Turizmde Herşey Dahil Sisitemi’nin Sağlığa Ve Çevreye Olumsuz Etkilediği Belirlendi

Turizmde Herşey Dahil Sisitemi’nin Sağlığa Ve Çevreye Olumsuz Etkilediği Belirlendi

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Nuri Özdoğan, her şey dahil sisteminin insan sağlığına ve çevreye olumsuz etkilediğini belirtti. Türkiye’de iç turizm ele alındığında ‘nasıl olsa parasını verdim’ anlayışı ile her şey dahil sisteminde yaklaşık 557 milyon geceleme ile 8 bin 355 ton atık yağ, 66 bin 840 ton deterjanın doğaya karıştığı hesaplandı. ADÜ Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Nuri Özdoğan, Oklahoma State Üniversitesi’nden Doç.Dr. Murat Hancer ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nden Doç.Dr. Zafer Öter ile birlikte hazırladıkları bu yayın Çin Halk Cumhuriyeti’nde düzenlenen 11’nci Asia-Pacific CHRIE konferansında en iyi yaın ödülüne layık görüldü.
ADÜ Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Nuri Özdoğan ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada özellikle her şey dahil hizmet verilen otel işletmelerinde konaklayan misafirlerin aşırı tüketim göstererek hem çevreye hem de kendi sağlıklarına zarar verdiği ortaya çıktı.
Yerli turizmde bilinçlendirme çalışması yapılması gerektiğini sürekli tatil yapan Batı ülkelerindeki turistlerin bu konuda bilinçli olduğunu belirten Doç. Dr. Özdoğan konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Örneğin; Herşey dahil sistem ile tatil alan yerli turistlerin özellikle ilk gün büfeden aşırı yemek alıp yiyemeden tabaklarında bıraktığı gözlemlenmiştir. Birçok otel müdürü ve mutfak şefi bu konuda hem fikirken ilerleyen günlerde tüketimin ilk günlere göre azaldığı ve normale döndüğü belirtilmiştir. Aşırı tüketim sonucu sağlığını tehlikeye atan misafirleri aşırı tüketime iten temel unsurun psikolojik olduğu “nasıl olsa parasını verdik, sonuna kadar yararlanalım” mantığı ile oluştuğu gözlemlenmiş, temelde tüketici faydasının maksimize edilmek istenmesinden ortaya çıktığı görülmüştür” dedi.
“YILLIK 8 BİN 355 TON ATIK YAĞ OLUŞUYOR”
Çevre sorununa neden olan önemli unsurlardan birinin atık yağ olduğunu belirten Doç. Dr. Osman Nuri Özdoğan, “Diğer yandan misafirler için günlük kişi başı yaklaşık, 176 gr. civarında sıvı ve katı yağ kullanıldığı her bir misafir için günlük üretilen yiyeceklerden 15 gr. yağ atığı meydana geldiği hesaplanmıştır. Bir otelin ya da turistik bölgeyi ziyaret eden turist sayısı ile çarpıldığında ise bu rakamların tonlarca atık yağ ortaya çıkardığı görülmektedir. Yerel yönetimlerin otellerde biriktirilen atık yağların toplanıp Bio dizel’e dönüştürülmesini sağlaması çevre duyarlılığı açısından oldukça önemlidir. Atık yağların düzenli toplanmasında da otel yöneticileri ve mutfak şeflerine önemli bir görev düşmektedir. Örneğin; yıllık 300.000 geceleme yapan büyük bir otel yaklaşık 53 ton yağ kullanırken bunun 4,5 tonluk kısmı atık yağ olarak ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde yerli turistler için hesaplandığında ise, 557 milyon geceleme ile bu rakamın 8 bin 355 ton atık yağ oluşturduğu ve ülkemize ek bir çevre sorunu getirdiği görülmektedir” dedi.
“EK OLARAK 66 BİN 840 TON DETERJAN DOĞAYA KARIŞIYOR”
Yine yapılan araştırmalara göre, otel işletmelerinde misafir başına düşen deterjan kullanımının günlük 120 gr. civarında olduğunun saptandığını kaydeden Doç. Dr. Özdoğan, “Buradan hareketle ülkemizdeki iç turizm (yerli turizm) kapsamında hesaplandığında ise, 66 bin 840 ton deterjanın doğaya ek olarak karıştığı hesaplanabilmektedir. Otel işletmelerinin uyguladıkları çevre programları ile bu çevresel etkinin ve maliyetlerinin azaltılmaya çalışıldığı görülmektedir. Bu gibi programlarla su ve deterjan kullanımının nispeten azaltıldığı çevreye duyarlı bilinçli bir turist kitlesinin var olduğu ve çoğaldığı bildirilirken özellikle Doğu Avrupalı, Türk ve Orta Doğu ülkelerinden gelen misafirlerin Batı Avrupa ülkelerine göre daha az bilinçli olduğu da araştırma sonucunda belirtildi. Aşırı tüketimin hem insan sağlığına zarar verdiği hem de çevresel negatif etkilerinin yoğunlaştığı görülmekte ve özelikle yerli turistlerin turizm faaliyetlerine katılırken kendi sağlıklarını ve çevreye etkilerini tekrar düşünmeleri gerekiyor” diye konuştu.