"türkiye’de Yaygın Bir Yanılsama: Nargile Ve Gençlik" Konferansı
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Sosyolog Esra Albayrak, nargilenin sigaradan daha fazla zararlı olduğunu belirterek, “Tütün yerine besin ürünleri yetiştirilseydi, 20 milyon aç insan beslenebilir ve 28 milyon aç insan sayısı 8 milyona düşebilirdi” dedi.
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Yeşilay Kulübü ve Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı, gençler arasında her geçen gün yaygılaşan nargile tüketimi konusunda farkındalık kazandırmak amacıyla ‘Türkiye’de Yaygın Bir Yanılsama: Nargile ve Gençlik’ başlıklı konferans gerçekleştirdi. Topkapı Yerleşkesi’nin ev sahipliğindeki konferans, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Duman ve Türkiye Yeşilay Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Sosyolog Esra Albayrak başta olmak üzere çok sayıda akademisyen ve öğrencinin katılımıyla gerçekleşti.
Nargile konusunda hem denetleme hem de toplumsal duyarlılığı arttırmak için yapılacak çok şey olduğunu söyleyen Esra Albayrak, “2008’den bu yana tütün kontrolü konusunda Dünya Sağlık Örgütü’nün takdir ettiği bir ilerleme kaydettik. Her yıl dünyada 5 milyon ölüme yol açan bir bitki olan tütün, dünyada 8 saniyede bir, Türkiye’de ise 5 dakikada bir ölüme neden oluyor. ‘2008’den sonra sigara kullanan insan sayısı 16 milyon kişiden 14.8 milyon kişiye düştü. Türk gibi sigara içmek’ tabiri tarihe karıştı. Bu başarı, toplumsal duyarlılığın arttırılması sonucunda elde edildi” dedi. Nargilenin zararlı etkileri hakkında farkındalık uyandırmak için 5 tane kamu spotu hazırladıklarını belirten Esra Albayrak, “Dünyada kanıta dayalı ilk nargile kampanyasını, paylaşım, aroma ve gerçekler konseptiyle gerçekleştirdik. Gelişmiş ülkelerde tütün üretimi düşerken, gelişmekte olan ülkelerde her geçen gün artıyor. Tütün yetiştiriciliği ormansızlaşma, toprağın verimsizleşmesi gibi sonuçlara neden oluyor. Tütün yerine besin ürünleri yetiştirilseydi, 20 milyon aç insan beslenebilir ve 28 milyon aç insan sayısı 8 milyona düşebilirdi” dedi.
“NARGİLE BİR TÜTÜN ÜRÜNÜDÜR”
Sigaranın zararlı olduğuyla ilgili kimsenin soru işareti bulunmamasına karşın nargileyle ilgili böyle bir durumun olmadığını söyleyen Esra Albayrak, “Nargileyle ilgili her zaman içilmemesi, sudan geçmesi, geleneğin parçası olduğu düşüncesi, yasak olmaması, ölümcül sonuçlarının görülmemesi, daha seyrek içilmesi ve sipsinin değişmesi gibi yanılsamalar var. Oysaki bilimsel olarak nargile bir tütün ürünüdür. Sigara kadar ya da daha fazla zararlı etkisi vardır. Bağımlılık yapıcı etkiye de sahiptir. Ayrıca nargile muhafazakar gençler arasında oldukça yaygın. Nargile kafe reklamlarında ise ‘Boğazda iftar sonrası nargile’, ‘Alkolsüz gece kulübünde nargile’ gibi ifadeler var” şeklinde konuştu.
Tütün kontrolünün batıda Türkiye’den daha sık olduğunu söyleyen Albayrak, bazı ülkelerin kendi insanlarına reva görmedikleri şeyleri, gelişmekte olan ülkelerde palazlanma aracı olarak kullandıklarını da ifade etti.
“KÜÇÜK TEDBİRLERLE ÖNEMLİ SONUÇLAR ALINABİLİR”
Nargileye ulaşılmasının daha zor olduğu için zararlı olup olmadığının pek tartışılmadığını belirten Prof. Dr. Musa Duman, “Benim gençliğimde şehirlerarası otobüslerde sigara içilirdi ve bazı ortamlarda içilmeyeceği aklımıza bile gelmezdi. 80’li yıllarda sigaranın bazı kapalı mekanlarda içilmesine yasak getirildi ve çok şükür bugünlere gelindi. Sigara daha kolay ulaşılabilir bir nesne olduğu için yayılması ve çocuk yaşta insanların alışkanlık kazanmaları daha kolay. Alınacak küçük tedbirlerle çok önemli şeyler yapabiliriz. Sigara bir dönem toplumumuzda ayıp sayılırdı. Özellikle hanımların sigara içtiğini duymak bile çok garip gelirdi. Hele sokakta içmeleri aklımızın ucundan geçmezdi. Her gencin hayatında küçük kaçamaklar olabiliyor. Ama o ortamda kendilerini kontrol edebilecekleri iradeleri yoksa kolayca kötü alışkanlıklara müptela oluyorlar” dedi.
Kendi gençliğinde yaşadığı sigara ve nargile deneyimlerini de öğrencilerle paylaşan Prof. Dr. Musa Duman, “Bir bayram dönüşünde arkadaşlarımın yanında ilk kez sigara içiyordum. Kapı açıldığında büyük ağabeyim içeri girdi ve benim sigarayı saklama imkanım yoktu. Ağabeyim kapıyı çekti ve gitti. Ben de bir daha sigarayı ağzıma almadım. Bu aslında bir eğitim metodu. O manzara hafızamda hep yer etti. Beni dövseydi o kadar etkilemezdi. Nargileyi ise arkadaşlarımla Çorlulu Ali Paşa Medresesi’ne gittiğimde içtim ve başım dönmeye başladı. Daha sonra hemen bıraktım” diye konuştu.