Fiyatlar yükseliyor işte sebebi
Üreticinin üretim heyecanını, dinamizmini koruyacak sistemlerin de dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Çetin, "Üretici ürünün karşılığını tam alamazsa, o zaman üreticinin üretme heyecanının kaybolması Türkiye'ye çok pahalıya mal olabilir" ifadesini kullandı.
Türkiye'nin zeytin ve zeytinyağı sektöründe üreticilere yönelik ciddi yatırımlar yaptığına dikkati çeken Çetin, özellikle son 10 yılda 90 milyon ilaveyle ağaç sayısının 180 milyona yaklaştığını bildirdi.
Çetin, gelecek için ihracat ve iç pazardaki durum konusunda kaygıları bulunduğunu anlatarak, "Çünkü bunlar doğru düzgün olarak sisteme oturtulmuş değil. Geçen sene üretici, ürününü saklama ihtiyacı duydu. Neden duydu? Çünkü üretici ürününü en uygun zamanda pazarlama hakkına sahiptir. Üretici hiçbir zaman stokçu değildir. Üreticinin harman zamanı satmak gibi bir zorunluluğu da yoktur. Üretici, yağını uygun zamanda piyasaya sürme isteğindedir. Bu da talebi artırdı ve arzı eksiltti" diye konuştu.
Çetin, piyasaya sürülen malın azaldığını, buna karşın talep edilen mal miktarının çoğaldığını kaydetti.
Fiyatların yükselmesine değinen Çetin, şunları kaydetti:
"Arz talep dengesizliğinden dolayı fiyatların yükseldiğini görüyoruz. Bunu üreticiye fatura etmeye kalkışmanın, Türkiye'nin hedefleriyle örtüşen bir tarafı yok. Prim, çiftçiye verilen bahşiş değildir. Prim, ekonomiyi dinamize eden bir mekanizmadır. Tüm Batı bunu böyle uygular. O zaman kayıt dışı ekonomiyi ülkeye sokabilirsin. O zaman üreticinin mal saklama kaygısını ortadan kaldırırsın. Çünkü malı saklayarak artacağı değer kadar prim verdiğini görecek ve tabii ki beklemeyecektir. Bu, ekonomiyi dinamize eden etkenlerdir ve batı bunu çok güzel uyguluyor. İhracatta teşvikin artırılması, peşin verilmesi lazım."