Türkiye-makedonya İş Ve Yatırım Forumu
Eskişehir Sanayi Odası’nın (ESO) ev sahipliğinde ‘Türkiye-Makedonya İş ve Yatırım Forumu’ düzenlendi.
Forumda konuşan Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir, göçler sırasında Makedonya’dan Eskişehir’e gelen çok sayıda vatandaş bulunduğunu, bu kişilerin şehrin sınai ve ticari hayatında da önemli rollere sahip olduğunu ifade etti. Eskişehir’in 800 bine ulaşan nüfusuyla Türkiye’nin en önemli sanayi ve ticaret merkezlerinden biri olduğunu kaydeden Özaydemir, “Halen bu nüfusumuzun 585 bini, çalışma yaşı olan 15-64 arasında yer almaktadır. Eskişehir, sosyoekonomik yaşam düzeyi bakımından ülkemiz kentleri içerisinde ilk sırada yer alırken, havacılıktan raylı sistemlere, beyaz eşya sanayinden gıda sanayine, makine sanayinden seramik sanayine kadar birçok alanda ülkemizin önde gelen sanayi merkezlerinden biridir” diye konuştu.
Eskişehir sanayisinin her geçen yıl özellikle de katma değerli ve ileri teknolojiye dayanan alanlarda gelişmeye devam ettiğinden söz eden Özaydemir, şunları kaydetti:
“Dengeli bir sanayi yapısına sahip ilimizde, 1973 yılında organize sanayi bölgesinin hizmete girmesiyle sanayileşme alanında büyük bir gelişme yaşanmıştır. Eskişehir’de faal firma sayısı 405’e ulaşmıştır. Çalışan sayısı ise 37 bin kişiye yaklaşmıştır. Bölgedeki firmaların ihracatı 2013 yılında 1,5 milyar dolara ulaşmıştır. Eskişehir sanayisi, son yıllarda kümelenme modeline ağırlık vererek sanayi alanında gelecek yıllar için sektörel bazda iş birliğine dayalı bir büyüme ve gelişim modeli içinde çalışmalarını sürdürmektedir.”
Makedonya Devlet Bakanı Furkan Çako, Makedonya ile Türkiye arasında geçmişe ve ortak tarihe dayanan köklü bir yakınlık bulunduğunu belirtti. İki devlet arasında stratejik bir iş birliği noktasına ulaşıldığını ifade eden Bakan Çako, "Halklarımız ortak bir coğrafyayı paylaşmış, zaman zaman aynı acıları yaşamış, çoğu zaman da ortak mutluluklarda buluşmuşlardır. Bu yakınlık, Makedonya Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını ilan ettiği günden itibaren daha da artmış, bugün devletlerimiz arasında stratejik bir iş birliği noktasına varan bir düzene ulaşmıştır. Bu doğrultuda Türkiye Cumhuriyeti Makedonya’yı sadece anayasal isimle tanımakla kalmamış, başta dış politika olmak üzere her alanda destek vermeye devam etmiştir. Makedonya Cumhuriyeti, devleti ve halkıyla verilen bu desteğin farkında ve müteşekkirdir" dedi.
Devletlerin ve halkların arasındaki yakın ilişkilerin en önemli unsurlarından birini Türk kökenli Makedonyalı vatandaşlar ve Türkiye’ye göç etmiş Makedonya göçmenlerinin oluşturduğunu aktaran Bakan Çako, şöyle devam etti:
"Rumeli’den ve özellikle Makedonya’dan Türkiye’ye göç edenler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana gelişmesine katkı sağlamış, siyasi, kültürel ve toplumsal hayatı zenginleştirmiştir. Bugün Türkiye’nin birçok ili Rumeli ve Makedonya göçmenlerinin mimari izlerini barındırmakta, şarkıları ile eğlenmekte, ezgileriyle halay çekmektedir. Ayrıca Makedonya’yı ziyaret etmiş herkes bilir ki, binlerce Türk kökenli Makedonya vatandaşı Türkiye Cumhuriyeti’ni ana vatanı bilmekte, Edirne’den Kars’a her karışı için yeri geldiğinde kaygılanmakta, yeri geldiğinde ise gururlanmaktadır. Bu yakın ilişkilerden hepimiz mutluluk duysak da içinde bulunduğumuz küresel çağda yapmamız gereken en önemli görevlerden biri de her alanda var olan bu yakınlığımızı, halklarımızın refahı için ekonomik ve ticari alana da yansıtmaktır. Son dönemde gittikçe büyüyen ve ekonomik anlamda gelişen Türkiye’nin kuşkusuz yoğunlaşması gereken bölgelerden biri de Balkan coğrafyasıdır. Türkçeyi çok iyi bilen yetişmiş insan gücü, genç nüfusu, coğrafi yakınlığı ve ortak kültürel değerleri ile özellikle Makedonya Türk yatırımcılar için çok önemli avantajlar barındırmaktadır."
