Malazgirt Çaliştayi Düzenlendi
Celal Bayar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof.Dr. Mehmet Çelik, hafızalarını kaybeden milletlerin geleceklerinin olmadığını söyledi.
Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu işbirliğiyle Malazgirt Çalıştayı düzenlendi. Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) Prof.Dr. Sabahattin Zaim konferans salonunda düzenlenen çalıştaya Muş Valisi Vedat Büyükersoy, Belediye Başkanı Feyat Asya, Gençlik ve Spor Bakanlığı Eğitim Kültür ve Araştırma Genel Müdürü Harun Sönmez, MŞÜ Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, Celal Bayar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mehmet Çelik ile tarih öğretmenleri katıldı.
Celal Bayar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mehmet Çelik, hafızasını kaybeden insandan örnek vererek; "Hafızasını kaybeden bir insan gördüğünüz zaman, ’Allah kimseye akıl noksanlığı vermesin’ deriz. Biyolojik olarak o yaşar, karnı acıktığı zaman yemeğini yer, uykusu geldiği zaman uyur fakat, Mehmet olduğunun farkında değildir, Ayşe olduğunun farkında değildir" dedi.
"MİLLETLERİN HAFIZALARI ONLARIN TARİHLERİDİR"
Milletlerin hafızalarının onların tarihi olduğunu anlatan Çelik, şöyle konuştu: "Hafızalarını kaybeden milletlerin de gelecekleri ve istikballeri yoktur. Milletlerin hafızaları onların tarihleridir. Tarihini bilmeyen veya çarpıtılmış tarihiyle şuur altı işlenen milletlerin geleceği yoktur. Bu nedenle Malazgirt bir savaş değildir. Mohaç’la, Niğbolu’yla, Mercidabık’la, Çaldıran’la kıyaslayamazsınız. Sahnede görünen iki ordunun çarpışması. Hepsinin ortak özellikleri var. Malazgirt başka bir şeydir. Anadolu’nun tarihi hafızasının başladığı noktadır Malazgirt. O gün orada Anadolu’yu vatan edinmenin harcını kardık. O harç orada karıldı. O harcın suyu Alparslan’ın kanıydı. Mehmetlerin, Hasanların kanıydı. İster Orta Asya’dan kopup gelsin, ister Kırım’dan, ister Diyarbakır’dan kopup gelsin, o gün Anadolu’nun harcını, kanımızla biz kardık ve o harç bizi Viyana önlerine kadar götürdü, o harç Yemen’de hâla orada köylerimiz var. 150 bin Mehmet’i orada bıraktık ve hâla orada etle tırnak gibidirler. O ruh bizi Niğbolu’ya götürmüştür, o ruh bizi Barbaros’la Akdeniz’e, Atlas Okyanusu’na kadar açmıştı ve en son o ruhla Çanakkale’de, dünyanın dört bir tarafından, Kırım’dan, Romanya’dan, Bulgaristan’dan, Bosna Hersek’ten, Arnavutluk’tan, Lübnan’dan, Suriye’den, Hicaz’dan, Mısır’dan, Cezayir’den, Bağdat’tan, Basra’dan, Yemen’den, Zaho’dan, Erbil’den bizi Çanakkale’ye topladı. Malazgirt ruhunu orada muhafaza etmek ve korumak için."
"OSMANLI HERKESİN DERDİNE KOŞUYORDU"
Osmanlı İmparatorluğu dönemine değinen Çelik, şunları kaydetti; "Bu yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının imamesi Osmanlı İmparatorluğuydu. Bugün onun toprakları üzerinde 40 civarında bağımsız ülke var. Bugünkü Amerika gibi, her tarafta, üç büyük eski kıtanın her tarafından Amerikan üsleri Osmanlı devletinin de üsleri vardı. İnsanlık tarihine medeniyet, adalet ve hak diye damga vurmuştur bu medeniyet coğrafyası. Afrika’da birisinin başı derde girdiğinde, güneşin doğduğu yer İstanbul’a bakar. Açe’de birisinin başı derde girdiğinde, zulme dünyanın neresinde olursa olsun, rengi, dini, dili ne olursa olsun, Osmanlı kendisine başvurana mutlaka 400 levent gönderir, orada küçük bir kale yaptırır, bayrağını diktirir ve o zulme son verirdi. Biz böyle misyonu tarih boyunca yüklenmiş bir milletiz. Bize bu yüzyılın başında dediler ki siz, dünyadaki çirkin yüzümüzü deşifre ediyorsunuz bu duruşunuzla. Bizi o yüzden ortadan kaldırdılar."
