Haydar Aliyev’in 11. Ölüm Yıldönümü
Azerbaycan Kars Başkonsolosu Ayhan Sülaymanlı, Haydar Aliyev’in en güçlü mirasının, gerçek anlamda bağımsız bir Azerbaycan Devleti olduğunu belirtti.
Başkonsolos Süleymanlı, 1991’de bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan’ın başına 1993’de geçen Haydar Aliyev’in, önceliği iç istikrara verdiğini ve yeni bir devlet olmaktan kaynaklı bocalama sürecinin hızla atlatıldığını söyledi.
Azerbaycan’ın merhum Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in vafatının 11. Yıldönümünde rahmetle minnetle andıklarını ifade eden Başkonsolos Ayhan Süleymanlı, “Azerbaycan tarihinin 30 yılı aşkın bir dönemi Haydar Aliyev ismi ile kopmaz bağlarla bağlıdır. Bu yıllar zarfında halkın toplumsal, siyasal, ekonomik ve kültürel yaşamındaki gelişmelerde hep Haydar Aliyev`in ismi geçer. Haydar Aliyev, yönetimde bulunduğu süre boyunca ülkenin kalkınması için hep uğraştı, onun zengin kültürü, büyük tarihi geçmişi ile her zaman gurur duydu, gelecek kuşaklarının kaderi ile kaygılandı. Onun sayesinde Azerbaycan, bir devlet olarak tarihin zor dönemeçlerinden ve sınavlarından geçti. Seçkin siyaset ve devlet adamı, halkın kayıtsız şartsız lideri olarak bilinen Haydar Aliyev hayatta iken canlı efsaneye dönüştü. Bu yüzden Haydar Aliyev fenomeni her zaman dikkatleri çekti. Dünya Azerbaycanlılarının bu milli liderinin herkesi hayran bırakacak coşkun siyasi faaliyeti gerek ülke, gerekse dünya basınında geniş yankı buldu” dedi.
“AZERBAYCAN, KÜRESEL SİYASİ ALANDA SIRADAN KATILIMCI DEĞİL, BÖLGESEL ÖNEM TAŞIYAN PROJELERİN GİRİŞİMCİSİ VE PARTNERİ, ULUSLARARASI ALANDA KENDI NÜFUSU İLE SEÇİLEN BİR ÜLKEDİR”
Azerbaycan`ın dış politikasının temel prensiplerini Ulu Önder Haydar Aliyev oluşturduğuna dikkat çeken Bayramlı, “Haydar Aliyev`in temelini oluşturduğu dış politika stratejisi bağımsız Azerbaycan`ın kurtuluşuna, gelecek kalkınma stratejisinin belirlenmesine yönelmişti. Haydar Aliyev dış politikada aşamalı olarak dengeli ve çok yönlü bir dış politikaya geçişi amaçlamıştır. Haydar Aliyev, ülkesinin siyasi bağımsızlığını kazanmasından sonraki dönemde, Hazar Denizi’ndeki petrol kaynaklarını iyi bir ekonomik koz olarak kullanıp ülkesine ekonomik bağımsızlık da kazandırmıştır. İlk aşamada Azerbaycan`ın uluslararası alanda tecrit durumundan çıkartılması, balanslı dış politika, dünya ekonomisine ve Avroatlantik entegrasyon, dünya Azerbaycanlılarının teşkilatlanıp müteşekkil faaliyet göstermesi, sonraki aşamada ise bölgenin ekonomik merkezlerinden birine dönüşmesi bu stratejinin konseptual temelini oluşturuyor. Balanslı dış politika, çokvektörlü işbirliği, eşit hukuklu partnerlik ve milli çıkarlar doğrultusunda bağımsız politika prensiplerine dayanan pragmatik siyaset Haydar Aliyev zekasının bağımsız devletçiliğimizin dış politika konsepsiyonuna getirdiği amillerdir. Bu gün de Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, bu gelenekleri devam ettirerek Azerbaycan`ın mevkiini uluslararası alanda daha da kuvvetlendirmiş, yeni bir aşamaya kaldırmıştır. Artık Azerbaycan, küresel siyasi alanda sıradan katılımcı değil, bölgesel önem taşıyan projelerin girişimcisi ve partneri, uluslararası alanda kendi nüfusu ile seçilen bir ülkedir” diye konuştu.
