(özel Haber) Işid’e Katıldığı İddia Edilen Çocuk, Ailesini Perişan Etti
Bağcılar’da, evinden altı gün önce ayrılan ve IŞİD’e katıldığı iddia edilen 14 yaşındaki Doğan İşbulan, ailesini perişan etti. Oğlunun ardından ağlayan anne Yadigar İşbulan, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’a yalvararak yardım istedi. Baba Azat İşbulan ise, “Bir evladın yapacağı en güzel cihat, anne babasına itaat etmektir” dedi.
Son olarak küçük yaştaki militanlara yaptırdığı katliamla gündeme gelen IŞİD, bu kez de Bağcılar’da bir kayıp olayı ile yeniden gündeme geldi. İşbulan ailesinin iddiasına göre, 14 yaşındaki çocukları Doğan, sosyal medyadan bağlantı kurduğu kişilerin yardımıyla IŞİD’e katıldı. En son 9 Ocak Cuma günü görülen Doğan İşbulan, babası ve annesine iş bulduğunu ve cumartesi sabah erkenden işe gideceğini söyledi. O günden sonra kayıplara karışan Doğan İşbulan, iki gün sonra Sultangazi’de bir lisenin adresini sordu.
EN GÜZEL CİHAT ANNE BABAYA İTAAT ETMEKTİR
Kaybolduğu günden beri 14 yaşındaki oğlu Doğan İşbulan’ı bulmak için büyük çaba sarf eden Azat Hasan İşbulan, “En son Cuma günü gördüm. Cuma günü biz gece saat 02.00’ye kadar oturduk. ‘Baba ben pastanede bir iş buldum, sabah oraya gideceğim’ dedi. Ben de sabah işe gidecektim odasını kontrol ettim. Kendisini yerinde bulmadım. Annesine sordum. ‘Ben yarım saat önce kontrol ettim yerinde yoktu’ dedi. Ben de geceki açıklamalarına istinaden işe gittiyse akşam gelir dedim ve işe gittim” dedi.
Akşam eve gelmeyince polis merkezine başvurduklarını belirten Azat Hasan İşbulan, şunları söyledi: “Yaptığımız araştırmalarda Facebook’taki arkadaşları ile bağlantıya geçtik. Facebook’taki arkadaş listesinden bir arkadaşı ile telefonla görüştüm. Ona ‘ben Cihad’a gideceğim’ demiş. O da ‘evinde otur’ demiş. ‘Böyle şeylerle işin’ olmasın demiş. Diğer çocuğum da Doğan’ın Facebook sayfasından Doğanmış gibi bazı arkadaşları ile görüştü. Konuşma sırasında ‘Küçük Mücahit yoksa Suriye’de misin?’ diye mesaj geldi. Bir başka arkadaşı da Doğan’ın şuan Irak’a ulaştığını söyledi”
“VATANIMIZA SALDIRI VARSA BİZDE CİHAT EDELİM”
Oğlu Doğan İşbulan’ın cüzdanında annesi tarafından bir miktar parası bulunduğunu anlatan baba Azat Hasan İşbulan, “Baba ne olur bana o parayı ver, ben imanın zirvesini yaşayacağım dedi. Allahu Teala demiyor mu malınızla canınızla cihat edin diye. Ben de dedim ki, oğlum eğer varsa şuan vatanımıza, milletimize herhangi bir saldırı, namaz kılmamızı engelleyecek, camimize saldıran. Varsa biz de o cihadı edelim” şeklinde konuştu.
“EN GÜZEL CİHAT ANNE BABAYA İTAATTİR”
Oğlu Doğan İşbulan’a da seslenen ve bu sırada ağlayan baba Azat Hasan İşbulan, “Eğer oğlum beni duyuyorsa, bir evladın yapacağı en güzel cihat anne ve babasına itaat etmesidir. Bütün sülalemiz senin peşine düşmüş. Yeter ki bir yakınını ara sen yeter ki ara canımı verir seni oradan kurtarırım” dedi.
“GİDERSEM AĞLAR MISIN DERDİ, NEREDEN BİLEYİM GİDECEĞİNİ”
Oğlu Doğan İşbulan’ın facebook’ta kapak fotoğrafı yaptığı ve hiç tanımadığı bir şahısla çekildiği fotoğrafı gösteren anne Yadigar İşbulan ise şunları söyledi: “Zaten onun beynine yerleştirmişlerdi. İşte şirk okullarına gitme demişler. Normalde okulu seven bir çocuktu. Ben işe gitmiş diye şüphelenmedim. O gün beklemedim gelmedi. Herhalde bir yere takılmıştır diye düşündüm. Ama gelmeyince ve kimliğinin de olmadığını anlayınca babasını aradım. Kardeşinin söylediğine göre internette tanımadığı kişilerle görüşüyormuş.”
Cumhurbaşkanı ve Başbakan’dan yardım isteyen Yadigar İşbulan, oğlunun son aylarda çok değiştiğini söyledi.
Yadigar İşbulan, "IŞİD’e katılma ihtimali dışında bir ihtimal yok mu" şeklindeki bir soruya şöyle karşılık verdi: “Başka bir ihtimal yok. Çünkü ben kızlı erkekli yer de çalışmam burası şeriat ülkesi değil. Ne bileyim. Buradakiler müşrik falan diyordu. Bize karşı çok değişmişti. Bana, ’ben gidersem ağlar mısın?’ derdi. Nereden bileyim gideceğini. Asla ondan beklemiyordum. Ben Başbakanımdan, Cumhurbaşkanımdan özellikle rica ediyorum. Ne olur çocuğumu bulsunlar. 14 yaşında. Yaşı ne ki IŞİD’e katılsın. Doğan, beni duyuyorsan ne olur oğlum evine dön. Kaç gündür gözüme uyku girmemiş artık konuşamıyorum. Ne olur evine dön.”