Valilikten ’dilan Alp’ Savunması: “biber Gazı İle Yaralanmadı”
İstanbul’da 2013 yılındaki 1 Mayıs gösterileri sırasında biber gazıyla yaralanan Dilan Alp’in tazminat davasına İstanbul Valiliği savunma gönderdi. Savunmada, biber gazı ile yaralanmadığı belirtilen Dilan Alp ile arkadaşlarının emniyet güçlerine taş, sapan, bilye, molotofkokteyli ve fişek attıkları belirtildi.
2013 yılındaki 1 Mayıs olaylarında atılan biber gazı ile yaralanan Dilan Alp hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada takipsizlik kararı verilmişti. Takipsizlik kararının ardından Alp’in avukatı Gülizar Tuncer, İstanbul Valiliği aleyhine İstanbul 5. İdare Mahkemesi’nde 100 bin liralık tazminat davası açtı.
Açılan tazminat davasında Valilik avukatı Ahmet Özten 7 Kasım’da savunma gönderdi. Savunmada Alp’in iddia edildiği gibi biber gazı ile değil marjinal grup üyeleri ya da başka biri tarafından atılan cisimle yaralandığı ifade edildi.
“POLİS GÜÇLERİNE SALDIRMIŞLARDIR”
Alp ve arkadaşlarının barışçıl bir amaç için gelmedikleri belirtilen savunmada “Şikayetçi ve arkadaşları aynı tip kıyafet giyerek ve yüzlerini tanınmayacak şekilde kapatmak suretiyle emniyet güçlerine taş, sapan, bilye, molotofkokteyli ve fişek attıkları görüntülerden anlaşılmıştır” denildi. Alp’in yere düştüğü esnada “Dilan” diye seslenen bir arkadaşının olduğu anlatılan savunmada, “Buradan, polise taş, bilye, sapan atan grup üyelerini tanıdığı, onlar tarafından tanındığı ve eylemci gruplar birlikte hareket ettiği sonucuna varılmaktadır. Haliyle polis güçlerinin saldırısına uğramamışlar. Tam aksine polis güçlerine saldırmışlar. Şikayetçi boş binanın pencerelerinden emniyet güçlerine her türlü araç ve gereçle saldıran örgüt üyelerinin bulunduğu binaya girince, bu binada bulunan ’marjinal’ grup üyelerinin mi yoksa başka biri tarafından mı atıldığı belli olmayan bir cisimle yaralanmıştır” ifadelerine yer verildi.
Savunmada ayrıca, eski İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun olayların ardından yaptığı basın açıklamasında yaşanan olaylar nedeniyle tüm İstanbul halkından ve buna bağlı olarak Alp ile ailesinden de özür dilediği belirtilerek, “Hatta İstanbul Valisi Dilan Alp için ’Dilan kızımız’ ifadesini de kullanarak kişiye yönelik dışlamayan, tam aksine içselleştiren bir beyanda bulunmuştur” denildi.