"Efsane stad"ın kaderi ne olacak?

"Efsane stad"ın kaderi ne olacak?

Depreme dayanıklı olmadığı ve çökme riski taşıdığı iddialarıyla sık sık gündeme gelen emektar tesiste yaklaşık 15 gün önce yapılan testler sonucunda tribünlerle idari binanın yıkılma tehlikesinin bulunduğu ve tesisin derhal boşaltılması kararlaştırıldı. Sezonun başlamasına günler kala alınan karar futbol dünyasına bomba gibi düştü.

Tesiste 6 Ağustos'ta yapılan depreme dayanıklılık testinin ardından ellerine, "Müsabaka oynamaya uygun değil" raporunun geldiğini belirten İzmir Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ali Osman Tatlısu, "Durumu Türkiye Futbol Federasyonu'na da ilettik. Tesis can güvenliği sağlamıyor. Stadın bitişiğinde kullandığımız il müdürlüğü binasını da derhal boşaltacağız. Acil olarak kendimize yer arıyoruz" dedi. Stadın durumuyla ilgili İzmir Valiliği'yle de görüşen Tatlısu, şöyle devam etti:

Açık ve kapalı tribünün temeli yok

"Hem açık tribün, hem de kapalı tribün için gelen raporlar korkunç. Kapalı tribünün altında temel bile olmadığı ortaya çıktı. Tesis bünyesinde yer alan il müdürlüğü binamız en küçük bir araç geçişinde, hatta rüzgarda bile sallanıyor. Bu şartlarda burada tek maç dahi oynanamaz. İzmir Valiliği detaylı analiz ve açıklamaları kamuoyuyla paylaşacak. Stadla ilgili nihai kararın ne olacağını bilmiyorum."

Altay şokta

Alsancak Stadı'nı son 6 sezondur Gençlik Hizmetleri ve Spor Genel Müdürlüğü'nden kiralayan, Karşıyaka, Göztepe ve Altınordu'yla birlikte iç saha maçlarını emektar tesiste oynayan Altay, kararın şokunu yaşıyor. Tek gelir kaynaklarının diğer İzmir kulüplerinden elde ettikleri stadı kiralama bedeli olduğunu söyleyen Başkan Aslan Savaşan, şöyle dedi:

"Bu testler ligin başlamasına günler kala kala değil, geçtiğimiz sezonun sonunda yapılmalı, güçlendirme gerekiyorsa tribünler güçlendirilmeliydi. Şu anda ne yapacağımızı bilemiyoruz. Stat için 70 bin TL'ye 3 bin adet yeni koltuk siparişi verdik. Passolig sistemi için stada büyük yatırım yapıldı. İzmir futbolunda çok büyük kaos oluşacak."

Tribünler 1929'da yapıldı

İzmir'de kurulan, Kurtuluş Savaşı sonrası Yunanistan'a taşınan Panianios Kulübü'nün 1910'da kullanmaya başladığı Alsancak Stadı'nda tribünler ilk kez 1929'da inşa edildi. Mimar Harbi Hotan tarafından 1971'de son şekli verilen emektar tesis, 2005 Dünya Üniversite Oyunları öncesi makyajlandı. İzmir kulüpleri, geçen sezon kendi bükçelerinden yaklaşık 700 bin TL harcayarak zemini yeniletti. Stadın kente yapılması planlanan iki yeni stat karşılığında, 2 Mayıs 2012 tarihinde imzalanan protokol ile Gençlik ve Spor Bakanlığı'ndan Maliye Bakanlığı'na, ticari alan yaratma amacıyla devredilmesine tepki gösteren İzmirliler projeyi durdurdu. O tarihten beri tesisin akıbeti belli değil.

AVM şüphesi

Alsancak Stadı'nın yeni sezonun başlamasına kısa süre kala kapatılması, İzmir'de "Tesisi alışveriş merkezi yapacaklar" söylentilerine yol açtı. Toplam 16 bin 400 kapasiteli stada 2012 yılında 81 milyon TL değer biçilmiş, kente yapılacak diğer statlar için kaynağın, bu tesisin ticari alana dönüştürülerek yaratılması planlanmıştı. Ancak İzmirlilerin tepkisi, yetkililere giri adım attırdı.

Alsancak Stadı'nın depremde yıkılma riski daha önce de Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından dile getirildi. Bakanlık, tesisi Ankara Cebeci İnönü ve yeni stat için yıkılan Beşiktaş İnönü Stadları'yla birlikte en riskli tesis olarak belirledi. Doğan Haber Ajansı, beton ve inşaat kalitesi düşük kalan stadın özellikle 7235 kişilik açık tribününün kolonlarında derin çatlaklar oluştuğu, dökülen sıvalardan çürük demirler ortaya çıktığını 30 Temmuz 2013'te belgeledi, konuyla ilgili yetkililere çağrıda bulundu.