(özel) Sinagog Yaralısı Maratonda Ter Dökecek

(özel) Sinagog Yaralısı Maratonda Ter Dökecek

Türkiye’yi ve dünyayı sarsan en kanlı terör eylemlerinden Sinagog saldırılarında yaralandı, günlerce yoğun bakımda kaldı. Kendine geldiğinde ise yürüyebilme ve konuşabilme yetisini kaybettiğini öğrendi. Ancak o yılmadı, hayata yeniden tutunabilmenin gücünü sporla keşfetti. Aydın Kara, önce ayağa kalktı ardından kendini ifade edebilecek konuşma gücüne sahip oldu. Şimdilerde ise Dünyada iki kıta arasında koşulan tek maraton özelliğine sahip olan 36’ıncı İstanbul Maratonu’nda ter dökmeye hazırlandığını belirtti.
İstanbul’da 15 Kasım 2003 yılında Beyoğlu’ndaki Neve Şalom Sinagogu ve Şişli’deki Beth İsrael Sinagogu’na düzenlenen eylemlerde onlarca kişi yaşamını yitirmiş yüzlerce kişi ise yaralanmıştı. Bomba yüklü araçların farklı zaman dilimlerinde infilak etmesi sonucu gerçekleşen ikiz saldılar Türkiye tarihine en kanlı terör eylemleri olarak geçti. Sokakları savaş alanına dönüştüren saldırının üzerinden geçen 11yılın ardından ne gidenler ardından bıraktıkları acıları ile unutuldular ne de hayatlarına kaldığı yerden devam etmek isteyenlerin acı dolu travmayı atlatabilmeleri kolay oldu.
DEĞİŞİM 1 YIL ARADAN SONRA
11 yıl önce saldırıların Şişli ayağında her sabah yaptığı gibi evinden işine gitmek için yola koyulan Aydın Kara da saldırıdan yüzlerce yaralı olarak kurtulmayı başaran isimlerden biri. 40 yaşındaki Kara, kaldırıldığı hastanede 20 gün yoğun bakımda kaldı. Saldırılarda vücudunun çeşitli yerlerine saplanan şarapnel parçaları Kara’nın beyninde hasara yol açtı. Hem konuşabilme hem de hem yürüyebilme yetisini kaybeden Kara’ya doktorlar yüzde 70 oranında bedensel engelli raporu verdi. Talihsiz adam ikinci sarsıntıyı ise yaşadığı zorlu süreçte eşinin kendisini terk etmesi üzerine yaşadı. Ancak o azmin ismi olmayı başardı ve saldırıdan bir yıl sonra yoğun geçen fizik tedavi sürecinde hem ayağa kalktı hem de tekrar kendini ifade edebilecek güçte konuşabilmeyi başardı.
“TEK TESELLİM SPOR YAPMAK OLDU”
Hayata sporla tutunan Kara yaşadığı zorlu süreci aşmanın mutluluğunu yaşadığını şu sözler ile anlattı: “Şişhane’de sinagog patlamasının ardından hayatım değişti. Ayağımı kaybettim, eşim terk etti, yuvam yıkıldı, 1 çocuk sahibi, o günden beri tek tesellim spor yapmak oldu. Spor yapmaya başladığımdan beri daha iyi ve sağlıklıyım. Eskiden yürüyemiyordum ve hiçbir yere yalnız gidemiyordum ama şimdi salona tek başıma gidip geliyorum.”
MARATONUN EN GÖNÜLDEN İSMİ
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor A.Ş.’ye ait salonda günlük spor aktivitelerini gerçekleştiren Kara’nın en önemli destekçilerinden biri de 10 yıllık Fitnees Antrenörü İsmail Aslan. Kara’nın özellikle kondisyonunu sağlayacak bisiklet ve koşu bandı benzeri aletleri kullandığını ifade eden Aslan, “Her gün geldiklerinde onlara uygun antrenmanları yapmaları için yardımcı oluyoruz. Bizlere o kadar çok güveniyorlar ki neredeyse doktordan daha çok bizlerin söylediklerini önemsiyorlar. Tabii ki doktorun söylediği daha önemli ama bizlerle iletişim içerisinde oldukları için daha samimi bir ortam oluştu. 36’ıncısı düzenlenecek olan İstanbul Maratonu’nda bu yıl ilk defa gönüllülük esasının uygulanacağı için katkı sağlayacaktır.