Korona gayrimenkul satışlarının önüne geçemedi!
Korona virüsün emlak piyasası üzerinde ne gibi etkisinin olacağının şu an tahmin edilemediğini belirten Gayrimenkul Brokeri Özkan Aydemir, Türkiye genelinde Ocak, Şubat ve Mart aylarındaki 341 bin konut satışıyla geçen yıla oranla yüzde 33 arttığını söyledi.
Gayrimenkul danışmanları salgın döneminde kendi sağlığının yanı sıra, alıcı ve satıcıların sağlık sorunları ile karşılaşmamak için konut ve ticari taşınmaz mülkleri yerinde incelemek ve portföylerini göstermesinin pek mümkün olamadığını belirten Gayrimenkul Brokeri Özkan Aydemir,
"İçerisinde oturan birçok gayrimenkul sahibi satıştan çekmek veya belli bir süre evlerine herhangi bir alıcıyı kabul etmemeye başladı. Bu süreçte mülklerin video, drone ve 360 sanal turlar ile gayrimenkullerin çekimlerini gerçekleştirmektedir. Pandemi ile birlikte emlak sektöründe teknolojik alt yapı ve dijital değişimin önü açılmış oldu. Şirket toplantılarının video konferans ile yapılması, müşterilerin evlerindeyken danışmanların daire içerisinde sunumları yapması, tapu dairelerine gidilmeden web tapu uygulamasından tapu işlemlerinin yapılabilmesi gibi dijitalin hayatımıza girmesi bizlerin de bakış açısını değiştirdi. 200 'den fazla sektöre doğrudan, 5 milyona yakın da istihdama dolaylı etkisi ve katkısı olan inşaat ve gayrimenkul sektörü, kriz ortamlarında en çabuk etkilenen sektörlerin başında gelmektedir. Talebin aniden daralması ile likidite ihtiyacı, kredi ile büyüyen ve stok fazlası olan inşaat şirketleri üzerinde oluşan satış baskısı, önümüzdeki aylarda fiyat indirimi baskısına da yol açabilir. Devam etmekte olan inşaatlarında malzeme teminlerinde zorluk yaşamalarına ve taahhüd ettikleri sürelerde projelerini teslim edememesine sebep olacaktır. Bu durum, alıcıların pazarlık imkanını artırırken elinde likiditesi yüksek olan yatırımcılar için bir fırsat olmaktadır. Özellikle sürecin uzaması ve gerekli önlemler alınmadığı takdirde ileri ki aylarda nakit sıkışıklığına giren inşaat firmaları, sanayi, turizm ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren firmaların gayrimenkullerini nakde dönüştürme ihtiyacı, piyasadaki yatırımcılar fırsatları değerlendireceklerdir. Sürecin iyi okunması ve sektörün bu süreçten çıkarken destekler verilmesi gerekecektir. Vergi düzenlemeleri, KDV oranları, sektörün can suyu konut kredi faizlerinin daha makul seviyelere düşürülmesi, tapu harçlarının indirilmesi gibi desteklerin gayrimenkul sektörüne süreç sonrası bir nebzede olsa katkı sağlayacaktır" dedi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) raporlarına bakıldığında satışların yaşandığını belirten Özdemir, "Mart ayı konut satış istatistiklerine bakıldığında Türkiye`de ve Balıkesir ilinde son 8 yılın en yüksek, Bursa da ise üç yılın en yüksek üç aylık konut satışının gerçekleştiği görülmektedir. Ocak Şubat ve Mart döneminde 341 bin 38 konut satışı gerçekleşerek, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 33 oranında artış gösterdi. Türkiye genelinde konut satışları 2020 Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 3,4 oranında artarak 108 bin 670 oldu. Bursa 3 bin 804 ve Balıkesir`de 2 bin 230 konut satışı gerçekleşti. Nilüfer'de bin 269, Osmangazi'de 781, Yıldırım'da 336 ve İnegöl`de ise 301 adet konut satışı gerçekleşti. Balıkesir ilçelerinde ise Edremit 656, Altıeylül 192, Karesi 244, Bandırma`da ise 290 adet oldu. Eylül 2019 da konut kredi faizlerindeki düşüşler ile birlikte başlayan ve Nisan 2020 ye kadar ki süreç son yıllardaki en yüksek konut satışlarının gerçekleştiği aylar olmuştur. Satışların 3'te 2'si 2. el konutlarda olduğu, ipotekli satışların ise Türkiye genelinde 43 bin 329, Bursa`da bin 696, Balıkesir`de 790 adet olmuştur. Pandemi sonrası sektörün Bursa genelinde 40 günlük süreçte kiralık ve satılık taleplerin yüzde 20 -25'lere kadar, günlük olarak ofislere gelen telefon trafiğinin düştüğünü görmekteyiz. Toplumun tedirginliği ile birlikte sağlık, öncelikleri ve ihtiyaçları değişmiş durumdadır" diye konuştu.
Salgın sonrası da toplumun talepler ve değişimleri çok fazla olacağını belirten Aydemir, "Butik siteler, kalabalık olmayan, bahçe katı daireler, balkonların daha geniş, her dairenin kiler odası, süreç uzadıkça ve sonrasında home ofis çalışmaların artacağı için çalışma odasının olması talepler de değişecektir. Şehir merkezilerinden daha çok doğaya, yakın köylere ve müstakil bahçeli evlere kaçışlar olabilir" dedi.