Geleceğin Şefleri Altın Madalyayı Kaptı
30. Uluslararası Mengen Aşçılık ve Turizm Festivali’nde yarışan Nişantaşı Üniversitesi Aşçılık Programı öğrencileri, yarışmadan bir altın, iki gümüş ve dört bronz madalya ile döndüler. Öğrenciler, yarışmada et, tavuk ve balık pişirme kategorilerinde yarıştı.
Oldukça keyifli bir yarışma olmasının yanı sıra çok heyecanlı olduklarını ve çok da eğlendiklerini ifade eden Nişantaşı Üniversitesi Aşçılık Programı Öğretim Görevlisi Merve Burcu Akbulut, bu yarışma sayesinde kendilerini denemiş olduklarını dile getirdi. Öğrencilerin kazandığı madalyalardan ötürü gurur duyduğunu söyleyen Akbulut, "Jüri yarışmacıları normal olarak çok zorluyor. Jüri, öğrencilerin teknik olarak nasıl bir tutum sergilediğine, profesyonel bir mutfakta gibi mi yoksa ev mutfağındaymış gibi mi çalıştığına, hijyene, kesim ve pişirme tekniklerine dikkat ediyor. Öğrenciler yarışmaya giderken zaten reçetelerini hazırlayıp öyle gidiyor ve jüri, önceden belirlenen bu reçeteye uygun çalışılıp çalışılmadığına kadar dikkat ediyor. Yapılan yemekteki lezzet ve görünüm de tabii ki kriterler arasında. Tüm bu unsurlar puanlanıyor ve total puan elde ediliyor. Elde edilen total puana göre de yarışmacılar madalya almaya hak kazanıyor’’ dedi.
YÖRESEL ÜRÜNLERE VERİLEN ÖNEM MADALYA GETİRİYOR
Türkiye’de aşçılığın önemli bir meslek olduğunun farkına varılması gerektiğinin altını çizen Akbulut, "Türkiye’de birçok üniversitede böyle güzel bölümler ve böyle güzel öğrenciler olduğu sürece aşçılık mesleği daha da önem kazanacak. Biz eğitmenlere düşen görev öğrencilerimize pratik ve teknik anlamda daha fazla bilgi vermek. Bilgi saklanmamalı, çünkü bilgiyi saklayarak hiç kimse hiçbir yere gelemiyor. Ayrıca, lütfen yöresel ürünlerimizi tüketmeye ve onlara sahip çıkmaya çalışalım. Bence Türk mutfağını böylelikle ayakta tutabilir ve madalyalar kazanabiliriz’’ diye belirtti.
"HERKES BU DUYGUYU TATMALI’’
Yarışmadan madalyayla dönen Nişantaşı Üniversitesi Aşçılık Programı 2. Sınıf öğrencisi Yunus Korucu, yarışmaya katıldıklarında kendilerine hâkim olan duygunun heyecan olduğunu belirterek "Bizim için önemli olan yarışmanın başlamış olduğu andı. Tüm heyecana rağmen orada yarışmak çok güzel ve herkesin bu duyguyu tatması gerektiğine inanıyorum. Bundan sonraki hedefim kendimi daha da geliştirip başarımı herkese göstermek. Hem öğrencisi olduğum Nişantaşı Üniversitesi adına hem de kendi adıma alanımda iyi yerlere gelmek istiyorum’’ diye konuştu.
"TÜRKİYE’DE HİÇ KADIN EKSEKUTİF ŞEF YOK’’
Nişantaşı Üniversitesi Aşçılık Programı 2. Sınıf öğrencisi Nida Gülırmak ise kısa sürede en iyi yemeği çıkarmanın zorluğuna değinerek "Yarışmada yemeklerimizi hazırlamamız için bize verilen süre 45 dakikaydı. Bu alanda katıldığım ilk yarışma olduğu için bize verilen süre içerisinde, benim için heyecan ve düşüncelerimde de karmaşa hakimdi. Ancak tüm bu karmaşa ve heyecan hazırladığım yemeğin tabağını jürinin önüne çıkardığım an son buldu ve ’Ben bu işi yaparım!’ dedim. Benim için önemli olan duygu zaten buydu ve bu doğrultuda da ödül aldım, sevinçliyim’’ diye konuştu. Hedeflerinden de bahseden Gülırmak, "Aşçılığı en iyi yapanlar erkeklerdir diye bilinir ama ben bu yarışma sayesinde kadınların da çok iyi birer aşçı olabileceğini gördüm. Ayrıca, Türkiye’de hiç eksekutif şef yok ve ben bu yolda yürümeye karar verdim’’ dedi.