1071 TARİHÇİYİ BULUŞTURDUK
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bu yıl 1071 tarihçiyi Malazgirt’te buluşturduğunu vurgulayan Gençlik ve Spor Bakanlığı Eğitim Kültür ve Araştırma Genel Müdürü Harun Sönmez de, şunları söyledi: "Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak önceliğimiz, yeni Türkiye’nin teşekkülünde yer alacak gençlerimizi tarih şuuruyla yetiştirmektir. Emin adımlarla yürüyebilmenin yegane yolu, tarihin izini sürmektir. Bu amaçla yurdumuzun her köşesinde görev yapmakta olan genç tarihçileri ve gelecekte eğitim ordusuna katılacak namzetleri Türk Tarih Kurumu’yla birlikte belirlediğimiz alanda uzmanlaşmış tarihçileri, tarihin gerçek mekanlarında buluşturup, bilgi paylaşımında bulunmak, bilgi birikimini artırmak ve pekiştirmek, yeni tarihi bilgiler devşirmek ve bu bilgilerini muhataplarına ulaştırmak için buradayız. Tarih çağrışımı olsun diye, 81 ilden 13, toplam 1071 genç tarihçiyi bu coğrafyada buluşturduk. Binlerce genç tarihçi vasıtasıyla yüz binlerce tarih şuurunu kazandırmayı hedefledik."
"MALAZGİRT’İ DOĞRU TANITMALIYIZ"
Vali Vedat Büyükersoy da, Malazgirt’in doğru tanıtılması gerektiğini söyledi. Malazgirt’in doğru tanıtılmasına büyük ihtiyaç olduğuna işaret eden Vali Büyükersoy, şunları söyledi: "Malazgirt hiç şüphesiz, Çanakkale, Gelibolu kadar hatta ondan daha kıymetli, çok daha önemli bir mekan. Bu mekanın iyi tanıtılması gerektiği kanaatindeyiz. Malazgirt’in doğru tanınmasına çok büyük ihtiyaç var. Malazgirt Zaferi, Anadolu’yu vatan edinen bir zaferin adıdır. Bu zafer o kadar kıymetli ki, onu biz doğru tanıdığımız takdirde, bugün yaşamakta olduğumuz problemleri, yaşamamamız gerekir diye düşünüyorum. Çünkü, kardeşlik ruhu, birlik ve beraberlik Malazgirt’te yatıyor. Biz bu sene Çanakkale’ye olduğu gibi Malazgirt’e de gençlerimizin tarih ve kültür seyahati yaparak bu kutsal mekanı tanımaları için Milli Eğitim Bakanlığı’na müracaat ettik. Onlar da uygun buldular."
MALAZGİRT PANORAMA KURULMALI
1453 Panorama’ya benzer Malazgirt Panoraması’nın da olması gerektiğini belirten Büyükersoy, bunun için talepleri olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı: "Malazgirt’te, 1071 Malazgirt Panorama yapılması için girişimde bulunduk. Aynı 1453 Panoraması gibi bir panorama yapılmasını talep ettik. Burada hem Malazgirt Zaferi canlandırılacak, aynı zamanda buraya gelen gençlerin Malazgirt’i, Ahlat’ı, Adilcevaz’ı, bu civardaki Selçuklu mezarlığını tanıma fırsatı sağlanmış olacaktır."
Yapılan konuşmaların ardından 1071 tarihçiyle hatıra resmi çektirildi. Çalıştay, üniversitedeki dersliklerde yapılan programla sona erdi.