Makedonya’nın son yıllarda yabancı yatırımcıları teşvik edebilmek için çok köklü reformlar gerçekleştirdiğine değinen Bakan Çako, "Makedonya, yüzde 2 oranında seyreden düşük enflasyonu, düşük bütçe açığı, sabit döviz kuru ve gayrisafi yurt dışı hasılanın yüzde 35,3’üne tekabül eden kamu borcuyla uzun vadeli ekonomik istikrara sahip bir ülkedir. Son yıllarda yaşanan küresel ekonomik krize rağmen 2013 yılında Makedonya ekonomisi yüzde 3,1’lik büyüme kaydederek, Avrupa’nın en çok büyüyen 4’üncü ekonomisi olmuştur. Ayrıca hükümetimiz vergilendirme sisteminde gerçekleştirdiği reformlarla gelir vergisini yüzde 10’lara çekip taksim edilemeyen karları vergiden muaf tutarak Avrupa’nın en düşük vergi oranlarından birisi olmasını sağlamıştır. Bürokratik süreçler bağlamında da büyük oranda kısıtlamalar yapılmış, e-kadastro sistemini geliştirerek ülke coğrafyasının neredeyse tamamını bu sistemle kapsamıştır. Ayrıca yabancı uyruklu vatandaşların Makedonya’dan mülk satın alabilmelerinin yolunu da açmış bulunmaktayız" ifadelerini kullandı.
Hayata geçirilen reformların Türkiye’den de büyük ilgi gördüğünü aktaran Bakan Çako, "Ekonomik hayatı iyileştirmeye yönelik bu köklü reformlar, dünyadaki yatırımcıların ilgisini çektiği gibi, Türkiye’den de büyük bir ilgi görmüştür. Makedonya’da Türk yatırımcıların zihin yapısını, iş yapma biçimlerini yakında tanıyan, Türkiye’de eğitim görmüş, Türkçeyi ve yerel dilleri çok iyi bilen yüzlerce genç var. Bu gençler ve Makedonya Türk toplumu, ülkelerimiz arasında bugüne kadar gönül köprüsü olduğu gibi, bundan sonra da kurulacak iş köprülerinde öncü bir rol üstlenmeye hazırdırlar. Türk yatırımcıların Makedonya’daki yatırımlarını incelerken sunulan olanakların yanında, tarihi süreçten gelen bu sorumlulukların da farkında olarak Makedonya’yı daha geniş bir perspektiften değerlendirmeleri, her iki toplumun da faydasına olacaktır" diye konuştu.
Makedonya Devlet Bakanı Bil Pavlevski, ülkenin coğrafi konumu ve imkanlarının değerlendirilmesinden bahsederek, "Bir şirket yatırım kararı verirken birkaç ülkeyi analiz etmektedir. Makedonya’yı seçmelerinin sebebi, Makedonya’nın coğrafi konumudur. Makedonya eğitim sistemi çok kaliteli bir sistemdir. Bu temel faktörlerden biridir. Hükümetimizde yatırımcılara ve şirketlere dostça tavır sergileyen bir davranış var. Makedonya’da sadece kara yolundan değil, demir yolundan, hava yollarından özellikle Avrupa Birliği (AB) pazarlarına maksimum 3 günde ulaşım sağlamaktayız. Makedonya’da üretilen ürünler ihraç edildiğinde hava yollarını kullanıyorlar. Düz vergi sistemi uyguluyoruz. Bütün bunları göz önünde bulundurursak Makedonya’yı genelde diğer ülkelerin yanında daha çok seçiyor. Makedonya’nın serbest ticaret anlaşmaları var. Batı Avrupa ülkelerinde üretilen bir ürünün aynısını Makedonya’da üretip pazarlara gümrüksüz göndermek mümkün. Özelikle global şirketler için önemli bir faktör oluyor. Makedonya’da üretilen tüm ürünlerin neredeyse tamamı ihraç edilmekte. Makedonya’da istikrarlı bir makro ekonomi var" şeklinde konuştu.
Makedonya Yabancı Yatırım Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Kliment Sekerovski ise ajansı tanıtarak Makedonya’da yatırım yapılmış sektörler hakkında bilgi verdi.
Programa Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna da katıldı.