(özel Haber) Sörfçüyü Kurtaran Ekipler, Hayat Kurtaran Teçhizatlara Dikkat Çekti

Kumburguz’da yaşanan deniz kazasının ardından uzmanlar, deniz araçlarında bulundurulacak bazı teçhizatlar ile nasıl hayatta kalınabileceğini gösterdi. Son olarak Bostancı sahilinde sörfü hasar gördükten sonra mahsur kalan sörfçüyü kurtaran kurtarma ekipleri, denizde sergiledikleri örneklerle o teçhizatların nasıl kullanılacağını gösterdi.
Denizciler Dayanışma Derneği’ne bağlı olarak gönüllü görev yapan kurtarma ekipleri, deniz bisikleti, küçük sandal, kano, şişme bot gibi araçlarla denize çıkıldığında, araçlarda neler bulunması gerektiğini gösterdi. Denizde yapılan uygulamalarda mahsur kalanlar önce düdük kullandı daha sonra ise el feneri. Ardından duman kandili kullanan ekipler, herkesin bir hafta önce Bostancı sahilinde mahsur kalan sörfçü kadar şanslı olmayacağını vurguladı. Bir hafta önce çekilen görüntülerde, görevden dönen kurtarma ekipleri, sörfü hasar gördüğü için denizde mahsur kalan bir sörfçü ile karşılaşıyor. Sörfçü kurtarma ekipleri tarafından dikkatli bir şekilde bota çıkarılıyor daha sonra sörfü ile başka bir tekneye teslim ediliyor.
KARASULARIMIZ BİR ÇOK ÜLKENİN KARASULARINA GÖRE TEHLİKESİZ
Denizciler Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Argıc, denizlerimizin birçok ülkenin karasularından daha tehlikesiz olduğunu belirterek, denize açılanların eğitimden geçirilmesi ve araçlara pahalı olmayan ufak tefek teçhizatlarla tedbir alınması gerektiğini söyledi.
Denizciler Dayanışma Derneği’nin çalışmaları ile ilgili bilgi veren Argıç, “Derneğimiz kurulduğu gün itibari ile bu konuda tek yetkili olan Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın izni ve yıllık denetimleri ile Kalamış Marina’daki istasyonu ve Pendik Marina’ya kadar, Adalar ve karşıda Ataköy Marina’ya kadar olan yaklaşık 10-12 millik bir bölgede çalışmalarını sürdürmektedir. Ve bu bölgede İstanbul deniz trafiğinin, İstanbul amatör denizcilerinin en çok kullandığı bu bölgede gönüllü olarak 7 gün 24 saat bu hizmeti Sahil Güvenlik Komutanlığımızın verdiği yetki ile izinle yapmaktayız. Biz bugüne kadar bin 850 olaya müdahale ettik. Bunlardan 500 tanesi can kurtarma ile ilgili. Geri kalanı ise zorda olan teknelerin yedeklenmesi, çekilmesi, teknik hizmet götürülmesi gibi destek hizmetleridir” dedi.
Deniz kazalarında birçok eksikliler gördüklerini ifade eden Argıç, “Şuana kadar yapılan eğitimlerimizde bin kişiye denizcilik eğitimi verdik. Ülkemizde maalesef birçok ölümcül deniz kazası görüyoruz. Bunlardan en fazlası kıyılardaki boğulmalar, sandalla denize açılanlar deniz bisikleti gibi. Bunlar için ne yapabiliriz diye tabi çok kafamızı yoruyoruz. Karasularımızın birçok ülkenin karasularına göre daha tehlikesiz” şeklinde konuştu.
Çok ufak, pahalı olmayan bir takım önlemlerle emniyet tedbirinin alınabileceğini ifade eden Argıç, “Bizim önce kendi ailemizden başlayıp okullarda özellikle denizin tehlikeli olabilecek yönlerini ve yüzme öğretilmesini mecburi ders olarak okutulması gerekiyor” diye konuştu. Argıç daha sonra denize açılan araçlarda neler bulunması gerektiğini gösterdi.