Mersin’deki ’tank’ Tartışması

Mersin’de Silifke ve Toroslar ilçe belediye başkanlarını karşı karşıya getiren ’tank’ tartışması sürüyor.
Silifke’deki Kıbrıs Şehitliği’nde bulunan tank ve kayzerin, Toroslar Belediyesi’nce yaptırılan Rauf Denktaş Parkı ve Açık Hava Müzesi’ne taşınmasıyla başlayan tartışmalar hız kesmeden devam ediyor. Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, olayın üzerinden 5 gün sonra konunun takipçisi olan Silifke Belediye Başkanı Mustafa Turgut’a, "Tepki göstermek için neden 5 gün bekledin?" dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Meclis Toplantısı’nda da gündeme gelen konuyla ilgili açıklama yapan Tuna, 1976 yılından beri Silifke’de sergilenen tank ve kayzerin, kaderine terk edilmiş bir vaziyette olduğunu öne sürdü. Toroslar Belediyesi olarak, Türk milletinin milli ve manevi duygularını ön planda tutan bir yönetim anlayışı sergilediklerine dikkat çeken Tuna; “Bu malzemeler, ilçemize 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde getirildi. Bu sürenin üzerinden 5 günlük bir süre geçti. Bugüne kadar her hangi bir açıklama yapmayan Silifke Belediye Başkanı Sayın Mustafa Turgut Bey, neden halkın tepkisinin ardından malzemeleri sahiplenme duygusu içerisine girdi? Öncelikle bunu sorgulamak lazım” diye konuştu.
1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nda Rumlardan ele geçirilen tank ve kayzerin, Toroslar ilçesine getiriliş hikayesini de anlatan Tuna; “Bu malzemeler; 1976 yılında Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından Silifke’de bulunan Kıbrıs Şehitliği’ne getirilmiş. Daha sonra bu alan Milli Parklar Genel Müdürlüğü himayesinden çıkarak, ormanlık bir yer olması nedeniyle Orman Bölge Müdürlüğü’nün uhdesine girmiştir. Ancak emtialar, Orman Bölge Müdürlüğü’nün envanter kayıtlarında olmaması nedeniyle boşlukta kalmış, hatta Silifke Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri tarafından bu alana 4 bin TL’lik bir bakım masrafı yapılmış. Bu masrafı yapan kişiye de kendi sorumluluk alanında olmayan bir konuya masraf etmekten dolayı, müfettişler tarafından zimmet çıkarılmış ve görevli arkadaşımız ağır ceza mahkemesinde yargılanmış. Yaklaşık 6 ay önce de Orman Bölge Müdürlüğü bu alana bakamadığı gerekçesiyle iç mekanda bulunan tabanca, tüfek ve mermi gibi malzemeleri Deniz Müzesi’ne devretmiş. Deniz Müzesi Müdürlüğü de bir açık hava müzesi projemiz olması nedeniyle tank ve diğer araçları bizim alabileceğimizi söyledi. Bunun üzerine Garnizon Komutanlığı ile gerekli yazışmalar yapıldı. Garnizon Komutanlığı onay almak için Mersin Valiliği’ne, bilgisi olması içinde Orman Bölge Müdürlüğü’ne yazı yazarak malzemeleri bize teslim etti" şeklinde konuştu.
CHP Silifke İlçe Başkanı Mustafa Şimşekli’nin, ’Kimsenin haberi yok. Bir gecede bir operasyonla bunları alıp götürüyorlar. Bunu kabul etmiyoruz. O tanklar ve bütün malzemeler gelinceye kadar hesabını soracağız” sözlerini de eleştiren Başkan Tuna, “Bu malzemeleri 3 gün süren bir çalışmayla ilçemize getirdik. İfade edildiği gibi bir gece operasyonu yok" dedi.
"SİLİFKELİ HEMŞEHRİLERİMİZİN EMANETİ, EMANETİMİZDİR"
Silifkelilerin vatanını, milletini, bayrağını ve değerlerini seven kişiler olduğunu dile getiren Tuna, halkın tepkisinin normal olduğuna dikkat çekti. Silifke Belediye Başkanı Mustafa Turgut’un olayın üzerinden günler geçmesinin ardından halkın tepkisi ile karşılaşması nedeniyle siyasi kaygılar içerisine girdiğini ileri süren Tuna, şöyle devam etti; “Bu olayda siyaset olmaz. Çünkü bu hatıralar Türk milletinin tarihi değerleridir. Silifkeli vatandaşlarımızın gösterdiği tepkiye hak veriyorum. Ancak Sayın Belediye Başkanı arkadaşımızın, olayın üzerinden günler geçtikten sonra halkın tepkisinin ardından olayla ilgilenmeye başlamasını da son derece manidar buluyorum. Kaldı ki, yaklaşık 6 ay önce şehitlikte bulunan tabanca, tüfek ve mermi gibi iç mekanda sergilenebilecek emtialar Mersin Deniz Müzesi’ne getirilmiş. Belediye Başkanı arkadaşımız neden o zaman tepki göstermedi de şimdi tepki gösteriyor. Bu emtialar Silifke’nin hatırasıdır, atalarımızın yadigarıdır. Yıllardır bakımsız bir şekilde bırakılan malzemeleri getirdik ve tarihimiz açısından önemli olan Rauf Raif Denktaş Parkı ve Açık Hava Müzesi’nde sergileyerek bu hatıraları gelecek nesillere aktaracağız. Silifkeli hemşehrilerimiz merak etmesinler, emanetleri, emanetimizdir.”
"BELEDİYE SAHİP ÇIKACAKSA MALZEMELERİ VERMEYE HAZIRIZ"
Rauf Raif Denktaş Parkı’nı, Mersin ile Yavru Vatan Kıbrıs arasındaki ilişkiler daha sıcak tutmak, tarih şuurunu yaşatmak ve savaşın ne kadar acı bir olay olduğunu göstermek amacıyla inşa ettiklerini de ifade eden Tuna; “Biz tarihin derinliklerinden gelen Türk milletinin milli şuuruna ait ne varsa onlara sahip çıkmakla mükellefiz. Burada sahip çıkılmayan bir değere sahip çıkılınca tabi iş kıymetlendi. Biz o malzemeleri yerinde sahip çıkacağımız için aldık. Bu işin sorumlusuyuz ve emanetçisiyiz. Eğer belediye sahip çıkacaksa bizim yaptığımız gibi gerekli yazışmalarını yapsın, TSK’da bizden bu malzemeleri talep ederse geri vermeye hazırız. Biz tarihi ve milli değerlerine sahip çıkan, tarih şuurunun bilinci içerisinde olan yanımızla o parkta hem savaşın ne kadar sıkıntılı bir olgu olduğunu ispat etme anlamında hem de barışın ve kardeşliğin yaşatılması ve orada sergilemiş olduğumuz malzemelerle manevi bir ruh oluşturma gayreti içerisindeyiz. Ve hakikatken orayı takip eden insan sayısının hayli arttığını görüyoruz. Bu gerçekten bizim içinde çok anlamlı, milli refleksleri diri tutma anlamında çok önemli diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.