Hatay, Doğu Türkistan’a Ses Verdi

Hatay, Doğu Türkistan’a Ses Verdi

Türkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Güngör Yavuzaslan ve Doğu Türkistan Sürgün Hükümeti Başbakan Yardımcısı Hızırbek Gayretullah, Hatay’da düzenlenen, ’Zulmün Adı Doğu Türkistan’ konferansına katıldı.
Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Öğrenci Konseyi ve Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu tarafından düzenlenen, ’Zulmün Adı Doğu Türkistan’ konferansı Hatay’da gerçekleştirildi. MKÜ Atatürk Konferans Salonu’nda gerçekleşen konferansa konuşmacı olarak Doğu Türkistan Sürgün Hükümeti Başbakan Yardımcısı Hızırbek Gayretullah ve Türkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Güngör Yavuzaslan katıldı. Konferansa MKÜ öğretim üyeleri, Mustafa Kemal Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanı Mustafa Güben, Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Bülent Göğebakan ve kalabalık bir öğrenci topluluğu katıldı. Yavuzaslan konferansta Türk medyasının Doğu Türkistan meselesine duyarsızlığına dikkat çekti.
Konferansta Doğu Türkistan Sürgün Hükümeti Başbakan Yardımcısı Hızırbek Gayretullah, Doğu Türkistan meselesinin tarihsel gelişimi ile Sürgün Hükümetinin çalışmalarını anlattı. Konuşmasında Doğu Türkistan’a işgalci Çin tarafından Sincan adı verildiğine dikkat çeken Gayretullah, “Sincan yeni katılan, yeni işgal edilen, yeni toprak anlamındadır. Bu Çin’in itirafıdır. Çin Komünist Partisi’nin 1968 kurultayında 200 bin Çinli’nin Doğu Türkistan’a taşınması kararı alındı. O günden beri göç dalga dalga devam ediyor. Bugüne kadar Doğu Türkistan’a 100 milyon Çinli yerleşti. Zaten baştan beri burada 1,5 milyon Çin askeri var. Doğu Türkistan’da asimile siyaseti uygulanıyor. Gençlerimizi yüksek öğrenim yaptıracağız diye götürüyorlar. Bir daha kendilerinden haber alamıyoruz. Camilerimize 18 yaşından küçüklerin, askerlerin, polislerin girmesini yasakladılar. Bir çocuktan fazla çocuk yapmamız yasak. Zorla kürtaj yaptırıyorlar. Çin’de uyuşturucu yasak. Uyuşturucu ile yakalanan idam ediliyor, ama Doğu Türkistan’da uyuşturucu teşvik ediliyor” dedi.
"DOĞU TÜRKİSTAN’LA HERKES UĞRAŞIYOR"
Doğu Türkistan üzerinde başka güçlerin de oyun oynadığını ve ilk göz diken ülkenin de İngiltere olduğunu belirten Gayretullah, “Tarih boyunca İngiltere buradaki menfaatlerinin peşinde. İsveçlilerin, İtalyanların, Almanların gözü buradadır. Amerika da var. Dünyada sömürülecek bir şey kalmadı. Her zenginlik, enerji kaynakları Türk Dünyası’nda kaldı. Herkes politikalarını kendi çıkarları için uyguluyor. Doğu Türkistan’ı kendilerinde görmek istiyorlar. Biz Türk milletine güveniyoruz. Bugün Büyük Ortadoğu Projesi var. Bu projenin bir parçası da Doğu Türkistan’da uygulanıyor. Doğu Türkistan’ın çevresindeki Afganistan, Pakistan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan’da ABD üsleri neden var? ‘El Kaide var ondan geldik’ diyorlar. Oysa enerji için geldiler. Avrupalılar, İsveç, İngiltere, Almanya, İtalya Uygur Özerkliğini savunuyor. ‘Uygur Platformu’nu kurdurdular. Ama burası Doğu Türkistan. Türklüğü unutturmak istiyorlar. Sürgünde hükümetimizi kurduğumuzda Amerika Anayasamızda Türk, İslam ve istiklal sözlerinin yer almasını istemedi. Büyük mücadele ile bu ifadeleri Anayasamıza koydurduk" diye konuştu.
“TÜRK MİLLETİNE GÜVENİYORUZ”
Gayretullah, konuşmasında “Sürgünde kurulmuş hükumetimiz Türkiye’de, ama faaliyet gösteremiyor. Türkiye’ye zorluk vermek istemiyoruz. Amerika ile Çin arasında çatışma olursa belki o zaman kurtuluruz. Bizim için en çok mücadele veren Japonya. Onlar da Amerika’dan çekiniyor. Tabi iki at tepiştiğinde aradaki sinek ezilir. Böyle bir durum da var. Çin’in bir milyarın üzerinde nüfusu var. Bu kitle yerinden kayarsa Londra’da ancak durabilir. Bundan da korkuyorlar. Mesut Yılmaz’ın Başbakanlığında Türkiye’de toplantı, gösteri, yürüyüş ve benzeri etkinliklerle bulunmamız yasaklanmıştı. Bu karar hala yürürlükte. Biz Türk milletine güveniyoruz. Bugün Türkler Doğu Türkistan’da Çinlilere, Kuzey Irak’ta Kürtlere emanet” dedi.