlık olduğunu belirten Bakan Şimşek. “Terörün derdi, hak, hukuk, özgürlük değildir. Böyle olmaması durumunda, 13 yıldır atılan adımlar sonucunda bugün terörün kalmaması gerekirdi” ifadelerini kullandı.
1 Kasım seçimlerine giderken AK Parti'nin, ekonomik vaatlerini ön plana çıkarması ile ilgili Bakan Şimşek, bu projenin 7 Haziran seçimleri öncesinde de yapıldığını kaydetti.
Bu yıl genel kamuda yüzde 0,5'lik bir açık öngördüklerini ancak bunun yüzde sıfır olacağını vurgulayan Maliye Bakanı Şimşek, “Vaatler makro finansal dengelere yansıması açısından da risk değil. Ülkenin menfaatlerini partinin menfaatlerinin önünde görüyoruz. Ülkede sadece tek başına iktidar dönemlerinde reform yapıldı. Ya 1990'lı yıllara döneceğiz ya da 2023'e doğru istikrar içinde, daha çok reform, refah ve daha adil paylaşım içine gireceğiz. Son 3 ay bize gösterdi. Bunların AK Parti karşısında birleşmeleri çok kolay. Gelin memleket sorunlarını çözelim dediğimiz zaman, kimi hayırcı, kimi blokçu, kimi başka şeyci" ifadelerini kullandı.
Bakan Şimşek, asgari ücret konusundaki vaatler hususunda işverenlerle temasının olup olmadığının sorusuna, kendilerinin asgari ücret noktasındaki temkinli duruşlarının da bununla ilgili olduğunu bildirerek şu ifadelere yer verdi:
"Asgari ücreti özel sektör veriyor. Bazı düşük katma değerli sektörler var, bu sektörlerde zorlanabilir. Dünyaya açık bir ülkeyiz, bu da bir maliyet unsuru. Biz o nedenle hesabı çok iyi yaptık, bazı sektörler etkilenebilir, o sektörlere de seçim sonrası bir takım destekler var. Onları nasıl daha rafine hale getirebiliriz, bakacağız.
Ama şu bir gerçek, biz 7 Haziran öncesinde iş dünyası ile bir araya geldik ve 'Bakın sizin kesenizden bol bol millet yarışa girmiş. Bu konuda sözünüz yok mu? Bir şey söylemeyecek misiniz?' dedik. Hiçbirinden ses çıkmadı, hiçbiri çıkıp 'Bir saniye, bunu nasıl yapacaksınız, benim kesemden niye vaatlerde bulunuyorsunuz' demedi. Biz de 'Madem öyle, siz sesinizi çıkarmıyorsunuz, demek ki sorun yok' dedik. O zaman daha makul, uygulanabilir düzeyde dedik".
Bakanı Şimşek, gelecek yıl kamuya alınacak 74 bin personelin dağılımının ile ilgili soruya, önceliklerinin insan olduğunu belirterek, 2016 bütçesinde de en büyük payı eğitime ve sağlığa ayırdıklarını söyledi. Personel alımında da birinci öğrenciliklerinin öğretmen olacağını açıklayan Şimşek, 2003 yılından bu yana 500 binin üzerinde öğretmen alımı yaptıklarının altını çizdi.
Taşeron işçilere yönelik çalışmaları da değerlendiren Maliye Bakanı Şimşek, asıl işte çalışan taşeron işçilerinin hepsini kadroya alınacağını söyledi ve sözlerine şöyle devam etti: “Bugüne kadar taşeron işçilerin özlük haklarına yönelik bir çok iyileştirme yaptık. AK Parti sorunları çözmüştür. Taşeron işçi kardeşlerimizin durumunu da iyileştirdik, iyileştirmeye devam edeceğiz, sorunlarını da çözeceğiz".
Bakan Şimşek "Türkiye'nin en acil sorunları nedir?" sorusuna, “Türkiye'nin en büyük sorunu şu anda siyasi belirsizliktir. Türkiye'nin en büyük, en temel sorunu şu anda hükümetin kurulamamış olması, seçime gidiyor olmamız ve bu seçimden de maalesef şu an itibarıyla kesinlik arz eden bir sonucun görülmemesi. Çünkü bu seçimden de güçlü bir hükümet çıkmazsa, istikrar devam etmezse, reform yapılamazsa Türkiye'yi zor günler bekliyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de hükümet boşluğu oluşturmamak için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Aslında AK Parti'nin devamı gibi bir algı olduğu için piyasalarda, ekonomide çok büyük sıkıntı yaşanmadı ama bu, bu şekilde devam edemez. Koalisyon hükümetleri geçmişte maalesef Türkiye'nin yaralarına merhem olmamıştır" diye konuştu.
Son açıklanan Orta Vadeli Program'da (OVP) büyüme rakamlarının aşağı yönlü revize edilmesinin nedeninin ile ilgili Bakan Şimşek, Dünya ekonomisinin 2007 yılında yüzde 5,7 büyüdüğünü, bu sene ise yüzde 3,1 büyüyeceğini dile getirerek, “IMF'nin de büyüme oranlarını aşağı yönlü revize etti. Tüm dünyada büyüme oranlarının bu şekilde revize edildi” dedi.
Türkiye'nin etrafında çok önemli gelişmeler yaşandığını ve ülkenin doğal olarak bunlardan etkilendiğini belirten Maliye Bakanı Şimşek, "Buna rağmen, Türkiye bu sene muhtemelen yüzde 3 büyüyecek. Yüzde 3 çok iyi bir rakam denilemez ama Çin ile Hindistan haricinde gelişmekte olan ülkeler yüzde 1,9 büyüyecek. Yani Türkiye, 2015 yılında Çin ve Hindistan hariç gelişmekte olan ülkelerin 1,5 katı hızla büyüyecek" dedi.
Bakan Şimşek, 1 Kasım'ın ardından Türkiye'de güçlü bir hükümetin ortaya çıkması ve reformlara devam edilmesi halinde, orta ve uzun vadede Türk lirasının değer kazanacağını vurguladı.