Prof.dr. Doğan: “okul Çantasi Çocuğunuzun Nefesini Kesmesin”
Çocukların her gün taşıdığı ağır sırt çantasının omurga eğriliğine neden olabildiği belirtildi.
Her yüz gençten üçünün omurgasında eğrilik olduğuna dikkat çeken Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op.Dr. Hasan Doğan, “Duruşunuzun dik olması akciğerin rahat çalışmasına neden olurken, omurgada oluşan eğrilik; akciğer kapasitesinin azalmasına nefes almakta zorlanmaya sebep oluyor. Bir cüzdan ağırlığı bile omurganın açısını değiştirebiliyor, çocuk yaşta aynı yükü sürekli olarak taşımak, ileri yıllarda kronik ağrılara ve şekil bozukluklarına neden olabiliyor” dedi.
Çantanın kilosunun yanı sıra şeklinin de önemli olduğuna değinen Op. Dr. Hasan Doğan, askıları sert, dar bir okul çantasının; boyun, sırt, bel bölgesindeki bağ dokusuna zarar verdiğine dikkat çekti. Okul dönemindeki çocukların anne babalarına, askıları geniş ve sert olmayan ve de omuzda askılarının ayarı iyi dengelenmiş sırt çantaları almalarını tavsiye etti. Ebeveynlerin, çocuklarını okula gönderirken çantalarındaki ağırlık dengesini sağlamayı öğretmelerini ve düzgün duruş konusunda uyarılarda bulunmaları gerektiğini belirtti. Ağır sırt çantalarının, omurgadaki bağların zayıflamasına sebep olduğunu, zayıflayan bağların omurgadaki disklerin üst üste yığılması sonucu fıtık oluşumuna neden olduğunu söyledi.
Toplumun yüzde 80’inde görülen ve çocuk yaşlarda yanlış sırt çantası kullanımı gibi etkenlerle başlayan bel ve sırt ağrılarının yanlış tedavi ve ilaçlar sonucu sıklıkla tekrarlanabildiğini belirten Op.Dr. Hasan Doğan, omurga kaynaklı hastalıklarda, kalıcı ve önleyici doğal tedavi olan Proloterapi yöntemine dikkat çekti. Op. Dr. Hasan Doğan, proloterapinin; zayıflamış ve eski işlevselliğini kaybetmiş eklemleri, kıkırdakları, bağ dokularını ve tendonları güçlendirerek tekrar eski haline getiren bir tedavi yöntemi olduğunu, vücudun kendi kendini iyileştirme mekanizmasını harekete geçiren bir enjeksiyon uygulaması olduğunu belirtti.
Op.Dr. Hasan Doğan, önleyici tedavi yöntemi olan proloterapi hakkında şunlara dikkat çekti; “Hasarlanan bölgeye proloterapi yöntemiyle enjekte edilen ve özel bir içeriğe sahip olan Proliferant solisyonunu, hasarlı bölgede vücudun tamirci hücrelerini aktif hale getirir. Vücudun kendini iyileştirme sistemini devreye sokan bu yöntem sayesinde doğal bir tedavi uygulanmış olur. Proloterapi; zayıflamış ve eski işlevselliğini kaybetmiş eklemleri, kıkırdakları, ligamentleri ve tendonları güçlendirerek tekrar eski haline getirir. Özel bir içeriğe sahip olan proliferant solisyonunun hasarlı bölgelere enjekte edilmesiyle çalışan önemli bir tedavi yöntemidir.”