“BAKÜ-TİFLİS-ERZURUM DOĞALGAZ HATTI, BAKÜ-TİFLİS-KARS DEMİRYOLU HATTI PROJELERİ İLE BİRLİKTE AZERBAYCAN DEVLET PETROL ŞİRKETİ (SOCAR) TÜRKİYE’YE ÖNEMLİ YATIRIMLAR GERÇEKLEŞTİRDİ”
Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinin gelişmesi her iki ülke için çok önemlidir. Azerbaycan, 1991 yılında bağımsızlığını kazandıktan sonra 9 Kasım 1991’de onu tanıyan ilk ülke Türkiye olduğunun altını çizen Başkonsolos Ayhan Süleymanlı, özetle şunları söyledi:
“14 Ocak 1992’de Azerbaycan-Türkiye diplomatik ilişkileri kuruldu. O dönemden bu yana Türkiye’nin Azerbaycan’da, Ağustos 1992’den bu yana Azerbaycan’ın Türkiye’de diplomatik temsilciliği faaliyette bulunmaktadır. Diplomatik ilişkilerin kurulması iki ülke arasında karşılıklı ilişkilerin gelişmesi için geniş olanaklar sundu. İki devlet karşılıklı yarara dayalı işbirliği ilkelerini temel alarak kararlı adımlar atmaya başladı. Türkiye, bağımsız devlet kuruluşu yoluna giren Azerbaycan Cumhuriyeti’nin çabalarını destekleyerek çok yönlü ilişkilerin gelişmesine önemli yardımda bulundu. Azerbaycan’ın uluslararası alana entegrasyonu, bölgesel güvenliğin sağlanması ve genel olarak ülkemizin sosyo-ekonomik ve bilimsel, kültürel çıkarlarının gerçekleşmesi konusunda Türkiye ile çok yönlü işbirliğinin geliştirilmesine özel önem veren Haydar Aliyev 1993 yılında tekrar yönetime geldikten sonra bu politikanın giderek yükselen bir çizgi üzerinde gelişmesini temin etti.
Haydar Aliyev’in Azerbaycan-Türkiye ilişkilerine ilişkin politikasına değinirken “Tek millet, iki devlet” sözü ile anılan Türkiye Azerbaycan ilişkilerinin karşılıklı stratejik ortaklık anlayışı çerçevesine oturtulmasındaki katkısı unutulamaz. Nitekim hem anlamlı sözünün altını dolduran hem de iki ülkenin dostluğunu olduğu kadar gücünü ve etkisini de pekiştiren bu politikalar olmuştur. İki ülke ekonomik, siyasi, askeri ve güvenlik bağlamında sıkı bir işbirliği oluşturmuştur. 1994 yılının 20 Eylül tarihinde "Asrın Antlaşması" imzalandı. Daha sonra Aliyev, o zaman için bir hayal sayılan Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı için kolları sıvadı. Zorluklara, bu proje bir ütopya diyenlere ve engellere aldırmadı, amacına ulaştı. Bugün BTC ile Türkiye üzerinden dünya piyasasına Azerbaycan petrolü sunuluyor, bu hattın tersi istikametinde ise Azerbaycan’a bilimsel, kültürel ve ekonomik gelişim geri dönüyor. Azerbaycan’ın Türkiye ile ilgili enerji politikaları sadece BTC ile sınırlı kalmadı. Haydar Aliyev’in başlattığı bu politikalar Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev tarafından başarıyla devam ettirilerek, Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz hattı, Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı projeleri ile birlikte Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (SOCAR) Türkiye’ye önemli yatırımlar gerçekleştirdi ve bunlar artarak devam edecektir. Bugün Azerbaycan, Türkiye üzerinden başka bir önemli proje olan Trans Anadolu Doğalgaz Hattı üzerinde çalışmalar yürütmektedir. Azerbaycan Türkiye ile birlikte bölgede en mühim küresel enerji ve nakliyat projelerinin iştirakçisi ve teşebbüsçüsüdür. Milli liderimiz Haydar Aliyev’in siyasi iradesi ve uzak görmesi sayesinde gerçekleşen Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattı ve Bakü-Tiflis-Erzurum gaz boru hattı ülkelerimizi daha sıkı birleştirdi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in kararlığı sonucu önümüzdeki sene Kars-Tiflis-Bakü demir yolunun inşasının tamamlanması ülkelerimizin imkanlarını daha da genişletecek ve daha büyük proje ve programların gerçekleştirilmesine imkan sağlayacaktır.
Azerbaycan ekonomisi, bugün dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisidir ve ülkede her alanın gelişim rayına oturduğu hissediliyor. İşte tüm bunların bir mimarı var ve o da Azerbaycan halkının lideri Haydar Aliyev’dir. Onu rahmetle anıyor, aziz hatırası karşısında saygıyla baş eğiyoruz. Allah rahmet eylesin! Bunu da belirtmek isterim ki günümüzde Kars’ta Haydar Aliyev’in adını taşıyan Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi ve Ulu Önderimizin anıtının olması bizim için büyük bir mutluluktur.”