Gıda fiyatları düşüyor!

Gıda fiyatlarında üretim tüketim ve fiyat gelişmelerini izlemek için kurulan 'Değerlendirme Komitesi' çalışmalarını büyük ölçüde tamamladı. Öneri paketine ilişkin raporun 7 Nisan'da açıklanacağını bildiren Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, nelerin yapılabileceğine ilişkin çalışma yapıldığını aktardı. Kışa girerken gıda üretici ve tüketici fiyatlarındaki artışla ilgili çalışma yaptıklarını hatırlatan Bakan Eker "Üretici fiyatlarının aslında çok artmadığını ama tüketici fiyatlarında artış olduğunu tüketici enflasyonu ile üretici enflasyonu arasında gıda ile ilgili fark olduğunu tespit ettik. Bunu nerden söylüyoruz çekirdek enflasyon yüksek. Yüksek olması demek aslında gıdadaki meseleden bağımsız bir şey bu. Bunun üzerine inceleme yaptık. Konuyu Ekonomi Koordinasyon Kurulu'na (EKK) götürdük. Konuyla ilgili Kurul oluşturulmasına karar verdik" diye konuştu. Komite, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarının başkanlığında Ekonomi, Gümrük ve Ticaret, Kalkınma ve Maliye Bakanlıklarının Müsteşarları, Hazine Müsteşarı, Merkez Bankası Başkanı ve TÜİK Başkanı'nın katılımıyla oluşturuldu. Bakan Eker, gıda fiyatları, TARSEY hakkında şu değerlendirmeleri yaptı:

PATATES EKİBİ SAHADA

Son dönemde 4 liraya kadar yükselen patates fiyatlarını mercek altına alan Tarım Bakanlığı sahaya indi. Patates fiyatlarındaki artışın ardından Nevşehir ve Niğde'de ilgili genel müdürün başkanlığında araştırma yapıldığını aktaran Bakan Eker, "Şu mesajı gönderdik söyleyin mal eksikse dışarıdan mal getirelim. Mal eksik değilse piyasaya çıkarın. Aç gözlülük yapıp ta piyasayı bozmayın etkisi oldu" dedi. Bakanlığın devreye girmesi ile birlikte günlük bu iki şehirden piyasaya 3 bin ton patates arz ediliyor. Nisan ayının ortasında Çukurova'da yeni patatesin çıkacağını aktaran Bakan Eker, stokların yeterli olduğunu kaydetti. 2014 yılında patateste 4,1 milyon ton olan rekoltenin 2015 yılında 4,5 milyon ton olması bekleniyor.

- HALKA SAYISI FAZLA

Pazarlama zinciri uzun. Uzun olması sebebiyle halka sayısı arttıkça her bir aşamada kâr oluyor. İşin problemi bu. İkincisi çok sayıda küçük üretici var. Bunların her birinin pazarı belirleyici olarak belirleme şansı yok. Bu nasıl aşılır küçük küçük ünitelerin güçlerini birleştirmeleri gerekiyor. Devlet bu tür organizasyonlara kredi desteği verir imkan sağlar onu da yapıyor. Hal Kanunu çıkardık. Üretici örgütlerine kendi ürünlerini pazarlayabilmelerine imkan sağlayan bir düzenleme getirildi. Bizde üretim bölgeleri ile tüketim bölgeleri arasında mesafe uzun. Türkiye'nin yaş meyve sebzesi Akdeniz ve Ege'de. Karayolu ile taşınıyor. Dolayısıyla lojistikten tutun hava durumuna kadar, hal sistemindeki komisyonculuk sisteminin organize olması ve geleneksel güce dönüşmesi.

- TARIMA ELEKTRONİK TAKİP

Tarım Sektörü Entegre Yönetim Bilgi Sistemi (TARSEY) ile 42 tane veri tabanını entegre ettik. 365 gün 42 bin köyde tarımda hayvancılıkta anlık olarak bütün envanter değişimini sağlıyor kayda geçiriyor. 10 bin tane sahada bütün mesaisini köyde geçiren eğitimli bu iş için özel eğitim almış tablet bilgisayar elinde olan personelimiz var. Merkezle doğrudan bağlantılı. 150 çeşit ürün ve ayrıca makine ekipmanı sisteme kaydediliyor. Murat kıyısında doğan buzağıdan da haberimiz oluyor.

- TÜKETİCİ ALDIĞI ÜRÜNÜ BİLECEK

Türkiye'nin 3 milyon işletmesinde 32.5 milyon parsel tarım arazisi var. Biz parsel tanımlama projesi başlattık birkaç yıl önce. Her bir parsele bir kimlik numarası verdik dijital ortama aktardık. Uydu fotoğrafları ile tespit ettik. Bütün iş ve işlemler parsel kimlik numarası ile yapılıyor. O parselde kullanılan gübre, ilaç, tohum, onunla ilgili alım satım parsel numarası üzerinden yapılıyor. Tüketici o tarlada parselde yetişmiş olan ürün bir etiketle kasasının torbasının üzerine konulacak arazinin parsel numarası. Markette tüketici bunu alırken geriye dönük bunu denetleyebilecek. Örneğin domatesin Tokat'ın hangi ilçesi ve köyünde yetiştiğini bilecek. Bu arazide parselde üretiminde şu kadar kimyasal gübre kullanılmış. Şu kadar ilaç kullanılmış bunun bilgilerine tüketici sahip olabilecek.

ANAYASA DEĞİŞİRSE KÜRT MESELESİ ÇÖZÜLÜR

Bakan Mehdi Eker, anayasanın değişmesi halinde Kürt sorununun da çözüleceğini söyledi. Eker, "Türkiye'nin bütün sorunlarının başta Kürt meselesi olmak üzere bütün temel sorunlarının altında yatan temel hukuki metin anayasadır. Bu anayasa değişir sistem değişikliği meydana gelirse, Türkiye'de Kürt meselesi çözülür" dedi. Diyarbakır'da görev yapan gazetecilerle kahvaltıda bir araya gelen Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, çözüm süreciyle ilgili şunları söyledi: "Bizim bir ana sorunumuz var. Bu; hepimizin bildiği gibi Türkiye'de çözüm sürecinin kalıcı bir barışa dönüşmesiyle ilgili verilen mücadeledir... Biz siyasi felsefe olarak Türkiye'de bu meselenin kalıcı çözülmesi, barışın tekrar çözülebilmesi için, parti ve hükümet programımıza hükümler, hedefler koyduk. Millet de bizi bunun için bizi destekledi.

Her seferinde engeller çıkarıldı

Adımlar attık. Bakın her seferinde bizim önümüze bir takım engeller çıktı. Anayasa'yı değiştirmek için adım attık. Kolları sıvadık, çalışmaya başladık, partimizi kapatmaya çalıştılar. Buradaki bütün mesele şudur; Türkiye'de sistemin değişmesini isteyen ve ülkedeki bütün sorunlarının başta Kürt meselesi olmak üzere bütün temel sorunlarının altında yatan temel hukuki metin; Anayasa'dır. Bu Anayasa, sistem değişikliği meydana gelirse, Türkiye'de Kürt meselesi ve diğer sorunlar çözülür. Bunlar değişmediği sürece mevcut kanun ve uygulamalarla yapabileceklerimiz sınırlıdır. Biz bu süreç içerisinde bunların azamisini yaptık. Dolayısıyla her seferinde bir takım engel, sabotaj, problem ve sorunlarla karşılaştık."