Reflünün Düşmanı Sakız

Reflünün Düşmanı Sakız

Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Şeyda Sıla Bilgili, reflü teşhisi konan hastaların sakız çiğnemekten kaçınmaları gerektiğine dikkat çekti.
Sıklıkla karşılaşılan reflü ile başa çıkmanın en etkili yolunun doğru beslenmeden geçtiğini kaydeden Bilgili doğru beslenmenin, reflünün birincil tedavilerden biri olarak kabul edildiğini söyledi. Tempolu iş yaşamındaki kısa süreli atıştırmaların ya da kurulan şahane sofraların çoğu zaman yanlış besin seçimlerine neden olduğunu ifade eden Bilgili, şunları söyledi: “Türkiye’de yapılan bir çalışmada toplumun yüzde 20’sinde reflü hastalığı teşhis edilmiştir. Bu grubun çoğunluğunu yaşlılar, fazla kilolu ya da obez bireyler ve hamileler oluşturmaktadır. Bunun yanı sıra endüstriyel, rafine gıdaları fazla tüketen kişilerin en az yüzde 25’inde reflü şikâyetlerine rastlanmakta, hatta bu rakamın yüzde 50’leri geçtiği tahmin edilmektedir”
SAKIZA DİKKAT
Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Bilgili “Doğru beslenmenin yanı sıra reflü teşhisi konan hastaların sakız çiğnemekten de kaçınmaları gerekir. Çünkü sakız çiğneyince yutulan hava miktarı artar, buna bağlı olarak da gaz oluşur. Bu da reflüden artışa yol açar” dedi ve reflü teşhisi koyulan hastalara beslenme önerilerinde bulundu.
BESLENME ÖNERİLERİ
Bilgili Reflü hastalarına şu beslenme önerilerini verdi: “Yağ oranı yüksek yiyecekler mideyi daha geç terk eder. Özellikle fastfood türü yiyeceklerde yağ miktarı yüksektir. Yağlı yiyeceklerin midede kalma süresi de uzadıkça yağlı yiyeceklerin sindirilmesi için daha fazla sindirim enzimi salgılanmaktadır. Yağ ve yağlı besinler (kaymak, krema, yağlı soslar, margarin, kuyruk yağ, tereyağ), koyu çay, kahve, çikolata nane, soğan gibi besinlerin tüketimi azaltılmalıdır. Mide asidinin uyarılmaması için; acı baharatlar, karbonatlı içecekler (kola, soda, gazoz vb.), domates, turunçgiller, alkol, çok sıcak ve çok soğuk besinler tüketilmemelidir. Öğünler sık aralıklı olmalı (2,5-3 saat gibi) bir öğünde aşırı yemek yenilmemeli, fazla yemek mide basıncını arttırır ve reflü olasılığı artar.
KENDİ DİYETİNİZİ OLUŞTURUN
Yemek yerken sıvı alımı azaltılması ve sıvıların öğün aralarında içilmesi gerektiğini belirten Bilgili beslenme önerilerini şöyle sürdürdü: “Alkollü içeceklerden kaçınılmalıdır. Kabızlık ıkınma sonucu karın içi basıncında artmaya ve dolayısıyla reflüde artışa yol açar. İyi çiğnemek çok önemlidir. En az 10 kez çiğnenmelidir. Sakız çiğnemekten sakınılmalıdır. Çünkü yutulan hava miktarı artar, bu da gaz ve reflüye yol açar. Yemek yerken ve yemeklerden sonraki ilk 45 dakika dik pozisyonda oturulmalıdır. Uykudan en az iki saat önce yemek yemek kesilmelidir. Akşam porsiyon miktarlarını kısıtlanmalıdır. Özellikle öğünlerden sonra sıkı, dar giysiler giyilmemeli, kemer, korse vb. kullanılmamalıdır.” Reflüde bazı besinlerin kişilerde problem oluşturabildiği gibi aynı besinin başka bir reflü hastasında hiçbir olumsuz etki göstermeyebileceğine dikkat çeken Bilgili bu nedenle kişinin kendi yapısını iyi gözlemlemesi ve kendi diyetini oluşturması gerektiğini vurguladı.
NELERDEN UZAK DURULMALI
Bilgili Reflü hastalarının uzak durması gereken gıdaları ise şöyle özetledi: “Turunçgiller; portakal, mandalina, greyfurt, limon, üzüm, karpuz, kavun. Yaban mersini, çilek, kızılcık, çekirdekli kara üzüm antioksidan açısından oldukça zengin olmalarına rağmen reflüde dikkatli tüketilmelidir. Kuru baklagiller (Kuru fasulye, nohut vs.) mısır gibi gaz yapıcı gıdalar. Patates kızartması ve patates püresi. Margarin, tereyağı, kuyrukyağı. Sosis salam sucuk, pastırma. Yağda yumurta, kaşar peyniri, tulum peyniri. Çok sıcak çok soğuk yiyecekler. Sakatatlar ( karaciğer, beyin, böbrek, vb. ) Kahve, koyu çay. Yağda kızartılmış, kavrulmuş her türlü yiyecek. Soğan, sarımsak, salçalar ve baharatlı yiyecekler. Yağlı şekerler, helvalar, lokumlar, hamur tatlıları, kuruyemişler. Mayonez, ağır soslar, sirke, turşu, salamura ve konserveler. Katı yiyecekler cips, krikkrak, kabuklu yiyecekler midenin perforasyonuna (delinmesine) sebep olabilir. Bu besinlerin ara öğünlerinizden kaldırıp yerine; meyveli yoğurt, 1 dilim peynir, 2 adet kepekli galeta ya da kuru / taze meyve tüketin.”
KENDİNİZİ DİNLEYİN
Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Bilgili beslenme tedavisinde yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Mutfağınızda kullanacağınız yağı doğru tercih edin. Demli çay kahve yerine bitki ve meyve çaylarına yer verin. Izgara, haşlama, fırın, buğulama ve yağsız tavada gibi sağlıklı pişirme yöntemlerini tercih edin.
Etiket okumayı alışkanlık haline getirin. Kendinizi dinleyin, vücudunuzun sesine kulak verin.”