Mersin’de Orman Yangınları Yarıya Düştü
Mersin Orman Bölge Müdürü Abit Baca, geçen yıl 155 orman yangınında 509 hektarlık orman örtüsü zarar görürken, bu yıl yangın sayısının 85’e, yangında zarar gören ormanlık alan miktarının da yaklaşık 70 hektara düştüğünü bildirdi. Baca, “Bu, Mersin halkının duyarlılığını gösterir. Aynı zamanda bizim ekiplerimizin hassasiyetinin, fedakar ve başarılı çalışmalarının emeğidir” dedi.
Mersin, bu yıl orman yangınlarıyla mücadelede oldukça başarılı bir sezon geçirdi. Özverili çalışmalar sonucunda hem yangın sayısında hem de yanan alan miktarında çok belirgin bir düşüş sağlandı. Başta Orman Bölge Müdürlüğü’nün başarılı ve özverili ekip çalışması olmak üzere Mersinlilerin orman yangınlarına karşı daha çok bilinçlenmesi ve poyrazlı gün sayısının az olması, Mersin’in akciğeri ormanları yangınlardan korudu.
En ufak bir duman gördüğünde haber veren vatandaşlara teşekkür eden Mersin Orman Bölge Müdürü Baca, bu yıl Mersin’de meydana gelen orman yangınlarına ilişkin İHA muhabirine açıklama yaptı. Artık yağmurların yağdığını, kritik mevsimin biraz aşıldığını ve bir yangın sezonunun sonuna doğru geldiklerini ifade eden Baca, orman yangınlarında bu yıl başarılı bir sezon geçirdiklerini söyledi. Geçen yıla göre bu yıl poyrazlı günlerin çok fazla olmadığını dile getiren Baca, “Bugün itibariyle orman alanında 85 adet yangın meydana geldi, 70 hektar civarında da orman örtüsü zarar gördü. Geçen yılki rakamımız 509 hektarlık bir alandı ve ormanda 155 yangın meydana gelmişti. Ormana sirayet ettiği için çok büyük tehlike oluşturan zirai alanda çıkan orman yangınlarında ise geçen yıl yaklaşık 800 yangın çıkarken, bu yıl 350 civarında yangın meydana geldi. Tabi bu Mersin halkının duyarlılığını gösterir. Aynı zamanda bizim ekiplerimizin hassasiyetinin, fedakar ve başarılı çalışmalarının emeğidir bu” diye konuştu.
“İLK MÜDAHALE SÜREMİZİ 15 DAKİKAYA İNDİRDİK”
Mersin Bölge Müdürlüğü bünyesinde bu yıl önceki yıllara göre tedbirlerde ve yangın organizasyonunda daha başarılı, daha dikkatli, alan savunmasını yapacak şekilde bir organizasyon çalışması yaptıklarını kaydeden Baca, kritik bölgeler olan alt ve orta rakımlar ile Göksu Vadisi boyunca Orta Anadolu’dan gelen poyraza açık olan Silifke, Gülnar ve Mut bölgelerinde organizasyonlarını ve araç sayılarını daha çok artırdıklarını belirtti. Arkasında 350 litrelik su tankı olan ilk müdahale araçlarının sayısını da artırdıkları bilgisini veren Baca, “İlk müdahale araçlarımızı, ekip merkezinden 10-15 dakika mesafeye götürerek, 11.00-19.00 saatleri arasında nöbet tutturduk. Eskiden o bölgelerde herhangi bir yerde yangın ihbarı geldiğinde 20 dakikada ulaşıyorsa şimdi 15 dakikada ulaşır pozisyona geldik. İlk müdahale yangınla mücadelede çok önemlidir. Bu süremiz geçen yıl 17 dakika iken bu yıl 15 dakikaya düştü. Orman Genel Müdürlüğümüzün hedefi de zaten 15 dakikaydı. Belki önümüzdeki yıllarda bunu daha da düşürürüz” ifadelerini kullandı.
“EKİP VE ARAÇ KONUSUNDA BİR SIKINTIMIZ YOK”
Yanan alan miktarının az olmasında bunun etkisinin büyük olduğunu vurgulayan baca, “Yangın küçükken müdahale edildiğinde söndürmesi çok kolay olur. Büyüdükten sonra bölgedeki bütün hava kuvvetleri gelse, uçak, helikopterler gelse söndürmekte zorlanırsınız. Çünkü tabi afettir yangın da. O yüzden küçükken daha kolaylıkla müdahale edilip söndürülebiliyor. Biz de o felsefe doğrultusunda çalışıyoruz, arkadaşlarımızla beraber o şekilde organizasyon yaptık. 2,5 tonluk su kapasiteli 58 arazöz, 12’şer tonluk 20 su tankerimiz var. Su tankerlerini de ilk müdahale aracı gibi çeşitli mesafelerde alan savunmasına uygun şekilde kritik noktalarda bekletiyoruz. 28 tane de arkasında 350 litrelik su tankı olan ilk müdahale aracımız var. Normalde arazözümüz asfaltta en fazla 60-70 kilometre hızla gidebilirken, ilk müdahale araçları yangın ihbarı geldiğinde yolun kalitesine göre 110-120 kilometre hız yapabiliyor. Yani yarı oranında çabuk varıyor. Çabuk vardığı için hemen kısa sürede yangın küçükken söndürebiliyor. Ayrıca, biri Silifke’de, diğeri Bozyazı’da 4 ay boyunca konuşlanan iki adet helikopterimiz var. Yaklaşık 650 civarında yangınla mücadele yapan işçimiz, 50 tane de gözetleme kulemiz var. Bunlardan 6’sında kamera var ve bilgisayar sistemi üzerinden 24 saat gözetleme yapıp ikaz ediyor.Yani şu anda bir sıkıntımız yok” şeklinde konuştu.
“VATANDAŞLARIMIZDAN HASSASİYET BEKLİYORUZ”
Geçen yılki rakamlarla karşılaştırıldığında, gerek ormanlık alanda gerek zirai alanda hem yangın çıkma sayısının hem yanan alan miktarının oldukça düştüğüne dikkat çeken Baca, özellikle ormanlık alanda çok belirgin fark olduğunun altını çizdi. Başta Mersin Orman Bölge Müdürlüğü’nün bunda çok büyük etkisi olduğuna işaret eden Baca, şöyle devam etti: “Ayrıca insanlarımız gittikçe bilinçleniyor. Mesela bundan 7-8 yıl önceki yangınların çıkma nedenlerine baktığımızda yüzde 92-93 insan kaynaklı dikkatsizlik ve ihmal birinci sıradaydı. Bugün yine birinci sırada bu var ama dikkatsizlik ve ihmalden çıkan yangın oranı bugün itibariyle yüzde 84-85’e düştü. Son dönemde daha çok enerji nakil hatlarından çıkan yangınlarda artış oldu. Bunun nedeni de nüfusun artması, enerji hatlarının bunu kaldıramaması, yaz sıcakları ve rüzgarla birlikte meydana gelen kopmalar ve trafolardaki patlamalar. Bu da yangın çıkarıyor maalesef. Öte yandan, insanlarımızın duyarlılığı biraz daha arttı ve duman gördüklerinde her seferinde Alo 177 hattından bize ihbar ediyorlar. Bu hattımız ücretsizdir, bu konuda önümüzdeki dönemlerde de vatandaşlarımızdan her zaman hassasiyet bekliyoruz.”