Gençlerde En Çok Yapılan Estetik Operasyonlar

FBM Tıp Merkezi Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, gençlerin en çok burun, meme, kulak estetiği, saç ekimi ve yağ alma operasyonları yaptırmak için merkezlerine başvurduklarını söyledi.
Genç kızlarda en çok burun ve meme estetiği, erkekler de ise meme büyümesi nedeniyle plastik cerrahlara başvurduğunu belirten Doç.Dr. Hayati Akbaş, “Gençlerde en çok burun estetiği, meme estetiği, kulak estetiği, saç ekimi ve nakli, bunun dışında liposuction yani yağ alma operasyonları en sık yapılan operasyonlardır. Erkeklerde meme büyümesi, saç ekimi yapılıyor” dedi.
GENÇLERDE YAPILAN ESTETİK OPERASYONLAR
Gençlerde bu tür operasyonları sık sık yaptıklarını ifade eden Akbaş, “Gençlerde hangi operasyonların hangi yaşlarda yapılmasına biz plastik cerrahlar karar veriyoruz. Bazı operasyonlar var ki, yaş sınırı yok ve biran önce yapmak gerekiyor. Örneğin 18 yaşında bir çocuğun saçları dökülmüş ve okula gitmek istemiyor, işe gitmek istemiyor. Bu çocuğa saç ekmek zorundasınız. Bu gibi nedenlerle genç çocuğun üzerinde psikolojik nedenler olabilecek estetik kusurlar mutlaka düzeltilmesi gerekir. Bir gençte bir estetik kusur varsa asla ihmal edilmemeli ve o gencin aile tarafından desteklenip, bir plastik cerrahiye götürülmesi, estetik cerrahiler tarafından muayene edildikten sonra hangi aşamada bu uygundur, nasıl bir yol izlemek gerekir bunun detaylarını mutlaka plastik cerrahlardan alınması gerekir. Aksi taktirde bu gençler bu estetik kusurlarıyla baş başa bırakılırlarsa psikolojik anlamda çok ciddi yaralar alabilirler. Buda onların ileri ki dönemlerinde hayatlarını olumsuz etkiler” diye konuştu.
ESTETİK YAPTIRMAK GÜNAH MI?
Estetik olmanın dini yönden günah olup olmaması konusunda açıklamalarda yapan Akbaş, “Bazı gençler, estetiğin günah olup olmadığını soruyorlar ve bu ikilemde yaşıyorlar. Biz din adamı değiliz, bizler doktoruz. Bizler doktor olarak sağlıkla ilgili ancak açıklamalarda bulunabiliriz. Var olan bir estetik kusur, eğer bir insanın psikolojisini, ruhsal yapısını olumsuz yönde etkiliyorsa o artık bir estetik kusurdan çıkmış, bir hastalık aşamasına geçmiş demektir. Onun mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Eğer tedavi edilmez ise, o psikolojik bozukluk başka sorunlara yol açarak kendisi ile barışık olmayan, mutsuz, değişik psikolojik sıkıntıları olan bireyler olarak hayatlarını sürdürmek durumda kalırlar. O zamanda başka sıkıntılar ortaya çıkar. Bu dengenin mutlaka çözülmesi gerekir. Bununla ilgili tabii ki din adamlarından da görüş alınabilir ama ben tıbbi yönden olaya bu şekilde yaklaşabilirim” şeklinde konuştu.