Nevşehir Ülkü Ocakları Tarafından Uygur Türkleri İçin Yapılan İmza Kampanyası Sona Erdi
Nevşehir Ülkü Ocakları Başkanlığı tarafından 5 Aralık 2014 tarihinde Uygur Türkleri için başlatılan imza kampanyası sona erdi.
Nevşehir Ülkü Ocakları Başkanı Yahya Leblebici, düzenlenen imza kampanyasıyla ilgili olarak Ülkü Ocakları İl Binası önünde basın açıklaması düzenledi. Leblebici, "Sevgili Peygamberimizin övgüsüne nail olan kutlu bir ceddin torunları, mazlum Doğu Türkistan’da ki Müslüman Uygur Türkleri’nin durumuna sessiz kalmayarak dilsiz şeytanlara inat kararlılıklarını ortaya koymuşlardır. Ata topraklarında çileleri bitmeyen, gözyaşları dinmeyen ve 21. yüzyılda göz göre göre soykırıma tabi tutulan soydaşlarımızın asla yalnız olmadıklarını göstermişlerdir. Tayland’daki soydaşlarımızın ülkemize getirilmesi için yapılan imza kampanyamız genelinde 35 milyon Uygur Türk’ünün tamamına olan desteğimizin ifadesi, Türk Dünyası’na olan sevdamızın eseridir. Din ve vicdan hürriyeti tanınmadığı, ses bayrağımız Türkçe’mizin susturulmaya çalışıldığı, namuslarına ve canlarına göz dikildiği bir dönemde Müslüman Uygur Türkleri adeta var olma savaşı vermektedirler. Felaketler, tüm bu baskılardan ve işkencelerden dolayı anılarını, vatanlarını, akrabalarını geride bırakarak göç yolunu tutan soydaşlarımızın yakasını bırakmamaktadır. Kendi toprağında Kızıl Çin’in zulmüne uğrayan soydaşlarımız göç yollarında da açlığa, susuzluğa, hastalıklara karşı mücadele etmektedir. Çok açık olarak ifade ediyorum ki, içeride zulmün mümessili katil Çin, dışarıdaki zulmün mümessili ise Uygur Türklerini sahipsiz bırakan kalbi taş kesmiş çehrelerdir" dedi.
Leblebici ayrıca, " Tarihi, kültürel ve dini bağlarımızı hiçe sayarcasına her şeyden öte bu insanlık dramına sessiz kalan mevcut Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ise zalimin en büyük ortağıdır. Bunun en somut göstergesi, Çin zulmünden kaçmak için Tayland’a sığınan soydaşlarımızın yaşadıklarıdır. Eğer bugün kundaktaki bebek soğuktan donarak vefat ediyorsa, yüzlerce soydaşımıza Tayland da adeta mahkum muamelesi yapılıyorsa, her geçen gün bir önceki günden daha kötüye gidiyorsa ve nihayetinde umudunu Türkiye’ye bağlayan bacılar, analar, ihtiyarlar, gençler ve çocuklar hayal kırıklığına uğruyorsa bu rezil tablonun mimarlarından biride siyasi iktidardır. Sadece birkaç cılız açıklama ile kamuoyuna gaz alma operasyonu yapanlar, Çin’in zulmüne ortak olmaktadırlar. Zira zalimin batıldaki dirayetinin, onda birini dahi göstermeyenler ya bu davayı Hak saymamakta ya da inandığı uğrunda mücadele edecek cesareti gösteremeyecek kadar korkaktırlar” ifadelerini kullandı.