Kazdağlarında 4 Mevsim Birarada
Edremit Körfezinin kuzeyinde, Çanakkale ve Balıkesir sınırlarında kalan, Kazdağları, yaz mevsiminde olduğu gibi kışında manzarasıyla büyülüyor. En yükseği 1774 metre olmak üzere 3 tepeye sahip Kazdağlarında eksik olmayan yağmur, doğayı her mevsim canlı tutuyor. Mitolojide de önemli bir yere sahip olan Kazdağları, kış mevsiminde yeşil-sarı ve kahverengi tonlarıyla seyrine doyum olmaz bir manzaraya ev sahipliği yapıyor.
Homeros’un İlyada destanında ‘Bin Pınarlı İda’ olarak bahsettiği Kazdağları, Edremit Körfezinin kuzeyinde, Çanakkale ve Balıkesir sınırlarında, Biga Yarımadası üzerinde uzanıyor. Kazdağları en yükseği 1774 metre olan 3 tepeden oluşuyor. Yaz kış tepesinden dumanı, eteklerinden yağmuru eksik olmayan Kazdağları, bir çok efsaneye de ev sahipliği yapıyor. Mitolojik çağda, Truva savaşına yol açan dünyanın ilk güzellik yarışmasının Kazdağları’nın Çanakkale Bayramiç ilçesi sınırlarında kalan eteklerindeki Ayazma bölgesinde yapıldığına inanılıyor. Yine Ayvacık ilçesine bağlı Küçükkuyu beldesinin üst tarafında bulunan Adatepe köyünün güneyindeki hakim tepede ‘Zeus Tapınağı’ adı verilen bir de tapınak bulunuyor.
Kazdağları, sadece mitolojide değil, Türk İslam edebiyatında da önemli bir yer tutuyor. Köyündeki iftiralardan kaçarak Kazdağlarının zirvesinde yaşamaya başlayan ve burada kaz çobanlığı yapan ‘Sarıkız Efsanesi’ ve sevdiğine kavuşmak için 60 kiloluk tuz çuvalını sırtında Kazdağlarına çıkarmak isterken Gökbüvet’e düşerek boğulan Hasan ile Emine’nin hikayesini konu alan ‘Hasan boğuldu’ bunlardan en önemli iki tanesi. Hikayelerin geçtiğine inanılan alanlar ise, şimdilerde ziyaretçilerin uğrak noktası olmuş durumda.
Kazdağı Milli Parkının Çanakkale’ye bakan eteklerinde bulunan Ayazma mesire alanı, yaz mevsiminde doğayla iç içe piknik yapmak isteyenlerin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Kazdağlarından doğan suların, şelaleler oluşturarak içerisinden geçtiği bu alan, eşsiz güzelliğiyle doğaseverlerin gözdesi. İçerisinden geçen su, doğal bir klima etkisiyle çevredeki hava sıcaklığını da düşürüyor. Bu nedenle bunaltıcı yaz günlerinde bile Ayazma’da üşümek mümkün. Soğuk kış günlerinde ise bölgenin bambaşka bir cazibesi bulunuyor. Taşların bile yeşerdiği alanda, şelaleler oluşturarak akan suyun güzelliği, kış mevsimi nedeniyle kuruyan ağaçların gövdesinin yemyeşil bitkilerle kaplandığı, doğanın sarı, yeşil ve kahverengi tonlarına büründüğü Kazdağları, kışın bile ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor.