Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof.dr.aslan:

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof.dr.aslan:

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeynep Aslan, UNESCO’nun "Dünya Doğal ve Kültürel Miras Listesi"nde yer alan Kapadokya bölgesinin turizmden hak ettiği payı alamadığını söyledi.
Aslan yaptığı açıklamada, peribacaları, yeraltı şehirleri, kayadan oyma dinsel merkezleri ve eşsiz güzellikteki vadileri ile her yıl yaklaşık 2,5 milyon yerli ve yabancı turisti ağırlayan, Türkiye’nin önemli turizm merkezlerinden biri olan Kapadokya bölgesinin kültür ve inanç turizmi alanlarında daha iyi bir noktaya gelebileceğini ifade etti. Doğal güzelliklerinin yanında farklı bir kültürü de içerisinde barındıran Kapadokya bölgesinin dünyada bir başka benzerinin olmadığına dikkat çeken Prof. Dr.Aslan: “Kapadokya bölgesi turizm açısından çok önemli. Ender bulunan doğal güzelliklere sahip olan bir yer. Genelde kültür turizmine hitap eden bir yer. Kültür turizminin de kendine özgü bir önemi vardır. Bu yadsınamaz o da şudur; Kültür Turizminin alternatifi yoktur. Mesala; bir denizin, bir şifalı suyun veya başka bir faaliyetin alternatifini dünyada bulabilirsiniz. Bunları belki de Türkiye içerisinde de bulabilirsiniz ama kültür ülkelere özgüdür, milletlere özgüdür. Dolayısıyla bir milletin kültürünü başka bir yerde aramanız, bulmanız mümkün değildir. O yüzden Kapadokya bölgesinin böyle bir önemi de var. Doğal güzelliklerinin yanında aynı zamanda kültürel özelliklerini de içinde barındıran bir yer. Hem kültür turizmi açısından çok popüler bir yer olabilir hem de inanç turizmi açısından çok iyi değerlendirilebilir diye düşünüyorum. Bu iki turizm türü diğer turizm çeşitlerinden çok farklıdır. Çünkü alternatifi yoktur. O nedenle buradaki yeraltı şehirleri, kayadan oyma kilise ve şapeller çok daha iyi değerlendirilebilir. Şu anda hak ettiği yerde olduğunu söyleyemeyiz. Daha fazla turist çekilebilir” dedi.
Hristiyanlığın önemli merkezlerinden biri olan Kapadokya bölgesinde ilk Hristiyanlar tarafından yapılmış çok sayıda manastır, kilise ve şapel bulunduğuna ve bunları ziyaret etmek için çok sayıda yabancı turistin bölgeye geldiğine dikkat çeken Aslan, bu özellikleri ile de bölgenin inanç turizmi ile ön plana çıkarılabileceğini ifade etti. Son yıllarda Koreli, Brezilyalı, İspanyol, Japon, Meksikalı ve ABD’li turistlerin bölgeye daha fazla geldiğini ve bu ülkelerden gelen turistlerin gelir düzeylerinin oldukça yüksek olduğunu söyleyen Aslan, bu turistlerin bölgedeki geceleme oranlarının arttırılarak hem bölgeyi daha iyi tanımalarının sağlanabileceğini hem de bu sayede daha iyi bir tanıtımın yapılabileceğini vurguladı. Aslan: “Bölgeye gelen turistlerin ortalama 1.6 gün geceleme yapmaları bence çok az. Bu bir sıkıntı. Deniz kenarına giden bir turist 3-5 gün orada kalıyor. Buraya gelen turistlere ise hızlandırılmış bir şekilde bölge tanıtılıyor. En iyi ihtimalle turist 2 gece konaklıyor. Hızlı bir tur söz konusu. Bu turlar yavaşlatılabilir” diye konuştu.
Yurt dışından bölgeye gelen yabancı turistlerin acenteler tarafından çoklu tur programları içerisinde getirildiğini ve Kapadokya’nın tek bir destinasyon olarak pazarlanmadığını kaydeden Aslan, bu durumun bölgeye gelen turistlerin geceleme oranlarını düşürdüğünü ve bölgeyi çok iyi tanıyamadan ayrılmalarına neden olduğunu savundu. Aslan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu bölgeye gelen turistlerin büyük kısmı farklı güzergâhları izleyerek geliyor. O tur programı içerisinde Kapadokya sadece bir nokta olarak satılıyor. Türkiye’ye getirilen turist sahil bölgesine gidip denize giriyor oradan Pamukkale’ye gidiyor ve sonrasında Kapadokya’ya geliyor. Buran ise İstanbul’a giderek 5 gün içerisinde Türkiye’yi gezmiş oluyorlar. Bu da hızlandırılmış bir tur oluyor. Bana göre Kapadokya başlı başına bir destinasyon olarak satılabilir diye düşünüyorum. Bunun için pazarlama politikaları değiştirilebilir. Bölgeye gelen turistin burayı gezmesi için en az 3-4 gün ayrılması gerekir. Bu nedenlerden dolayı Kapadokya’nın hak ettiği yeri bulmuş olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bölgede tarihi ve doğal güzelliklerin yanında turizm işletmelerinin kalitesi çok iyi. Özellikle kayadan oyma butik oteller yurt dışındaki çoğu otelden daha iyi. Yıldızlı otellerimizin kalitesi de gerçekten çok iyi”